Eyvah balıklar evde kalacak

Güncelleme Tarihi:

Eyvah balıklar evde kalacak
Oluşturulma Tarihi: Haziran 19, 1999 00:00

Haberin Devamı

İnanın ki, akvaryum meraklıları, tatil konusunda kedi ve köpeği olanlara göre çok daha şanslı.

Panik yapmaya hiç gerek yok, balıklarınızı evde bırakabilirsiniz.

Bu işin 'Nasıl?'ını, internet üzerinde www.bilyap.com tr adresindeki sanal akvaryumcu Bilyap Aquaristic anlatıyor.

Bir aylıktan daha genç yavruların dışında balıklar, birkaç gün hatta birkaç hafta zarar görmeden aç kalabilirler. Yemlenmedikleri bu süre içinde, akvaryumda kalmış artıklar, yosunlar ve vücut rezervleriyle idare edebilirler.

TATİL HAPLARI

Onları aç bırakmaya içiniz elvermiyorsa, balıkların besin ihtiyaçlarını bir hafta kadar süre içinde karşılayabilecek tatil haplarından faydalanabilirsiniz. Balık sayısına ve büyüklüğüne bağlı olarak akvaryuma kaç tane tablet atmanız gerektiği, kutu üzerinde belirtilir.

Işıklandırmanın, sürekli olarak bir tatil şalteri aracılığıyla belirli saatlerde açılıp, kapanması sağlanabilir. Biyolojik dengesi oturmuş, aşırı dozajda yem atılmayan bir akvaryumda, 30 gün ya da daha uzun süre suyun değiştirilmemesi bir sorun yaratmaz.

Bazıları, tatilde oldukları süre içinde, balıkların daha az yemle idare edebilmeleri için suyun sıcaklığını 1-2 derece düşürürler. Balıkların hastalanmaması için, bu ısı değişikliği, yarım derece yarım derece yapılmalıdır.

YARDIM İSTEYİN

Siz tatildeyken, akvaryumunuza haftada bir gözatabilecek bir tanıdık bulun. Tatile gitmeden önce, tanıdığınızın her hafta atması gereken tableti ve yemi, uygun dozajlarda hazırlayın. Örneğin, kuru yem için bir ölçek kaşığı koyup, her hafta kaç kaşık yem atması gerektiğini anlatın. Akvaryum konusunda tecrübesiz bir kişi, fazla yem atıp su dengesinin bozulmasına yolaçabilir.

Tanıdığınız bu kişi, her hafta balıkları, akvaryumun sıcaklığını, filtrenin ve varsa yem otomatiğinin düzgün çalışıp çalışmadığını kontrol etsin. Ölü balık varsa hemen akvaryumdan çıkartsın. Acil durumlar için tatilde size erişebileceği bir telefon numarası bırakmayı da unutmayın.

YEM OTOMATLARI

Piyasada, üç haftaya kadar her gün, ayarladığınız saatlerde akvaryuma otomatik olarak kuru yem atan yem otomatları bulunuyor. Bunların bazılarında, yemler bir süre sonra nemlenip, haznelerine yapışır ve akvaryuma dökülmezler. Böyle bir otomat almak isterseniz, nemlenmeye karşı önlem olarak havalandırmalı, kaliteli bir aleti tercih etmelisiniz.

OTOMATİK ŞALTER

Sadece tatillerde değil, düzenli olarak belli saatlerde açılıp kapanan bir ışıklandırma için saatli zaman şalteri kullanmalısınız. Bnların, elektrik kesilmelerinde zaman ayarı bozulmayan, şarjlı pilli türlerini tercih edin. Bitkiler için, günde 10-12 saat ışıklandırma gereklidir. Işıklandırma saatleri düzenli olursa, bitkiler daha iyi gelişir. Balıklar da daha huzurlu olurlar. Işık ayarınız şöyle olabilir:

Sabah 09.00'da açılır. Öğlen 13.00'te iki saat mola verir. 15.00'te tekrar acılır ve 23.00'e kadar açık kalır.

