Ermeni konferansının durdurulmasına tepki

‘İmparatorluğun Çöküş Döneminde Osmanlı Ermenileri: Bilimsel Sorumluluk ve Demokrasi Sorunları’ başlıklı konferansın durdurulması yurtta ve dünyada tepki ile karşılandı. AB Komisyonu, Boğaziçi Üniversitesi’nde yapılması planlanan ‘İmparatorluğun Çöküş Döneminde Osmanlı Ermenileri: Bilimsel Sorumluluk ve Demokrasi Sorunları’ başlıklı konferansın İstanbul 4. İdare Mahkemesi'nce yürütmesinin durdurulmasının “bir kışkırtma olarak göründüğünü” bildirdi.AB Komisyonu'ndan dün yapılan açıklamada, “AB Komisyonu Türk toplumunun geçmişini özgürce tartışmaya yönelik bu yeni girişimin yapılamamasından üzüntü duymaktadır. Yasal gerekçelerinin eksikliği ve konferansın hemen öncesinde gelen bu haber yine bir kışkırtma olarak görünmektedir” denildi."ERDOĞAN'IN KINAMASI NOT EDİLDİ"Açıklamada, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bu kararı kınamasının ”not edildiği” belirtilerek, “Reformların etkin ve bütüncül uygulamasının sağlanması önemlidir” ifadesi kullanıldı.AB KOMİSYONU: KONU TÜRKİYE RAPORUNDA YER BULACAKAB Komisyonu, “Ermeni Konferansı”nın İstanbul 4. İdare Mahkemesi'nce yürütmesinin durdurulmasının bir “kışkırtma” olarak görüldüğünü yineledi ve konunun Türkiye Raporu'nda yer bulacağını açıkladı. AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn'in sözcüsü Christina Nagy, günlük olağan basın toplantısında konuya ilişkin soruları yanıtlarken, AB Komisyonu'nun olayı büyük üzüntüyle karşıladığını, bu gelişmenin Türkiye'deki adli sorunlara da işaret ettiğini söyledi.     Nagy, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün konuya ilişkin açıklamalarının not edildiğini belirtti.     “Türk toplumunun geçmişini özgürce tartışmaya yönelik bu yeni girişimin yapılamamasından üzüntü duyulduğunu”, konferansın hemen öncesinde gelen bu haberin bir “kışkırtma” olarak algılandığını, ”zamanlama ve koşulların bunu gösterdiğini” yineleyen Nagy, AB Komisyonu tarafından hazırlanarak 9 Kasım'da yayımlanacak Türkiye Raporu'nda konuya yer verileceğini duyurdu. LAGENDIJK: TÜRKİYE KRAŞITLARININ EKMEĞİNE YAĞ SÜRDÜAB-Türkiye Karma Parlamentosu Eş Başkanı Joost Lagendijk, Ermeni Kohferasını’nın durdurulması kararının Türkiye’ye zarar verdiğini söyledi. Lagendijk, bu kararın AB içindeki Türkiye karşıtlarının ekmeğine yağ sürdüğünü ifade etti.Ermeni Konferansının mahkeme kararıyla durdurulmasının Türkiye’ye zarar verdiğini belirtEN Joost Lagendijk, "Toplantının yapılması, Türkiye’nin ilerlediğinin ve daha demokratik bir yapıya kavuştuğunun göstergesi olacaktı" diye konuştu.Konferansın iptal edilmesinin AB içindeki Türkiye karşıtı çevrelerin ekmeğinee yağ sürdüğünü belirten Lagendijk, "Türkiye’deki kanunlar, çağın şartlarına uydurulması gerekiyor" dedi. Lagendijk ayrıca, "Hükümete tavsiyem kanunlardaki bu maddeleri tesbit edip gerekli değişimleri yapması çağrısında bulunuyorum" dediTürk adli sisteminin yenilenmesinin ülkeyi daha ileri götüreceğini söyleyen Joost Lagendijk, "Bu gelişmeler Türkiye’ye zarar veriyor. Türkiye içindeki durumu bilemem ama Avrupa’da Türkiye’ye bakış çok daha farklı" dedi. Lagendijk, konferansın yapılmamasının müzakerelerin başlamasına ise herhangi bir engelleme yaratmayacağının ada altını çizdi.BBC: BU SIRADAN BİR KONFERANS DEĞİLDİ Ermeni konferansın mahkeme kararıyla durdurulması dünya medyasının da  gündemine girdi.  Bu konunun Türkiye’nin en hassas konularından biri olduğunu belirten İngiliz yayın kurumu BBC, internet sitesinde, "Bu sıradan bir konferans değildi" diye yazdı.    Ermeni sorununun Türkiye’de bir tabu olduğunu belirten BBC, "Delegeler 90 yıl önce Osmanlı Ermenileri’nin başına gelenleri tartışacaktı" dedi.Konferansın durdurulması kararının bir grup milliyetçi avukatın başvurusu üzerine alındığını belirten BBC, karara Başbakan Erdoğan’ın tepki gösterdiğini ifade etti.    