FP: Bankalar boşaldı hükümet seyretti
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Aralık 06, 2000 00:00
FP Sivas Milletvekili Abdüllatif Şener ve İstanbul Milletvekili Nazıl Ilıcak, Devlet Bakanı Recep Önal ile Hazine Müsteşarı Selçuk Demiralp'in, bankaların içinin boşaltılmasından sorumlu olduğunu öne sürdü. FP'li milletvekilleri, Etibank'ın sahibi Dinç Bilgin'in hükümet tarafından korunduğunu ve iki murakıp raporuna rağmen bankanın içinin boşaltılmasına göz yumulduğunu savundular. Ilıcak ise, Demiralp'in yargılanması gerektiğini savundu ve ''Biz bu olayların arkasında siyasetçi-bürokrat var diyorduk. İşte bürokrat ayağı'' dedi.
Şener ve Ilıcak, TBMM'de ortak bir basın toplantısı düzenlediler. Abdüllatif Şener, Dinç Bilgin'in sahibi olduğu Etibank ile ilgili banka yeminli murakıplarının 31 Ocak 2000 tarihinde hazırladıkları raporda, bankanın 97 trilyon zararda olduğunun, Medya Grubu tarafından içinin boşaltıldığının yazıldığını kaydetti. Şener, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bu konu murakıp raporunda açıkça yazılmıştır. Ancak ilgili bakan hiçbir işlem yapmamıştır. Murakıpların 15 Haziran 2000 tarihindeki ikinci raporlarında zararın 137 trilyon liraya çıktığı ortaya konmuş ve Banka'nın Fon'a devredilmesi önerilmiştir. Ancak ilgili Bakan bunu da işleme koymamıştır. Bu arada Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulu oluşturulmuştur. Murakıpların 9 Ekim 2000 tarihinde hazırladıkları üçüncü rapor buraya sunulmuş ve bankaya el konulmuştur. Bankanın Haziran ayı itibarıyla da zararı 313 trilyon liraya çıkmıştır. Burada gecikme vardır, ihmal vardır, ilgili Bakan tarafından kayırma vardır.''
Şener, Dinç Bilgin'in banka sahibi iken hükümet tarafından niçin korunduğunun açıklanmasını isteyerek, iki murakıp raporuna rağmen neden bankanın içinin boşaltılmasına göz yumulduğunu sordu. Şener, usulsüzlük yapan birçok kişinin mahkemelerde hesap verdiğini anımsatarak, ''Dinç Bilgin'in çay içmek için bile karakola çağrılmamıştır. Bu durum bir medya patronu olmasından mı yoksa siyasetçi-bürokrat ilişkisinden mi kaynaklanmaktadır'' dedi.
Demiralp yargılanmalı
FP İstanbul Milletvekili Nazıl Ilıcak da Etibank'ın, Çukurova ve Ceylan Grubu ile ''Back to Back'' kredi ilişkisine girdiğini ve Medya Grubuna kaynak aktardığını söyledi. Hazine Müsteşarı Selçuk Demiralp'in banka yeminli murakıplarının raporlarını dikkate almadığını, Etibank ile ilgili hazırlanan raporun altına, elyazısıyla ''Sözkonusu rapor 31.12.1999 tarihli mali durumu irdelediğinden BAYKU Başkanlığı ile toplantı yapılarak 30.06.2000 sonuçlarının da dikkate alınmak suretiyle görüş oluşturulması gerekir'' diye not düştüğünü bildiren Ilıcak, ''Biz bu olayların arkasında siyasetçi-bürokrat var diyorduk. İşte bürokrat ayağı'' dedi.
Ilıcak, Demiralp'in görevini yerine getiremediğini ve en az 12 yıl olmak üzere hapis ve sebep olduğu zararın üç katı para cezası ile yargılanması gerektiğini söyledi.
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Ilıcak, yaptıkları bu basın toplantısının ''suç duyurusu'' anlamı taşıdığını da bildirdi. Nazlı Ilıcak, Egebank konusunda da geç kalınmasının Selçuk Demiralp dönemine denk geldiğini söyledi. Ilıcak, hem Egebank hem de Etibank'daki gecikmede Devlet Bakan Recep Önal ile Hazine Müsteşarı Demiralp'in izlerine rastlandığını söyledi.
