Emrehan Halıcı:Bunun partiler tarafından yapılması imkansız

Güncelleme Tarihi:

Emrehan Halıcı:Bunun partiler tarafından yapılması imkansız
Oluşturulma Tarihi: Nisan 08, 2016 13:06

YSK'nın 2009'da siyasi partilerle paylaştığı kimlik bilgilerinin, CHP'ye ait "bilisim.chp.org.tr" adresi üzerinden paylaşıldığı iddialarına ilişkin, dönemin CHP Genel Başkan yardımcılığı görevini yürüten Emrehan Halıcı, "Bunun partiler tarafından yapılması değil, içeriden herhangi birisi, ama kişisel, ama belli bir yapıyla bunun dışarıya çıkarıldığı izlenimi ben de uyanıyor." dedi.

Haberin Devamı

Elektronik Demokrasi Partisi Eş Genel Başkanı Halıcı, bazı basın organlarında yer alan söz konusu iddialarla ilgili açıklamalarda bulundu. O dönemde yayınladıkları bilgilerin, adres bilgisi olmadığını vurgulayan Halıcı, "Sadece vatandaşların, hangi sandıkta oy kullanacakları bilgisini, kendi bulundukları adreste başka kimlerin seçmen olarak gözüktüğünü gösteren bir listeyi yayınladık biz. Daha doğrusu insanlar girdiklerinde kendilerinin bilgilerini gördüler." ifadesini kullandı. 2009 seçimleri öncesi "ölülere oy kullandırılıyor", "hayali seçmenler yaratılıyor" şeklinde çok fazla dedikodunun kamuoyunun gündeminde olduğunu dile getiren Halıcı, listeyi yayınlayarak bunun önüne geçmeyi amaçladıklarını söyledi.

Emrehan Halıcı, şöyle devam etti:  "Bunu da sadece CHP'ye değil, 'bütün partilere, bütün vatandaşlara faydalı olsun' diye yaptık. Aynı uygulama daha sonra diğer partiler tarafından da yapıldı. Bizzat YSK tarafından da yapıldı. Şu an kamuoyunda tartışılan, insanların annesinin adı, babasının adı, adres bilgileri, yani bütün bilgilerin yayınlandığı durumdan söz ediliyor. Partilerin yayınladığı, CHP'nin de bizim daha sonra Elektronik Demokrasi Partisi olarak yayınladığımız bilgiler sadece seçmenlerin sandıklarına dönük bilgiler. Bir de kendi bulundukları adreste kimler oy kullanıyor, onları göre bilecekleri bir durumdan ibaret. Başka bir şey söz konusu değil."  Bu durumun "köstebeklik" olarak adlandırılamayacağının altını çizen Halıcı, sızdırıldığı iddia edilen bilgilerin ise çok kapsamlı ve insanların tüm nüfus bilgilerini kapsadığını belirtti.

"Devlet içerisinde oluşmuş bir yapı..."

Bunların devletin elindeki bilgilerin bir biçimde "hacklenmesi" veya birileri tarafından "sızdırılması" ile olabileceğini savunan Halıcı, "Bunun partiler tarafından yapılması değil, içeriden herhangi birisi, ama kişisel, ama belli bir yapıyla bunun dışarıya çıkarıldığı izlenimi ben de uyanıyor." dedi.
Hükümetin tedbir amaçlı, "bu tür bilgileri partilere vermeyelim" açıklamasını da doğru bulmadığını belirten Halıcı, şunları kaydetti:
"Şu an aslında bu tür bilgilerin paylaşılmasında, herkesin bunu bilmesinde ben bir mahsur olmadığını düşünüyorum. Çünkü teknoloji o kadar ilerledi ki, insanlar artık bu tür bilgileri, yani devlete veriyorsun, hastaneye veriyorsun, bankaya veriyorsun, elektronik ortamdaki sitelere girerken bu tür bilgiler veriliyor, bu bilgiler artık bu kadar gizlilik taşımıyor. Önemli olan bu bilgilerin neticesinde 'insanların güvenliklerinde bir sorun var mı?' sorusuna da şifrelemeler, parolalar, parmak izleri gibi önlemlerle insanların güvenliği sağlanabilir. Yoksa bir insanın artık vatandaşlık numarasının biliniyor olması veya babasının, annesinin adının biliniyor olması, benim kişisel fikrim eskisi kadar kritik önem taşımıyor. Bu bilgiler kullanılarak, sadece bu bilgilere dayanılarak yapılacak bir suistimal artık ortada çok gözükmüyor. Çünkü bütün sistem, insanların bizzat kendilerinin verdiği ve değiştirebildikleri parolalarla, şifrelerle hatta parmak izi uygulamalarıyla güvenlik sağlanıyor."

Kamuoyunda, "bu bilgiler çalındı acaba başımıza bir şey mi gelecek?" kaygısı uyandığını ifade eden Halıcı, kendisinin bir şey geleceğine inanmadığını dile getirdi.

'Devletin şeffaf olması gerekir'

Halıcı, "Aksine bu bilgilerin saklı olması, sadece belli makamlarda olması bu işi daha riskli hale getirir. O takdirde devletin içerisinde zaman zaman çeşitli yapılar, bunu kötü niyetli kullanma eğiliminde olurlarsa o zaman asıl güvenilmeyecek tablo ortaya çıkar. Devletin şeffaf olması gerekir." diye konuştu.
Halıcı, CHP'de kendilerinin başlattığı, ardından YSK ve diğer partilerin de sürdürdüğü "seçmen bilgilerinin bütün vatandaşlar tarafından görülüp kontrol edilmesi"nin, dedikoduları ortadan kaldırdığını söyledi.

Söz konusu uygulamanın o dönemde "seçimde hile yapıldı" algısını minimuma indirdiğine dikkati çeken Halıcı, "Dolayısıyla bunun ortadan kaldırıp da tekrar gizli, saklı, 'bu bilgiler sadece devletin elinde olur' gibi bir tabloya dönülürse, o zaman vatandaşların önemli kısmının kafasındaki soru işaretleri tekrar artar. Bu da seçimlere gölge düşürür." açıklamasını yaptı. 

BAKMADAN GEÇME!