İş dünyasından AB'ye sitem

Güncelleme Tarihi:

İş dünyasından ABye sitem
Oluşturulma Tarihi: Ekim 01, 2005 00:00

Müzakerelerin başlayacağına yönelik inançları tam olan İş dünyası, buna karşın, Avrupa Birliği'nin (AB) 3 Ekim yaklaşırken çıkardığı engellerden rahatsız. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Oğuz Satıcı, Türkiye'nin 17 Aralık'ta zaten 3 Ekim sürecini başlattığını belirterek, “Bu saatten sonra olası bir duraklama Türkiye'nin değil AB'nin sorunu. Böyle bir duraksamanın da olacağına ihtimal vermiyoruz” dedi. Satıcı, Kıbrıs konusunun da bir engel yaratacağını zannetmediğini, Türkiye'nin AB'ye girişinin, AB içinde yaratacağı değişimin tamamen siyasi olduğunu söyledi.MÜSİAD BAŞKANI ÖMER BOLAT: BU TÜR DAYATMALARA, BOYUN EĞMEMELYİZMüstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Ömer Bolat da Türkiye'nin 3 Ekim'de müzakereleri başlatmak istediği çerçeve belgesinin 17 Aralık kararlarını yansıtan AB Komisyonu'nun AB Konseyi'ne 29 Haziran'da önerdiği çerçeve belgesi olduğunu belirtti.Bazı üye ülkelerin çerçeve belgesine özellikle yeni şartlar ilave etmek istemelerinin rahatsız edici olduğunu ifade eden Bolat, “Bu anlamda AB'nin Türkiye'nin yayınladığı deklarasyona karşı yayınladığı deklarasyonun muhtevasını çerçeve belgesi içine almak istemesi Türkiye'nin kabul edebileceği bir durum değildir. Sonuçta Türkiye 29 Haziran'da AB komisyonunun teklif ettiği çerçeve belgesini müzakereler için temel almalıdır” diye konuştu.Ömer Bolat, “AB'ye üyelik ya da üye olmamak Türkiye açısından varlık ya da yokluk meselesi değildir. Türkiye yeniden yapılanma, ekonomik, sosyal ve demokratikleşme standartlarını yükseltme süreci anlamında AB ile üyelik müzakerelerini sürdürmekte. Türkiye'nin gerek ekonomik alanda gerekse dış politika meselelerinde haksız dayatmalara ya da tavizlere zorlanması sürecinde hiç bir Cumhuriyet hükümeti bu tür dayatmalara, zorlamalara boyun eğmez, eğmemelidir de” diye konuştu.  Bolat, Türkiye'nin çok yönlü dış politikası ve dış ekonomik ilişkilerini geliştirmesinin AB kartında elindeki kozu artıracağını, müzakere pozisyonunu güçlendireceğini söyledi.İTO BAŞKANI MURAT YALÇINTAŞ:  OYUN SÜRERKEN KURAL DEĞİŞTİRİLEMEZ İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Murat Yalçıntaş, Türkiye-Avrupa Birliği ilişkileri konusunda “Oyun sürerken kural değiştirilemez. Türkiye, hangi kurallarla yola çıkmışsa o kurallarla devam etmek istemektedir” dedi.İTO Başkanı Yalçıntaş, 3 Ekim sürecine ilişkin yaptığı açıklamada, hukuki olarak müzakerelerin başlamaması için hiçbir neden bulunmadığını belirtti.Yalçıntaş, 3 Ekim'de müzakere sürecinin başlamasıyla Türkiye'nin işçilerin serbest dolaşımı, tarım, çevre, bölgesel politika, mali ve bütçesel işler başlıklarında zorlanacağına dikkat çekerek, “Tam üyelik dışında AB tarafından tek taraflı olarak geliştirilen imtiyazlı ortaklık gibi formüller, uluslararası diplomasi kurallarına tamamen aykırı olup Türkiye için ise asla kabul edilmez bir şeydir” dedi.Çağdaş olmanın genel kabul gören ilkelerinden birinin “oyun sürerken kural değiştirilmez” olduğunu dile getiren Yalçıntaş, şunları kaydetti:“Yola çıkarken yol arkadaşınıza güvenirseniz yolunuz açık olur, güvenmezseniz yolculuğunuz çok uzun sürmez. Oysa biz, bu uzun soluklu yolculukta sağlam yol arkadaşlarımızın olduğuna inanmak istiyoruz. Müzakerelerin, 3 Ekim tarihinde başlamaması halinde Türkiye ile AB arasındaki ilişkiler çok büyük bir krize girecektir. Bu kriz, bence Türkiye'den çok AB'yi etkileyecektir. Bundan en çok zararı AB görecektir. Oysa Türkiye, bu krizden kendine bir yol bularak çıkacaktır. Herhangi bir nedenden dolayı AB çağdaşlaşma yolunda bir araç olmaktan çıkarsa, Türkiye belirlemiş olduğu hedeften asla şaşmayacaktır.”İSO BAŞKANI TANIL KÜÇÜK:  EN ÇOK ÇEVRE VE TARIM BAŞLIKLARINDA ZORLANACAĞIZİstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Tanıl Küçük, beklentilerinin müzakere çerçeve belgesi üzerinde uzlaşmaya varılması ve müzakerelerin planlandığı gibi başlaması olduğunu belirtti.Küçük, AB mevzuatının üçte birini oluşturan tarım başlığının, bir önceki genişleme sürecinde tüm aday ülkelerin uyum sağlamakta zorlandığı çok geniş kapsamlı bir başlık olduğuna dikkat çekerek, şunları kaydetti: “AB'nin son genişleme tecrübesinde yaşananlara bakarak, müzakereler süresince en çok çevre ve tarım başlıklarında zorlanacağımızı düşünüyorum.”RAHMİ KOÇ: TAŞLI, MAYINLI, BARİYERLİ YOLLARDA YÜRÜYECEĞİZKoç Holding Şeref Başkanı Rahmi Koç, 3 Ekim'le ilgili de şöyle konuştu: “Ben her zaman söyledim. Hiç hesapta yokken Ermeni işini getirdiler. Hiç hesapta yokken Kürtleri getirebilirler. Kıbrıs'ı bekliyordum, onu da getirdiler. Bu Avrupalılar belli olmuyor. En sert tepki, tehdit Avusturyalılardan geliyor. Benim tahminime göre görüşmeler, müzakereler başlayacak. Ondan sonra taşlı, bariyerli, mayınlı yollarda yürüyeceğiz. ”ATO BAŞKANI AYGÜN: "GÜL, BU KOŞULLARDA LÜKSEMBURG’A GİTMEMELİ"Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün, Türkiye için "intihar maddeleri içeren" Çerçeve Belgesinin son dakikaya bırakılmasının yeni bir AB tuzağı olduğunu belirtirken, "Dışişleri Bakanı Gül’ün bu koşullar altında Lüksemburg’a gitmemesi gerekir" dedi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!