''Banka hortumlayanlar af yasası içine alınmadı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusu üzerine Ilıcak, TBMM'ye sunulan af yasasının ''infaz konusunu içerdiğini'' bildirdi. Ilıcak, ''Anayasa Mahkemesi'nin eşitlik ilkesinden hareketle getirilen düzenlemeyi genişletmesi de sözkonusu olabilir. Bankaları soyanları da kapsam içine alabilir. Belki hükümet böyle bir düzenlemeyi bilerek yapmıştır'' dedi.
Şener ve Ilıcak, TBMM'de ortak bir basın toplantısı düzenlediler. Abdüllatif Şener, Dinç Bilgin'in sahibi olduğu Etibank ile ilgili banka yeminli murakıplarının 31 Ocak 2000 tarihinde hazırladıkları raporda, bankanın 97 trilyon zararda olduğunun, Medya Grubu tarafından içinin boşaltıldığının yazıldığını kaydetti. Şener, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bu konu murakıp raporunda açıkça yazılmıştır. Ancak ilgili bakan hiçbir işlem yapmamıştır. Murakıpların 15 Haziran 2000 tarihindeki ikinci raporlarında zararın 137 trilyon liraya çıktığı ortaya konmuş ve Banka'nın Fon'a devredilmesi önerilmiştir. Ancak ilgili Bakan bunu da işleme koymamıştır. Bu arada Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulu oluşturulmuştur. Murakıpların 9 Ekim 2000 tarihinde hazırladıkları üçüncü rapor buraya sunulmuş ve bankaya el konulmuştur. Bankanın Haziran ayı itibarıyla da zararı 313 trilyon liraya çıkmıştır. Burada gecikme vardır, ihmal vardır, ilgili Bakan tarafından kayırma vardır.''
Şener, Dinç Bilgin'in banka sahibi iken hükümet tarafından niçin korunduğunun açıklanmasını isteyerek, iki murakıp raporuna rağmen neden bankanın içinin boşaltılmasına göz yumulduğunu sordu. Şener, usulsüzlük yapan birçok kişinin mahkemelerde hesap verdiğini anımsatarak, ''Dinç Bilgin'in çay içmek için bile karakola çağrılmamıştır. Bu durum bir medya patronu olmasından mı yoksa siyasetçi-bürokrat ilişkisinden mi kaynaklanmaktadır'' dedi.
Demiralp yargılanmalı
FP İstanbul Milletvekili Nazıl Ilıcak da Etibank'ın, Çukurova ve Ceylan Grubu ile ''Back to Back'' kredi ilişkisine girdiğini ve Medya Grubuna kaynak aktardığını söyledi. Hazine Müsteşarı Selçuk Demiralp'in banka yeminli murakıplarının raporlarını dikkate almadığını, Etibank ile ilgili hazırlanan raporun altına, elyazısıyla ''Sözkonusu rapor 31.12.1999 tarihli mali durumu irdelediğinden BAYKU Başkanlığı ile toplantı yapılarak 30.06.2000 sonuçlarının da dikkate alınmak suretiyle görüş oluşturulması gerekir'' diye not düştüğünü bildiren Ilıcak, ''Biz bu olayların arkasında siyasetçi-bürokrat var diyorduk. İşte bürokrat ayağı'' dedi.
Ilıcak, Demiralp'in görevini yerine getiremediğini ve en az 12 yıl olmak üzere hapis ve sebep olduğu zararın üç katı para cezası ile yargılanması gerektiğini söyledi.
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Ilıcak, yaptıkları bu basın toplantısının ''suç duyurusu'' anlamı taşıdığını da bildirdi. Nazlı Ilıcak, Egebank konusunda da geç kalınmasının Selçuk Demiralp dönemine denk geldiğini söyledi. Ilıcak, hem Egebank hem de Etibank'daki gecikmede Devlet Bakan Recep Önal ile Hazine Müsteşarı Demiralp'in izlerine rastlandığını söyledi.
''Banka hortumlayanlar af yasası içine alınmadı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusu üzerine Ilıcak, TBMM'ye sunulan af yasasının ''infaz konusunu içerdiğini'' bildirdi. Ilıcak, ''Anayasa Mahkemesi'nin eşitlik ilkesinden hareketle getirilen düzenlemeyi genişletmesi de sözkonusu olabilir. Bankaları soyanları da kapsam içine alabilir. Belki hükümet böyle bir düzenlemeyi bilerek yapmıştır'' dedi.