Bir çok kaynakta, öğle molalarının bitki gelişimini engellemediği, yosun gelişimini frenlediği belirtiliyor. Eğer akvaryumunuzda bitki ya da sadece yosunla beslenen balık türleri yoksa, tatil süresince ışıklandırmaya da gerek yoktur.

Açık hava fuarı

İstanbul'da bir açık hava pet fuarı düzenleneceğini duyuran faks metni elime geçtiğinde, doğrusu heyecanlandım.

İlkbahar'da Yeşilköy'deki Dünya Ticaret Merkezi'nde düzenlenen fuarın üzerinden daha kaç ay geçmişti ki...

İstanbul'da ikinci pet fuarı kapılarını hayvanseverlere açıyordu.

Haziran sıcağında açık hava fuarı fikri biraz garip geldi ama, fazla üzerinde durmadım.

Çarşamba günü 13.00'de açılışı vardı fuarın. 13.00'de, Bostancı Vapur İskelesi karşısında açılan fuar alanındaydım. Doğrusu bu ya hayal kırıklığına uğradım.

Standlarda yerleşme hazırlığı tüm hazıyla sürüyor, bazı standlarda koliler açılmamıştı. Vip-Or Uluslararası Fuarcılık Şirketi'nin organize ettiği fuardaki standların üzeri, yakıcı güneşe açık olduğu için, hiç bir firma hayvan getirmeye cesaret edememişti.

Sadece, köşeye konulmuş, üzerine güneşten korumak için kartonlar örtülmüş bir akvaryumda, boğa yılanı görebildim.

Firma sahipleri, bu standlarda kendilerinin bile güneşe dayanamayacaklarından yakınıyordu. Evet, açık hava fuarı fikri güzeldi, ama ilk gün için zamanlaması ve uygulaması başarısızdı.

Yine de umutluyum. Sanırım bu güne kadar sorunlar giderilmiş olur. Emekleme dönemindeki pet sektörü, önümüzdeki yıllarda bu açık hava fuarında daha iyi şartlarda boy gösterir.

Hafta sonunda yolunuz Bostancı'ya düşerse, İstanbul'un ilk açık hava pet fuarına uğramayı unutmayın.

Kedilerle çiçek savaşı

Bazı kediler, evdeki çiçeklere aşırı ilgi duyarlar. Bu ilgi, zaman zaman saksılardaki toprağı eşelemeye kadar uzanır ki, işte o anda kıyameti kopartmakta hiç de haksız sayılmazsınız.

Yaprakları yenmiş, saksısındaki toprak halıya dökülmüş bir çiçek her ev kadının tüylerini diken diken eder.

Kedilerin ilgisini, çiçeklerden uzaklaştırmak için, saksıların ağzını, alüminyum folyoyla kaplamayı deneyin. Dokununca hışırdayan, tırnaklarında metalik bir his oluşturan alüminyum folyoyu, emin olun ki kediniz hiç sevmeyecek.

Çok dekoratif olmayan bu yöntem göz zevkinizi bozacaksa, klasik balon yöntemine başvurun. Saksıların çevresini, şişirdiğiniz birkaç balonla çevirin. Saksıya ulaşmak için tırnaklarıyla dokunduğunda patlayan balonlar onu korkutacak. Uzun süre oraya uğramayacağından emin olabilirsiniz.

Bir miktar acı kırmızı biberi suda eritip, saksı toprağına serpmek de, ağız tadı bozulan kedinizi saksıdan uzak tutacaktır.

