Hiç tanışmıyorlardı birlikte öldüler

24 yaşındaki Özden, 21 yaşındaki Demet ve 22 yaşındaki Tolga, aynı otobüse bindiler. Otobüs, Bolu KaynaÅŸlı'da ÅŸarampole yuvarlandı. 34-35 ve 38 numarada oturan üç gence bariyer saplandı.Azrail, birbirlerini hiç tanımayan Demet Gülüm, Özden Dökümersoy ve Tolga Uzun'u Bolu KaynaÅŸlı'da yakaladı. Üç talihsiz genç, birbirlerinden habersiz Gaziantep'e giden Hidayet Turizm otobüsüne ayrı ayrı bindiler. 34 RH 270 plakalı otobüs, saat 17.30'da Harem'den, Gaziantep'e hareket etti. Bir saat rötarlı kalkan otobüsün ÅŸoförü Yusuf Uslu, kar yağışına aldırmıyor, hızını 90 kilometrenin altına düşürmüyordu. Bolu KaynaÅŸlı giÅŸelerini geçince, direksiyon hákimiyetini kaybetti. Otobüs, sol ÅŸeritten yolun sağındaki bariyerlere savruldu. Yoldan 2 metre aÅŸağıda bulunan su kanalına düştü.34-35 ve 38 numaralı koltuklarda oturan 24 yaşındaki Özden, 21 yaşındaki Demet ve 22 yaşındaki Tolga'ya bariyer saplandı. Üçü de otobüsün içinde yaÅŸamlarını yitirdiler. 17 kiÅŸi yaralandı.Demet öğretmen olacaktıKazada ölenlerden Demet Gülüm, Ä°stanbul'daki bir arkadaşının yanına gitmiÅŸti. Ertesi gün, Ankara'ya, okuluna dönmesi gerekiyordu. Demet ailesinin 10 yıl tedaviden sonra sahip oldukları tek çocuklarıydı. Anne-babası Cemil ve Melahat Gülüm, ‘‘O bizim son ÅŸansımızdı’’ diyor. Ankara Ãœniversitesi'nde okuyan Demet ölmese, bugünlerde sosyal bilgiler öğretmeni olacaktı.Özden niÅŸanlanacaktıÖzden Dökümersoy, Amerika'dan gelen dayısını görmek için Ä°stanbul'a gelmiÅŸ, teyzesinde kalmıştı. 9 aydır anaokulu öğretmenliÄŸi yaptığı Milli Savunma Bakanlığı'ndaki görevine dönüyordu. Ä°stanbul'da iki yıldır sözlü olduÄŸu, Sevgililer Günü'nde niÅŸanlanacağı Barış BuÄŸday'la dolu dolu üç gün yaÅŸamışlardı. Vedalaşırken, ‘‘TeyzoÅŸum, hayatımın en güzel bayramıydı’’ demiÅŸti. Babası Abdullah Dökümersoy, Ankara'da otobüs terminalinde karşılamayı beklediÄŸi kızı Mine Tekin'in cenazesini almaya gitmiÅŸ Bolu'ya. Annesi hálá çeyiz hazırlamaya devam ediyor kızı için.Tolga doktor çıkacaktıVe Tolga Uzun da tatilden yararlanıp annesinin babasının elini öpmeye gelmiÅŸti Ä°stanbul'a. GATA 5. sınıf öğrencisiydi Tolga Uzun. Gelecek yıl doktor çıkacak, hayat kurtaracaktı. Geçen yıl ilk doÄŸumunu yaptırmış, ‘‘Dünyaya yeni bir fert kazandırdım’’ diye sevinmiÅŸti. Kazadan 10 dakika önce, arkadaşı Onur Ceyhan'la deÄŸiÅŸtirdiÄŸi koltukta, ölümün kendisini beklediÄŸini bilmiyordu.‘‘Bugün kar yağıyor Ankara'ya, özlemlerime. Donakaldım sabahın ortasında. Sana kızıyoruz. Hoşçakal bile demedin. Yine otobüsler geliyor Ankara'ya. Sen yoksun.’’ GATA'dan arkadaÅŸları, okulun çıkardığı dergide, bu anlamlı sözlerle uÄŸurladılar Tolga'yı.Åžoför önce bırakıldı sonra da tutuklandıKaza sırasında Hidayet Turizm'e ait 34 RH 270 plakalı yolcu otobüsünün ÅŸoförü Yusuf Uslu, hiç yara almamıştı. O gün, Yusuf Uslu'nun sadece Jandarma Komutanlığı'nda ifadesiyle yetinildi. Åžoför, Düzce Savcılığı'nda ifadesi bile alınmadan serbest bırakıldı. Ancak 5 Åžubat'taki ilk duruÅŸmada, avukatların taleplerini reddederek ÅŸoförü tutuklamayan Düzce 1. Asliye Ceza Mahkemesi Hákimi, 19 Mart'taki duruÅŸmada delil durumu ve kaçma şüphesini göz önüne alarak, Uslu'yu tutukladı.Halen tutuklu olan ÅŸoför Yusuf Uslu hakkında, TCK 455/2-son ve 118/5 maddeleri gereÄŸi, 4 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Åžoförün yargılanması sürüyor.Â