Gül: Tezkere bugün Meclis'te
Güncelleme Tarihi:
ANKA
Oluşturulma Tarihi: Eylül 01, 2006 14:36
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Lübnan’a asker göndermeyle ilgili tezkerenin bugün Meclise gideceğini söyledi. Lübnan’a gönderilecek asker sayısının ise teknik bir konu olduğunu ifade eden Gül, Lübnan’a gidecek Türk askerinin hiçbir grubu silahsızlandırmayacağını da ifade etti.
NATO’nun Afganistan’daki temsilcisi görevi sona eren eski TBMM Başkanı ve Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ü ziyaret etti. Görüşmenin ardından ortak bir basın toplantısı düzenleyen Gül ile Çetin, Lübnan’a asker gönderme ve Afganistan’daki gelişmelerle ilgili olarak gazetecilerin sorularını yanıtladı.
'ASKER SALDIRI OLURSA KENDİSİNİ KORUYACAK'
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Lübnan’a kaç asker gönderileceği konusunun teknik bir konu olduğunu, ancak tezkerenin bugün TBMM’ye gönderileceğini söyledi. Gül, Lübnan’a gönderilecek Türk askerinin çatışmaya girebileceğiyle ilgili olarak basında yer alan haberlerin hatırlatılması üzerine de, angajman belgesinin dikkatli bir şekilde okunması halinde yazılanların doğru olmadığının görüleceğini savundu. Gül, “Tabi ki asker gidiyor, tabi ki asker silahlı olacaktır, tabi ki askere karşı herhangi bir saldırı söz konusu olursa, askerin görevini yapmasına mani bir şey olursa tabi ki asker kendini koruyacaktır. Bu yazılanlar onunla ilgilidir. Angajman belgesi dikkatli bir şekilde okunursa bugün yazıldığı gibi olmadığı görülecektir” dedi.
'SİLAHSIZLANDIRMA MİSYONU YOK'
Gül, askerin nasıl silah taşıyacağının belgede yazılmadığını, askerin hangi şartlar altında silah kullanabileceğinin yazılı olacağına bunların normal olduğunu ve Kosova’ya Afganistan’a giden askerler için de geçerli olduğunu söyledi. Gül, “Bunlar yine kararda da açık şekilde söz konusu olduğu gibi Meclis’e gönderilecek tezkerede de açıkça yazılacağı gibi o bölgedeki herhangi bir silahlı gücün silahlarını toplama gibi bir misyonu olmayacaktır” dedi.
'SAVAŞA DEĞİL BARIŞA GİDECEK'
Gül, “Göreceksiniz ki Türk askeri buraya gittiğinde savaşmak için değil oraya sadece barışı korumak için gidecektir. Daha çok insani yardımları desteklemek, bunları organize etmek ve bunları kolaylığını sağlamak için gidecektir. Şüphesiz ki askerin, silahlı gücün gerektiğinde kendini korumak yetkisinde olması gerekiyor. Eğer bu olmazsa o zaman siz gönderdiğiniz askeri tehlikeye sokarsınız” diye konuştu.
'AFGANİSTAN ÇOK YALNIZ BIRAKILDI'
Öte yandan NATO’nun Afganistan’daki temsilciliği görevi sona eren eski TBMM Başkanı ve Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin’in, Afganistan’da 2.5 yıl boyunca oldukça başarılı bir şekilde görev yaptığını aktaran Abdullah Gül, Çetin’e çalışmalarından ötürü teşekkür etti. Hikmet Çetin de görevi süresince gerek Dışişleri Bakanı’ndan gerekse Dışişleri Bakanlığı’ndan çok fazla yardım aldığını belirterek, Gül’e ve bakanlık çalışanlarına teşekkür etti. Çetin bir soru üzerine, Afganistan’da barışın sadece askeri önlemlerle sağlanamayacağını, aynı zamanda ekonomik yardımlarla bu çabaların desteklenmesi gerektiğini kaydetti. Çetin, Afganistan’ın Sovyetler Birliği’nin yıkılışından sonra 11 Eylül’e kadar çok yalnız bırakıldığını vurgulayarak, Taliban rejiminin yönetime gelmesi ve Afganistan’da yaşananlardan basının da sorumlu olduğunu ifade etti.
'ASKER SALDIRI OLURSA KENDİSİNİ KORUYACAK'
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Lübnan’a kaç asker gönderileceği konusunun teknik bir konu olduğunu, ancak tezkerenin bugün TBMM’ye gönderileceğini söyledi. Gül, Lübnan’a gönderilecek Türk askerinin çatışmaya girebileceğiyle ilgili olarak basında yer alan haberlerin hatırlatılması üzerine de, angajman belgesinin dikkatli bir şekilde okunması halinde yazılanların doğru olmadığının görüleceğini savundu. Gül, “Tabi ki asker gidiyor, tabi ki asker silahlı olacaktır, tabi ki askere karşı herhangi bir saldırı söz konusu olursa, askerin görevini yapmasına mani bir şey olursa tabi ki asker kendini koruyacaktır. Bu yazılanlar onunla ilgilidir. Angajman belgesi dikkatli bir şekilde okunursa bugün yazıldığı gibi olmadığı görülecektir” dedi.
'SİLAHSIZLANDIRMA MİSYONU YOK'
Gül, askerin nasıl silah taşıyacağının belgede yazılmadığını, askerin hangi şartlar altında silah kullanabileceğinin yazılı olacağına bunların normal olduğunu ve Kosova’ya Afganistan’a giden askerler için de geçerli olduğunu söyledi. Gül, “Bunlar yine kararda da açık şekilde söz konusu olduğu gibi Meclis’e gönderilecek tezkerede de açıkça yazılacağı gibi o bölgedeki herhangi bir silahlı gücün silahlarını toplama gibi bir misyonu olmayacaktır” dedi.
'SAVAŞA DEĞİL BARIŞA GİDECEK'
Gül, “Göreceksiniz ki Türk askeri buraya gittiğinde savaşmak için değil oraya sadece barışı korumak için gidecektir. Daha çok insani yardımları desteklemek, bunları organize etmek ve bunları kolaylığını sağlamak için gidecektir. Şüphesiz ki askerin, silahlı gücün gerektiğinde kendini korumak yetkisinde olması gerekiyor. Eğer bu olmazsa o zaman siz gönderdiğiniz askeri tehlikeye sokarsınız” diye konuştu.
'AFGANİSTAN ÇOK YALNIZ BIRAKILDI'
Öte yandan NATO’nun Afganistan’daki temsilciliği görevi sona eren eski TBMM Başkanı ve Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin’in, Afganistan’da 2.5 yıl boyunca oldukça başarılı bir şekilde görev yaptığını aktaran Abdullah Gül, Çetin’e çalışmalarından ötürü teşekkür etti. Hikmet Çetin de görevi süresince gerek Dışişleri Bakanı’ndan gerekse Dışişleri Bakanlığı’ndan çok fazla yardım aldığını belirterek, Gül’e ve bakanlık çalışanlarına teşekkür etti. Çetin bir soru üzerine, Afganistan’da barışın sadece askeri önlemlerle sağlanamayacağını, aynı zamanda ekonomik yardımlarla bu çabaların desteklenmesi gerektiğini kaydetti. Çetin, Afganistan’ın Sovyetler Birliği’nin yıkılışından sonra 11 Eylül’e kadar çok yalnız bırakıldığını vurgulayarak, Taliban rejiminin yönetime gelmesi ve Afganistan’da yaşananlardan basının da sorumlu olduğunu ifade etti.