İTO'nun Körfez açılımı stratejisi

İTO heyeti, yaklaşık 10 yıl önce başlayan ve Yalçıntaş döneminde hız kazanan “Körfez Açılımı” stratejisi çerçevesindeki son Körfez ülkesi Umman'a gidecek. Devlet Bakanı Beşir Atalay'ın da katılımıyla gerçekleştirilecek temaslar sırasında, Umman'da ilk kez “Türk Ürünleri Sergisi” düzenlenecek. Sergi, gerçekleştirilecek diğer etkinliklerle “Türk Haftası” şeklinde daha etkin olarak tanıtılacak.
Umman'ın başkenti Muskat'taki Türk Haftası kapsamında, B milli futbol takımlarının karşılaşması, Türk yemekleri haftası, Türk müziği günleri, Konya Tasavvuf Grubu, halk dansları grubu, hat ve ebru sanatçılarının gösterileri de yer alacak.
Yalçıntaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Umman'daki etkinliklerle Türkiye'yi daha iyi tanıtma olanağı bulacaklarını, ticaret ve sanayi odasını ziyaret ederek iki oda arasında işbirliği protokolü imzalayacaklarını bildirdi.
Yalçıntaş, “Bunu Körfez'deki ekonomik Türk varlığını artırmak, daha güçlü hale getirmek ve Körfez'de şu anda oluşmaya başlamış olan finansal birikimden Türkiye'nin mümkün olduğu kadar en fazla şekilde yararlanmasını sağlamak için yapıyoruz” dedi.
Türkiye'nin Körfez'de oluşan finansal birikimden yeterince yararlanmadığını, Körfez ülkelerinin yurtdışına yaptığı yatırımlarda Türkiye'yi öne çıkartmak gerektiğini ifade eden Yalçıntaş, “Sıfırdan yatırımı teşvik etmemiz lazım. Gelsinler burada sıfırdan fabrika, bina, iş merkezi yapsınlar. Ne istiyorlarsa yapsınlar. Sıfırdan bir katkıda bulunsunlar. Böyle yatırımları çekmemiz lazım” diye konuştu.
Yalçıntaş, şu anda Körfez yatırımcılarının ülkelerine yaptığı çok ciddi yatırımlar bulunduğunu dile getirerek, o ülkelerdeki inşaat yatırımlarının mümkün olduğu kadar Türk müteahhitleri tarafından yapılması, sanayi yatırımlarında Türk firmalarının olması ve tüketimde Türk mallarının kullanılması gerektiğini söyledi.

-“TÜRKİYE'Yİ KÖRFEZ'DE AKTİF HALE GETİRMEYE ÇALIŞIYORUZ”-

Türkiye'yi Körfez ülkelerinde aktif hale getirmeye çalıştıklarını ifade eden Yalçıntaş, “Türkiye'nin belli bir finans, bilgi birikimi getirecek, istihdam üretecek ve pazar açılımı sağlayacak olan yabancı sermayeye ihtiyacı vardır” dedi.
Türkiye'nin stratejik öneme sahip kuruluşları, sektörleri bulunduğunu, bunların başında milli savunmanın geldiğini ifade eden Yalçıntaş, bu gibi stratejik noktalarda özel önlemler alınması gerektiğini, bunun haricindeki yerlerde tutuculuk göstermenin Türkiye'ye zarar vereceği kanısında olduğunu bildirdi.
Yalçıntaş, “Biz kendi hesabımızı yapalım, kendi sektörlerimizi, önceliklerimizi belirleyelim. Bunun haricinde de negatif bir tavır takınmayalım. Yabancı sermayeyi Alman sermayesi, Fransız sermayesi, Arap sermayesi olarak parçalara bölmek yanlış. Çünkü artık böyle bir şey yok. Türkiye'de herhangi bir gruba, coğrafyaya ve kültüre karşı bir ön yargı olmasını çok fazla doğru bulmuyorum” görüşünü dile getirdi.
İTO'nun Körfez Açılımı stratejisinde çok olumlu gelişmeler bulunduğunu dile getiren Yalçıntaş, Türkiye'nin önümüzdeki 10-15 yılına yatırım yaptıklarını, şu anda kuracakları bağlarla Türk firmalarının önümüzdeki 10-20 yılda Körfez'de etkin hale gelmesini istediklerini vurguladı.
Yalçıntaş, “Attığımız adımlar olumlu neticeler vererek dönmeye başladı. İş bağlantıları kuruluyor. Katarlı'lar bir kez daha geliyor. Şimdi bizim Katar'a götürdüğümüz firmalara geliyorlar” dedi.