İlişkilerin düzelmesi barışa katkı sağlar

Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Başkanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun davetlisi olarak Strasbourg'a gelen Abbas, genel kurulda konuştu ve AKPM üyelerinin sorularını yanıtladı.

Abbas, Çavuşoğlu ile düzenlediği ortak basın toplantısında, Türk-İsrail ilişkileriyle ilgili bir soru üzerine, “İsrail'in Türkiye'nin talep ettiği gibi özür dilemesi ve ilişkilerin normalleşmesinin Ortadoğu barış sürecine de katkı sağlayacağını” söyledi. Abbas, “Türkiye'nin bu konuda oynayacağı rolü her zaman teşvik ettiklerini” söyledi.

Türkiye'nin daha önce Suriye ve İsrail arasında aktif arabuluculuk yaptığını hatırlatan ve bu konuda Filistin'in de onayını aldığını ifade eden Abbas, “İsrail'in Gazze'ye saldırmasıyla yarıda kalan bu arabuluculuk girişimi başarılı olsaydı, Ortadoğu barış sürecine, bölge barışı ve istikrara önemli yararlar sağlardı” ifadesini kullandı.

"FİLİSTİN BAHARI ZAMANI GELDİ"

Abbas, genel kurulda yaptığı konuşmada, “artık Filistin baharı zamanı geldi” dedi.

Filistin Ulusal Konseyi'ne, AKPM'de “demokrasi için ortaklık” statüsü verilmesi kararından büyük memnuniyet duyduklarını ifade eden Abbas, Filistin'in, Fas Parlamentosu'nun hemen ardından bu statüye kabul edilen bölgedeki ikinci parlamento olmasının da önem taşıdığını söyledi.

Abbas, bunun Arap bölgesinde halklar arasında barış ve dostluğu pekiştirici, demokrasinin güçlenmesini teşvik edici rolü olacağını belirtti.

Ortadoğu barış süreci müzakerelerindeki tıkanıklığa işaret eden Abbas, Filistinliler için tek alternatifin, barış sürecinde yeni ufuklar açmak için Filistin devletinin 1967 sınırları temelinde BM'nin tanınması yoluyla uluslararası topluma dönmek olduğunu vurguladı.

Abbas, Avrupa'nın özgürlük ve demokrasi için Arap baharına destek olduğunu belirterek, şimdi Filistin baharının başladığını, Filistin baharında Filistinlilerin özgürlük ve işgalin son bulmasını istediğini ve kendilerinin de bu süreçte desteği hak ettiklerini söyledi.

Abbas, Avrupa'nın desteğine güvendiklerini sözlerine ekledi.

ÇAVUŞOĞLU: VARLIĞININ ANLAMI BÜYÜK

AKPM Başkanı Çavuşoğlu, Mahmud Abbas'ın genel kurula takdiminden önce yaptığı konuşmada, “Abbas gibi cesur bir insan, hünerli bir politikacı, bir diplomat ve devlet adamını selamlamaktan büyük memnuniyet duyduğunu” söyledi.

Filistin Devlet Başkanı Abbas'ın bugün AKPM'deki varlığının sembolik anlamının büyük olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, öncelikle iki hafta önce BM Genel Kurulu'nda tarihi bir girişimde bulunmasının hemen sonrasında Devlet Başkanı Abbas'ın bugün burada Avrupa'da demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğünün tapınağı olarak görülen bu çatı altında hitap edecek olmasının büyük önem taşıdığına işaret etti.

Abbas'ın genel kurula hitabının, Filistin'in “demokrasi için ortaklık” statüsüne kabul edilmesinden hemen sonra gerçekleşiyor olmasının da yine büyük sembolik anlamı olduğunu kaydeden AKPM Başkanı Çavuşoğlu, bu statünün hem AKPM'ye hem Filistinlilere yükümlülük getirdiğini söyledi.

Çavuşoğlu, Abbas liderliğindeki Filistin Ulusal Yönetimi'nin elde ettiği başarıları ve Devlet Başkanı'nın evrensel değerler etrafında Filistinliler arasında uzlaşı sağlama yönündeki çabalarını büyük takdirle izlediklerini kaydetti.

Devlet Başkanı Abbas'ın ziyaretinin “Arap baharı”ın yaşandığı bir anda gerçekleşmesinin de keza sembolik önem taşıdığını belirten Çavuşoğlu, AKPM'nin daima bölgede barış ve istikrarın tek yolunun demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğüne saygıdan geçtiğine kuvvetle inandığını vurguladı.

Çavuşoğlu, dünyanın çeşitli yerlerine dağılmış durumda yaşayan ve kendi ortak yurtlarını kuramayan Filistin halkı için zor ve kabul edilemez gerçek bir durumun söz konusu olduğunu belirterek, bu durumun artık daha fazla devam edemeyeceğini, Filistinlilerin kendi devleti olması gerektiğini söyledi.

Arap baharına atıfta bulunan AKPM Başkanı, Arap dünyasında istikrar ve demokrasinin bölgedeki sorunlara çözüm bulunması ile gelişebileceğine de dikkati çekti.

Çavuşoğlu, Ortadoğu denince akla hemen ihtilafların gelmemesi gerektiğini, bölgenin artık demokrasi ve insan hakları kavramları ile anılabileceğine inandıklarını söyledi.