Torbayla attılar

Gürdal Gencay, Şirinevler'de torbaya konulup sokağa atılmış, henüz gözleri açılmamış dört kedi yavrusu buldu. Ölmek üzere olan yavruları, biraz sevgi, biraz bakımla yaşama döndürdü. Evinin bir banyosunu ayırdığı 4 yavru kedinin gözleri açıldı. Çalıştığı için dört yavru kediye bakmakta güçlük çeken Gürdal Gencay, bir kedi sahibi olmak isteyenlerden telefon bekliyor. Gürdal Gencay: 0212 509 73 18-593 36 42

YUVA

Tekir zor durumda

Mimar Ayşegül Akın, iş düzenindeki değişiklik nedeniyle, tam yedi aydır birlikte yaşadığı Tekir'le yollarını ayırmak üzere. Uslu ve sevimli ve son derece cana yakın bir delikanlı olan Tekir'in tüm sorunlarıyla ilgilenecek aile arıyor.

Ayşegül Akın: 0212 254 80 90-(41)

MEKTUP

Hürriyet Medya Towers Pet Corner

Güneşli-34544 İSTANBUL

Faks: 0212 677 03 40

e-mail: bovacik@hurriyet.com.tr

10 yetim kedi

Ankara'da kuruluş hazırlıkları süren Nuh'un Gemisi adındaki hayvanseverler derneğinin üyeleri, geçtiğimiz hafta vefat eden arkadaşlarının 20 kedisine sahip çıktılar. Mirascıların evden atmak istedikleri kedilerin 10'una yuva bulundu. 10 yetim kedi ise sokakta kalma tehlikesiyle karşı karşıya. Sahiplerini yitiren kedilere evlerinin kapılarını açmak isteyenler 0312 319 02 30 numaralı telefondan Emine Balkan'ı arayabilirler.

Eğitmen gözüyle

Tatile o da geliyor (3)

Önce yavru bir köpekle, sonra da yetişkin bir köpekle yola çıkmanın şartlarını kendimce yazdım. Şimdi de köpekle tatil yapabilme konusunda genel önerilerde bulunmak, tatilinizin tadının bozulmamasına yardımcı olmak istiyorum.

1- Yolculuk uzun ise, sık sık mola verip köpeğinize su içirmeyi unutmayın. Bu molalar ona hem hareket sağlayacak hem de ihtiyaçlarını giderecektir.

2- Köpeğinizin, yolculuk sırasında başını camdan çıkartmasını engelleyin. Rüzgarla gelen temiz hava, kulak iltihabı, nezle, burun iltihabı veya göz mukozasının iltihaplanması gibi hastalıklara neden olabilir.

3- Yaz aylarında yolculuk yaparken hava çok sıcaksa, köpeğiniz otomobilde kalacak ise, gölgede park etmeyi ve pencereleri bir parmak açık bırakmayı unutmayın. Böylece hava akımına olanak vermiş ve köpeğinizin otomobilde oluşacak aşırı derecede sıcaktan etkilenmesini önlemiş olacaksınız.

4- Otomobilinizde, köpeğinizin sevdiği oyuncaklardan birkaçını bulundurmayı unutmayın. Onu oyalamaya yarar ve yolculukları daha kısa, daha az sıkıcı hale getirir.

Aynı insanlarda olduğu gibi otomobil tutması köpekler için de son derece rahatsız edici ve tüm yolculuk boyunca sürecek bir durumdur. Bunu önlemenin yolu ise, köpeğe, yolculuktan üç saat önce mama vermeyi kesmektir. Yolunuz çok uzunsa ve yemek vermek zorundaysanız, hafif ve kolay hazmedilecek bir şeyler verin. Her şeye rağmen köpeğinizi otomobil tutuyorsa, hiç bir önlem fayda etmiyorsa, mutlaka veteriner hekiminize gidip, yolculuk öncesi ona bir bulantı ilacı vermesini isteyiniz.

Bütün bu önlemler sonucu, sanırım önemli bir problem yaşamazsınız. Ama siz siz olun, kendinize de köpeğiniz kadar dikkat edin. Yaz, şakaya gelmez. Başınıza bir şey gelirse, köpeğinizin de tatili zehir olur. Aile üyesi evlat, size çok ama çok üzülür.

Kendinize ve köpeğinize iyi bakın.

Cihan ÖZYAĞMUR - Köpek Eğitmeni

Telefon: 0216 327 08 63

Faks: 0216 327 00 85

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!