Eşini 2 yaşındaki oğlunun yanında öldürmüş
Güncelleme Tarihi:
Durmuş SEVİNDİK-Gürkay GÜNDOĞAN/ZONGULDAK, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Kasım 16, 2009 14:39
ZONGULDAK'ta, eşi 32 yaşındaki Yeter Topçu'yu öldürüp, cesedini parçalara ayırdığı suçlamasıyla tutuklanan 33 yaşındaki Cihangir Topçu, mahkemeye verdiği ifadesinde vahşeti tüm ayrıntılarıyla anlattı.
Cihangir Topçu eve neden geç geldiğini sorduğu eşinin, “Erkek misin sen? Hesap vermek zorunda mıyım?” demesine sinirlendiğini; eşini 2 yaşındaki oğlunun yanında uyurken baltayla boynunu keserek öldürdüğünü, ardından da parçalara ayırdığını söyledi.
Asma Mahallesi Tulumba Sokak'ta oturan Yeter Topçu, 8 Kasım günü ortadan kaybolduktan sonra, 11 Kasım günü evinin kömürlüğünde kol ve bacakları ile başı vücudundan ayrılmış çuval içinde cesedi bulundu. Cinayetin ardından gözaltına alınan Türkiye Taşkömürü Kurumu Üzülmez Müessese Müdürlüğü'nün banyo bölümünde temizlik görevlisi olarak çalışan Cihangir Topçu, eşini öldürüp, cesedini parçalara ayırdığı iddiasıyla geçen cuma günü tutuklandı.
‘GEÇ GELİNCE TARTIŞTIK’
Cihangir Topçu, nöbetçi mahkemeye verdiği ifadesinde, 4 çocuğunun annesi Yeter Topçu'yu nasıl öldürdüğünü ayrıntılarıyla anlattı. 10 yıl önce evlendiği eşiyle 2004 yılından bu yana aralarında geçimsizlik olduğunu anlatan Topçu, eşinin bu yüzden boşanmak istediğini ve mahkeme kararıyla eşinin kendi maaşını aldığını söyledi. 8 Kasım Pazar günü izinli olduğu için işe gitmediğini ve öğle saatlerinde eşiyle para meselesi yüzünden tartıştıklarını belirten Topçu, ifadesinde şunları söyledi:
“Eşim saat 16.00 sıralarında evden ayrıldı. Eve gece saat 23.00 sıralarında geldi. Birkaç gün önce cep telefonunda başka bir erkekten gelen mesajları görmüştüm. Sorduğumda bana açıklama yapamadı. Daha önce birkaç defa takip etmiştim. O gece neden geç geldiğini sordum. Bana kendisine karışmamamı söyledi. ‘Erkek misin sen? Hesap vermek zorunda mıyım?’ dedi. Bu nedenle aramızda tartışma oldu.”
PİŞMANIM, BİR ANLIK DEPRESYONLA OLDU
Daha sonra çocuklarından büyük olan 2 kızının uyuduğunu, eşinin 3'üncü çocukları olan 2 yaşındaki oğlunu alarak yatak odasına gittiğini, kendisinin de küçük kızı ile odada bir süre televizyon izlediğini anlatan Topçu, şöyle devam etti:
“Eşimin bana söylediği sözler çok dokunmuştu. Öldürmeye karar verdim. Zaten sinir hastasıyım. Gece 03.30 sıralarında kömürlükteki baltayı alarak eşimin bulunduğu odaya girdim. Yatakta uyuyordu. Balta ile eşimin boynuna vurdum ve başını vücudundan ayırdım. Uyanan oğlumu diğer odaya götürdüm. Eşimin başını soba kovasının içerisine koydum ve kovayı kömürlüğe götürdüm. Ardından bacaklarını mutfaktan temin ettiğim ekmek bıçağı ile vücudundan ayırdım ve parçalayarak yanmakta olan sobanın içerisine attım. Eşimin vücudunun kalan kısmını çuvala koydum ve kömürlüğe götürdüm. Daha sonra odaya çıkarak kan olan yerleri ve duvarları deterjanla sildim. Kan olan çarşafı çamaşır makinesine attım. Üzerime sıçrayan kanı da sildim. Yaptığımdan pişmanım. Bir anlık depresyon hastalığımın etkisiyle bunu yaptım.”
Asma Mahallesi Tulumba Sokak'ta oturan Yeter Topçu, 8 Kasım günü ortadan kaybolduktan sonra, 11 Kasım günü evinin kömürlüğünde kol ve bacakları ile başı vücudundan ayrılmış çuval içinde cesedi bulundu. Cinayetin ardından gözaltına alınan Türkiye Taşkömürü Kurumu Üzülmez Müessese Müdürlüğü'nün banyo bölümünde temizlik görevlisi olarak çalışan Cihangir Topçu, eşini öldürüp, cesedini parçalara ayırdığı iddiasıyla geçen cuma günü tutuklandı.
‘GEÇ GELİNCE TARTIŞTIK’
Cihangir Topçu, nöbetçi mahkemeye verdiği ifadesinde, 4 çocuğunun annesi Yeter Topçu'yu nasıl öldürdüğünü ayrıntılarıyla anlattı. 10 yıl önce evlendiği eşiyle 2004 yılından bu yana aralarında geçimsizlik olduğunu anlatan Topçu, eşinin bu yüzden boşanmak istediğini ve mahkeme kararıyla eşinin kendi maaşını aldığını söyledi. 8 Kasım Pazar günü izinli olduğu için işe gitmediğini ve öğle saatlerinde eşiyle para meselesi yüzünden tartıştıklarını belirten Topçu, ifadesinde şunları söyledi:
“Eşim saat 16.00 sıralarında evden ayrıldı. Eve gece saat 23.00 sıralarında geldi. Birkaç gün önce cep telefonunda başka bir erkekten gelen mesajları görmüştüm. Sorduğumda bana açıklama yapamadı. Daha önce birkaç defa takip etmiştim. O gece neden geç geldiğini sordum. Bana kendisine karışmamamı söyledi. ‘Erkek misin sen? Hesap vermek zorunda mıyım?’ dedi. Bu nedenle aramızda tartışma oldu.”
PİŞMANIM, BİR ANLIK DEPRESYONLA OLDU
Daha sonra çocuklarından büyük olan 2 kızının uyuduğunu, eşinin 3'üncü çocukları olan 2 yaşındaki oğlunu alarak yatak odasına gittiğini, kendisinin de küçük kızı ile odada bir süre televizyon izlediğini anlatan Topçu, şöyle devam etti:
“Eşimin bana söylediği sözler çok dokunmuştu. Öldürmeye karar verdim. Zaten sinir hastasıyım. Gece 03.30 sıralarında kömürlükteki baltayı alarak eşimin bulunduğu odaya girdim. Yatakta uyuyordu. Balta ile eşimin boynuna vurdum ve başını vücudundan ayırdım. Uyanan oğlumu diğer odaya götürdüm. Eşimin başını soba kovasının içerisine koydum ve kovayı kömürlüğe götürdüm. Ardından bacaklarını mutfaktan temin ettiğim ekmek bıçağı ile vücudundan ayırdım ve parçalayarak yanmakta olan sobanın içerisine attım. Eşimin vücudunun kalan kısmını çuvala koydum ve kömürlüğe götürdüm. Daha sonra odaya çıkarak kan olan yerleri ve duvarları deterjanla sildim. Kan olan çarşafı çamaşır makinesine attım. Üzerime sıçrayan kanı da sildim. Yaptığımdan pişmanım. Bir anlık depresyon hastalığımın etkisiyle bunu yaptım.”