HRW: Türk Yunan sınırına duvar çözüm deÄŸil

Güncelleme Tarihi:

HRW: Türk Yunan sınırına duvar çözüm değil
OluÅŸturulma Tarihi: Ocak 06, 2011 00:04

Yunanistan hükümeti, artan kaçak göçü önlemek amacıyla Türkiye ile sınırına 12,5 kilometre uzunluğunda bir duvar inşa edeceğini duyurdu.

Haberin Devamı

HRW: Türk Yunan sınırına duvar çözüm değil
         Â

Binlerce göçmen için Avrupa'ya giriş kapısı anlamına gelen bu sınırı geçen yıl yasadışı olarak geçmeye çalışan 30 bin kişi yakalanmıştı

İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün (Human Rights Watch) Mülteciler Birimi Direktörü Bill Frelick, duvarın yaşanan soruna çözüm olmayacağını düşünüyor:

 

Frelick, 'Belki göç hareketinin bir kısmını başka yerlere yönlendirebilir ancak Yunanistan'ın oldukça geniş bir sınırı var. Buna uzun deniz sınırı da dahil. Dolayısıyla, duvar çok daha kapsamlı bir soruna basit ve geçici bir çözüm bulma çabası." diyor.

 

Haberin Devamı

Çözümün, göçün esas nedenlerini, Yunanistan'daki iyi işlemeyen iltica sistemini ve Avrupa Birliği içerisinde bu yükün eşit paylaşılmamasını içermesi gerektiğini savunuyor.

 

Frelick'in verdiği bilgilere göre geçen yılın ilk rakamlarına göre, mültecilik başvurularının onaylanma oranı yüzde 0,04 idi.

 

Bu da tüm başvuruların red edildiği anlamına geliyor. Bunun bir sonucu, başvurularının red edilmesine itiraz edenlerin dosyalarının birikmesi. En son rakamlara göre, bu dosyaların sayısı 45 bin.

 

Frelick "Temyiz sistemi de darboğazda ve bütün bu başvuruları değerlendirecek yeterli sayıda yetkili yok." diye yakınıyor.

Ülkenin Göçten Sorumlu Bakanı Hıristos Paputsis ise planı eleştirenleri ikiyüzlü olmakla suçladı.

 

Yunanistan'ın vatandaşlarını ve sınırları içerisinde yasal olarak yaşayanları koruma görevi olduğunu söyledi.

 

'Göçe karşı AB'den istediği desteği bulamadı'

Yunanistan duvar inşa etme kararını, bu sınırın göçmenlerin Avrupa'ya giriş noktası olmasıyla açıklıyor.

 

Haberin Devamı

Frelick AB'nin de daha çok yük sırtlanması gerektiğine inanıyor

 

Yunanistan bir süredir artan göç akışına karşı AB'den daha fazla destek istiyordu. Ancak somut sonuç alamadı.

 

Frelick, Avrupa Birliği'nin konuya yaklaşımını Dublin II isimli anlaşmanın düzenlediğini hatırlatıyor.

 

Bu anlaşmaya göre de AB'ye ilk hangi ülkeden girildiyse, iltica başvurusuyla ilgilenmek o ülkenin sorumluluğunda.

 

"Eğer Yunanistan'dan giriş yapan biri İsveç ya da Almanya'da mültecilik başvurusu yaparsa, parmak izlerini toplayan bir sistem aracılığıyla, giriş yaptıkları ülke bulunuyor ve oraya geri gönderiliyorlar. Yunanistan bu sorunla baş edemediğini açıkça gösterdi ancak diğer ülkeler buna rağmen çok az destek verdiler."

 

Haberin Devamı

Frelick'e göre bu diğer AB üyelerinin tüm yükü Yunanistan'ın üzerine atması demek.

 

"Coğrafi olarak, Avrupa Birliği'nin sınırlarında, yani ilk giriş noktalarında, yer alan ülkelerin yükün büyük bir bölümünü taşıdığı, adaletsiz bir sistem söz konusu.

Hatta bu yükün paylaşıldığı bir sistem bile değil ve dolayısıyla Yunanistan gibi ülkelere sınırlarında duvar yapma insiyafi veriyor." diyor İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün mültecilerden sorumlu direktörü.

 

 

 
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!