Japonya lider başbakan istiyor

Güncelleme Tarihi:

Japonya lider başbakan istiyor
Oluşturulma Tarihi: Haziran 05, 2010 11:26

Yukio Hatoyama, Japonya’nın bir yılını bile doldurmadan istifa eden dördüncü, son 21 yılda bu görevi terk eden 14’üncü başbakanı oldu.

Haberin Devamı

Birçok başbakan bugüne dek politik yeteneklerini geliştirme gereği duymadan bir hanedanlık sistemi içinde politikada yükseldiler. Tek istisna Yuniçiro Koizumi (2001-2006) dışında, diğer 13 Başbakan'ın görev süresi toplam 16 yıl sürdü.       

 

Geçtiğimiz yıl Liberal Demokrat Parti karşısında alınan tarihi galibiyet sonraı güçlenen değişim umutları birçok kişinin aklında yerini şu yoruma bıraktı: Bir siyasi hanedanlık üyesi daha ülkenin en üst düzey makamında gördüğü baskılara dayanacak cesareti gösteremedi. 

 

Birçok politikacının unvanlarının kendilerine miras kalması, liderlik yeteneklerini geliştirmemelerine ve nasıl destek kazanacaklarını öğrenememelerine neden oluyor.

Haberin Devamı

   

HALKTAN KOPUK LİDERLER

Japonlar zenginlerin çocuklarına “obo-chan” diye hitap ediyor. Bu deyim, birçoğu sıradan insanlarla teması olmayan yakın dönemdeki kısa ömürlü başbakan dörtlüsü için de kullanılıyor.

 

Tokyo’da küçük bir iş yeri sahibi olan Hitomi Mizune, “Ben Hatoyama için oy verdim ve halen Japonya Demokrat Partisi’ni savunuyorum. Ama o da bir obo-chan çıktı” dedi. Mizune, “Sorun, toplumun desteğini toplayamamaları ve bu şekilde lider olmaları. Geldikleri noktaları ailelerinden miras alıyorlar” diyerek nesilden nesile geçen politik uygulamaya değindi.

 

Hatoyama, eski Başbakan Taro Aso’nun Liberal Demokrat Partisi’ni geçtiğimiz yaz devirdiğinde, yarım asırdan fazladır süren bir yönetimi sonlandırmayı başarmıştı. Tokyo Üniversitesi akademisyenlerinden Takashi Inoguchi, “Seçmen son onyıllarda hızla değişti. Ancak politik partiler hala bürokrat-politika-iş dünyası üçlüsüne dayanan idarenin getirdiği statükoya dayalı durumda” dedi.

 

Liderlik ortaya çıkan yetersizlik, başbakanların birbiri ardına dibe vuran desteklerini medyanın malzemesi haline getirmiş durumda. Tokyo Waseda Üniversitesi öğretim üyesi Tetsuro Kato, son yıllarda basının ilgisini “başbakanın politikalarından çok liderliğine" çevirdiğini ifade etti.

Haberin Devamı

 

GAZETECİ BASKISI

Japonya’daki gazeteler, genelde önemli konular üzerinde tek bir kişinin yaklaşımıyla değerlendirme yapıyor. Konferans ve etkinlikler ardından farklı gazetelerdeki muhabirler haberleri karşılaştırıyor ve “memo awase” denilen bu süreç içinde ortak bir noktada karar kılınıyor.

 

Basın, başbakanın kararsız ya da bir mesele üzerinde tereddüt ettiğine karar verirse, eleştiri hep bir ağızdan ve acımasız bir şekilde gelmeye başlıyor. Ayrıca bakış açıları büyük etki yaratabiliyor: Japonya dünyada en çok gazete okunan ülkelerden biri. Dünyanın en yüksek sirkülasyona sahip 10 gazetesinden yedisi Japonya’dayken, Japonların yüzde 90’ı kendilerine sunulan bilginin doğruluğuna güveniyor.

Haberin Devamı

 

Hatoyama’nın sekiz aylık görevi süresince, basın kendisine karşı fazlasıyla cephe aldı. Okinawa Adası’ndaki tartışmalı ABD üssünün kapatılmasına verdiği sözden geri dönmesiyle bu tepki kamuoyunun geneline de yayıldı. Geçtiğimiz Eylül ayında koltuğuna yüzde 70 destek oyuyla gelen Hatoyama, Mayıs ayı sonunda desteğinin yüzde 20’nin altına indiğini gördü.

 

Hatoyama ardından göreve gelen Ekonomi Bakanı Naota Kan, bir politik gücü miras almamış olmasının avantajına sahip olduğu gibi, doğrudan konuya girmesi ve bürokratik ört baslarla olan iyi mücadelesi sayesinde itibara sahip bir isim. Aynı zamanda huysuzluğu ile bilinen Kan'ın bu özelliği katılacağı basın toplantılarında dikkatli olmasını gerektiren bir dezavantaj.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!