Eskişehir ve Karadeniz

Güncelleme Tarihi:

Eskişehir ve Karadeniz
Oluşturulma Tarihi: Şubat 25, 2000 00:00

Haberin Devamı

Büyükşehir Belediyesi, depremde kullanılabilecek alternatif yolları açıklarken, Karayolları Genel Müdürü Dinçer Yiğit de, gazetemize verdiği demeçte, TEM ve E-5 devre dışı kalırsa İstanbul'a Eskişehir yolu ve Karadeniz sahilinden ulaşılacağını söyledi.

Deprem senaryolarında TEM ve E-5'in devre dışı kalacağı söyleniyor. Bu konuda bir hazırlığınız var mı?

İstanbul ve Ankara ulaşımı ile ilgili olarak 17 Ağustos ve 12 Kasım'dan sonra uluslararası kuruluşlarla yaptığımız çalışmalar var. Depremden sonra Haliç Köprüsü'nü yapan Japon şirket IHI, iki köprüyü ve Haliç Köprüsü'nü inceledi. 12 Kasım depreminden sonra benzer çalışmayı, Amerikan Federal Karayolu İdaresi ile yaptık. Ankara'dan itibaren, Bolu'daki, İzmit'teki tünel ve viyadüklerin kontrolü yapıldı. İki raporda bu yapılarda ciddi bir hasar olmadığı belirlendi. Bu kuruluşlar bize bundan sonraki takviye çalışmaları için de işbirliği önerdi.

Ya daha büyük bir deprem olursa?

Depreme dayanıklı yapıdan anlaşılan şudur: Projede öngörülen deprem yükü geldiğinde yapının hiç hasar görmeden ayakta kalması. Deprem yükü projede öngörülenden fazlaysa, depreme dayanıklı yapıdan beklenen ufak tefek hasarların oluşması, sistemin ayakta kalması ve yıkılarak ölümlere neden olmamasıdır. Ama yapıdan bir parça yere düşebilir, eğrilebilir.

Tümüyle dayanıklı yapılar yapılamaz mı?

Viyadüklerde, köprülerde ve tünellerde, kabul edilebilir yükler yer çekimi ivmesi ile ifade edilen bir katsayıya bağlanmıştır: 0.4g. Deprem yükü 0.4g olduğu zaman yapı ayakta kalır. 17 Ağustos ve 12 Kasım depremlerinde bu yük 0.8g'ye çıkmıştır. Bolu Tüneli'nde hasarlar oluşmuş ama yapı ayakta kalmıştır. Bu da kirişlerle kolonların bileştiği yerlere konulan enerji emicilerin, deprem takozlarının ve çubukların yükü taşıyıcı ayaklara iletmemesi sonucu olmuştur. Ama kirişlerde kaymalar olmuştur. Şimdi bunlar onarılıyor. 0.8g'ye dayanıklı projeler yapmak teoride mümkündür ama çok yüksek maliyetler gerektiği için fizibl değildir. Bizim yapılarımız depremlerde çok iyi bir sınav verdi. Eşdeğer deprem yükünün oluştuğu Kobe ve San Francisco depremlerinde karayolları yapıları büyük ölçüde yıkıldı.

İstanbul'daki yol ve köprülerin daha yüksek şiddette depremlere dayanıklı olması için bir çalışmanız var mı?

Japonlarla bu konuda ortak bir çalışmaya başlayacağız. Köprüleri, yeniden detaylı olarak gözden geçirip, takviye edici çalışmalar yapacağız. Bir anlamda depreme dayanıklılık şartnamelerini gözden geçireceğiz. Eğer gerekiyorsa deprem yüklerinin şartnamelerde daha yüksek olarak yer almasını sağlayacağız. Aynı şeyi yollar için de başlattık. Ground Penetrating Radar (GPR) dediğimiz, yerin alt katmanlarının kalitesini ve boşluklarını ölçen bir aleti Dünya Bankası kanalıyla getirtiyoruz. Bu aletle yolların altyapılarındaki bozulmaları veya takviye gerektiren yerleri belirleyeceğiz.

Bu çalışmalara ne zaman başlanacak?

Köprülerin ve yolların takviyesi için gerekli yazıları 17 Eylül'de gönderdik, yukarıda sözünü ettiğimiz firmalardan yanıt bekliyoruz.

Diyelim ki tüm bu önlemlere rağmen, büyük bir deprem TEM ve E-5'i devre dışı bıraktı...

Ankara-İstanbul arası ulaşımı sağlayan TEM ve D-100 (eski adı E-5), kullanılamaz hale getirirse, Karadeniz sahili ve Eskişehir üzerinden İstanbul'a ulaşılabilir. Karadeniz'deki limanlar da (Şile, Akçakoca, Ereğli) kullanılabilir. Geçen depremde de insanlar TEM ve D-100'e yığıldılar biz de bu yolların insani yardım için kullanılmasını diğer araçların diğer yolları kullanmalarını söyledik.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!