Haberde, kararın 3 Ekim’in hemen öncesinde alındığı da vurgulandı.FINANCIAL TIMES: TARTIŞMA YARATAN BİR KONUİngiltere’nin ekonomi ve politika gazetesi Financial Times ise, konferansın durdurulması kararının Türkiye’deki akademisyenleri öfkelendirdiğini yazdı. Gazete, Boğaziçi Üniversitesi’nde yapılması planlanan Ermeni Konferansı’nın durdurulması kararının, Bakan Cemil Çiçek’i kastederek, "Bir Türk bakanın üniversiteyi ’vatana ihanetle’ suçlamasının birkaç ay sonra geldiğini" yazdı. Ermeni konusunun Türkiye’de tartışma yaratan bir konu olduğuna dikkat çeken gazete, Orhan Pamuk davasına da değinerek "20’nci yüzyıl Türkiyesi’nde bundan daha hassas bir konu yok. Ülkenin en önemli yazarı bile bu konudan bahsettiği için hapis istemiyle karşı karşıya" dedi. AMERİKA'NIN SESİ: RESMİ SÖYLEM TARTIŞILACAKTI Amerika’nın Sesi ise, akademisyenlerin konferansta resmi söylemi tartışacaklarını vurguladı.   BBC gibi Amerika’nın Sesi de kararın 3 Ekim’in hemen öncesinde alındığını ifade etti ve yazar Orhan Pamuk’a da dava açıldığını hatırlattı. TARİH VAKFI: DERİN ACI DUYUYORUZ  Tarih Vakfı, Ermeni konferansının mahkeme kararıyla durdurulmasını eleştirdi.         Vakıf'tan konuya ilişkin yapılan yazılı açıklamada, şu görüşlere yer verildi:     “Osmanlı Ermenileri Konferansı'nın, yetkisiz bir kurul tarafından verilen hukuk dışı bir yargı kararıyla ve kararın söz konusu niteliği dikkate alınmaksızın kentin mülki amiri tarafından ilgili üniversite rektörlerine tebliğ edilmesiyle bir kere daha ertelenmiş olmasını büyük üzüntüyle karşılıyoruz.     Akademik özgürlükleri ayaklar altına alan böylesi bir uygulamanın, ülkemizi önce hukuk camiasında, sonra tüm dünyada gülünç duruma düşürmesinden derin acı duyuyoruz.     "YARGI KARARI HER ZAMAN HAK VE HUKUKA UYGUN DEĞİL"  Yargı kararlarının her zaman hak ve hukuka uygun olmadığını bilen bir toplumuz. Daha birkaç on yıl önce bir yüksek mahkemenin bu ülke yurttaşlarından bir bölümünü 'yabancı' ilan ettiği, ayrımcılığa meşruiyet kazandırmaya çalıştığı bir tarihten geldiğimizi unutmuyoruz.  Türkiyemizin evrensel değerlerin egemen olduğu çağdaş bir toplum olma yürüyüşü, hem hukuki ve idari uygulamalar alanında, hem de farklı görüşlere sahip yurttaş topluluklarının ilişkileri alanında devam edecektir.”     “KONFERANS SEMBOLİK DEĞER KAZANDI”     Açıklamada, “Osmanlı Ermenileri Konferansı'nın yola çıkış amacı ve kapsamını da aşarak sembolik bir değer kazandığı” ifade edilerek, şunlar kaydedildi:     “Aslında bu konferans etrafında;  'Türkiye'yi tabuların mı yoksa demokratik kuralların mı yöneteceği', 'Türkiye'de 'üniversite' denmeye gerçekten değer kurumların yaşayıp yaşamayacağı, 'Tarihe barış ve karşılıklı anlayış için mi, yoksa dışlayıcılık ve düşmanlık için mi bakacağımız', 'Bu ülkede kendine güvenli ve bin yılların getirdiği ortak yaşama kültürüne sahip çıkan bir kimlik kavrayışının mı yoksa etnik ve dinsel merkezli ağır bir baskı sisteminin mi geçerli olduğu' tartışılmaktadır.     Toplumumuz bu ve daha birçok konuda bağnazlıkları aşıp tabuları yıkacak, büyük yürüyüşün tüm bedellerini ödeyerek gündemine gelmiş sorunları tartışmaya, demokratik bir toplumun reflekslerini geliştirmeye ve kurumlarını oluşturmaya devam edecektir.     Türkiyemiz, çağdaşlaşmayı, demokratikleşmeyi, hukukun üstünlüğünü ve çeşitliliği zenginlik sayan bir birlik ve güvenlik anlayışını geliştirecek kapasiteye sahiptir.”İHD'DEN BAĞIMLI YARGI" TEPKİSİ İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi yaptığı yazılı açıklamada, konferansın mahkame kararıyla durdurulmasını "bağımlı yargı" olarak nitelendirdi. Söz konusu konferansın engellenmesini Başbakan Erdoğan’ın dahi "demokrasiye aykırı" bulduğu ifade eden dernek, kararı kınadıklarını bildirdi. İstanbul 4’üncü İdare Mahkemesi’nin kendisini idare yerine koyarak hukuk dışı bir karar aldığının belirtildiği açıklamada, kararın militarizmin yargı üzerindeki etkisinin göstergesi olduğu kaydedildi.