Ilıcak: Sözüme ihanet etmektense yasaklı olmayı yeğlerim

Güncelleme Tarihi:

Ilıcak: Sözüme ihanet etmektense yasaklı olmayı yeğlerim
Oluşturulma Tarihi: Haziran 24, 2001 00:00


Anayasa Mahkemesi'nce milletvekilliği düşürülen Nazlı Ilıcak, seçmenlerine Merve Kavakçı'ya 'sahip çıkma' sözü verdiğini belirterek, ''Sözüme ihanet etmektense yasaklı olmayı tercih ederim'' dedi.

Ilıcak, yazarı olduğu Yeni Şafak Gazetesi'nde düzenlediği basın toplantısında, kararı ''memleket ve Anayasa Mahkemesi üyeleri'' adına üzüntüyle karşıladığını ifade ederek, davanın ''hukuki bir zemine oturtulamadığını'' savundu.

Ilıcak, ''Acaba Merve Kavakçı'yı kim aday olarak gösterdi? Merve Kavakçı Meclis'e gökten zembille mi indi? Aday olarak gösterilmesinde Genel Başkan ve Başkanlık Divanı'nın hiç mi rolü olmadı?'' diye konuştu.

Kavakçı ile TBMM Genel Kurulu'na girmekten üzüntü ve pişmanlık duymadığını da kaydeden Ilıcak, şöyle devam etti:

''Seçmenlere, Merve Kavakçı'ya sahip çıkacağıma söz verdim. Sözüme ihanet etmektense yasaklı olmayı tercih ederim. Merve Kavakçı, parlamentoda yanıma geldiğinde 'gel seninle birlikte Genel Kurul'a gireyim' dediği vakit, 'hayır kızım, sen başörtülüsün, sen vebalısın, benim yanıma yaklaşma mı deseydim?' Bundan dolayı sözüm ona cezalandırıldıysam, beni cezalandırdıklarını, beni susturabileceklerini sananlar varsa yanılıyorlar. Şimdi ben hayırlı vazifemi tamamladım ve sine-i millete döndüm. Bu sine-i millette çok hayırlı vazifeler yapacağıma inanıyorum.''

Sonbahardan itibaren Anadolu'yu gezip halka gerçekleri anlatacağını söyleyen Ilıcak, yine aldığı bir davet üzerine de Harvard Üniversitesi'nde konferans verip, Türkiye'deki ''güç odakları, medya kartelleri ve onlarla işbirliği yapan siyasetçileri şikayet edeceğini'' bildirdi.

Kendisini ''28 Şubat kurbanı'' olarak tanımlayan Ilıcak, ''Aldığım bu cezayı şeref madalyası olarak göğsümde taşıyorum'' dedi.

Yazdığı yazılardan dolayı hakkında birkaç dava olduğunu da hatırlatan Ilıcak, ''Bunun bedelini haydi haydi ödemeye hazırım'' diye konuştu.

''Hiçbir zaman istikamet değiştirmediğini, yalpalamadığını'' savunan Ilıcak, ''Meclis kürsüsünden milletin kürsüsüne terfi ettiğini ve sesinin millet sinesinde daha güçlü çıkacağını'' söyledi.

KUTAN'IN TELEFONU

Soruları da yanıtlayan Nazlı Ilıcak, ''yenilikçi harekete'' olumlu baktığını belirtti.

Ilıcak, kapatılan RP'nin Genel Başkanı Necmettin Erbakan ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın önünün açılması gerektiğine inandığını kaydetti.

''Parti içinde bir yol ayrımı olsa dahi, o yolun sonunda bir yerde buluşulacağına inandığını'' dile getiren Ilıcak, ''Yanılmayın, ilk başta gruplaşmalar elbette meydana çıkacaktır. İlk başta başka partilere meyleden çok küçük, cüzi miktarda birkaç kişi de çıkabilir. Ama sonuçta bütün kanatlar birleşecek ve bir büyük bütün olarak bizim düşüncemiz iktidara gelecek'' diye konuştu.

Kapatılan FP'nin hiçbir milletvekilinden olumsuz tepki almadığını da söyleyen Ilıcak, partinin Genel Başkanı Recai Kutan'ın kendisine telefonda, ''Nazlı Hanım, biz sizi çağdaş, medeni bir insan diye partimize aldık. Demek siz gizliden gizliye laik Cumhuriyet'i kemiriyormuşsunuz da haberimiz yokmuş...'' şeklinde latife yaptığını anlattı.

Nazlı Ilıcak, bir başka soru üzerine de, ''kendisini değil o tür haber yazanları talihsiz gördüğünü'' sözlerine ekledi. (aa)

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!