En iyi ilaç siyaset

Güncelleme Tarihi:

En iyi ilaç siyaset
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 24, 2019 08:00

Eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, beyin kanaması geçirmesinden iki yıl sonra buluştuğu gazetecilere, “En iyi ilaç siyaset. Hele siyaset dünyasında daha bir rahat gelir gider hale gelirsem hissediyorum ki, çok daha rahatlayacağım. İnsanın sevdiği bir işi, uğraşı yapabiliyor olması, onun bir parçası olduğunu hissetmesi çok büyük bir moral etki yaratıyor” dedi.

Haberin Devamı

Ekim 2017’de beyin kanaması geçirmesinin ardından uzun süre hastanede tedavi gören Baykal, dün Meclis’te gazetecilerle bir araya geldi. Yeni dönemde Meclis çalışmalarına katılacağını belirten Baykal, “Grup toplantılarımız başlasın, ilk toplantıya katılmayı özlüyorum, bir engel çıkmazsa Allah’tan, grup toplantısına gelip yerimi alacağım” diye konuştu. Baykal, özetle şunları söyledi:

En iyi ilaç siyaset

FİLM YILDIZI ÖRNEĞİ

“Adam ya da kadın diyelim önemli bir aktör, aktrist, filmler çeviriyor herkes tanıyor. Sonra işler birden sıkıntıya giriyor, arayan soran olmuyor, film teklifleri gelmiyor, hastalanıyor, ciddi bir bunalımın içinde; tam bu ortamda kendisini içinden çekip çıkardığı dünya yeniden önüne gelince nasıl morali düzelir, uçurumun kenarından kendisini toparlar, birden dünyasını tekrar yakalamış olur, öyle. Siyasetten hiç kopmadım. Hastalık bile tek başına hastanın, doktorun işi değil. Al şunu kurtul, yok öyle bir şey. Birbirimizden güç alacağız, moral vereceğiz, öyle toparlanacağız. Hiçbir rekor atletin kapalı ortamda yaptığı çalışmayla kırılmamıştır, daima bir izleyicisi, muhatabı, sahipleneni, rakipleri var; onlardan buraya, buradan oraya bir enerji geliyor, rekorlar da öyle geliyor.

Haberin Devamı

ORTAK AKIL GEREKLİ

(Suriye’deki gelişmeler) Kritik bir dönemden geçiyoruz. Dünya da bölgemiz de yazılı tarihin belki en sıkıntılı dönemlerini yaşıyor. Ülke olarak da kuruluşumuzdan bu yana karşılaştığımız en ciddi krizlerden biriyle karşı karşıyayız. Bir destan, bir büyük mucize olan milli mücadeleyi başardık, Cumhuriyet’i kurduk. Bunlar bizim repertuvarımız, elimizin altında; Merkez Bankası’nın ihtiyat akçesi gibi değil, orada duruyor. Medyaya yansıdığı kadar takip ediyorum. Geçenlerde genel başkanla bir araya geldiğimde özel bir bilgi var mı diye rica ettim, onun da bilgilendirmeye tabi olmadığını üzüntüyle gördüm. Halbuki bu kritik dönemde çok ciddi biçimde toplum olarak bilgilendirilmemiz gerekiyor. Partilerin, hepimizi yakından ilgilendiren varlık yokluk sorunları konusunda her ayrıntıyı bilmelerinde yarar var, buradan bir ortak akıl, ortak yaklaşım geliştirmeliyiz.

Haberin Devamı

(HDP’li belediyelere kayyım atanması) Demokrasi ve hukuk ilişkisinin Türkiye’de oturtulamamış olmasından kaynaklanan sorunlar. Siyaset elbette olağanüstü önemli. Siyasetin temeli de demokrasi, demokrasi de halkın iradesi. Ama her şey bozulduğu gibi siyaset de bozulabilir. Her şeyin ölçüsünü yakalamak, tadını tutturabilmek lazım.

(Adli yıl açılışıyla ilgili tartışmalar) Bunlar hukuk, demokrasi ilişkisinin oturtulamamasının yansımaları. Çocukluk hastalıkları, bunları aşmamız lazım. Hukuk, siyaset ve demokrasi el ele, baş başa, omuz omuza, kol kola yürümesi gerekir. Bunları sindirip DNA’mıza geçireceğiz.

İNSAN UTANIR YA

İyimserim. Karamsar olmak için çok sebep olduğunu görüyorum ama insanlığa, milletime olan inancım, geçmiş mücadelelerimizin sonuçları karamsar olmamı engelliyor. Milli mücadele tarihine bak, nasıl karamsar olunur, insan utanır ya.”

Haberin Devamı

EL ELE VERME ZAMANI GELDİ

Bu sorunlar bir iktidarın, bir partinin, bir kişinin ‘Verin ben halledeceğim’ diyeceği sorunlar değil. İlk yapılması gereken iş, herhalde yapıyorlardır, bugün birbiriyle çatışıyor gibi görünen partilerin, liderlerin bir araya gelip özgürce, içlerini açarak, duygularını düşüncelerini paylaşmalarıdır. Bu kimse için bir zafiyet değildir. Kimseye akıl vermek haddim değil ama gördüğüm, Türkiye’de herkesin el ele verme zamanının geldiğidir. Şimdi oturup el ele, baş başa konuşmayacağız da ne zaman konuşacağız kardeşim be... Çok büyük tehditlerin ortaya çıktığı doğrudur. Özel tedbirlere ihtiyaç olduğu doğrudur. Ama bu, ‘yaptım oldu’ ile halledilecek işler değil.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!