Elektromanyetik kirlilik faktörleri

Güncelleme Tarihi:

Elektromanyetik kirlilik faktörleri
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 12, 2007 10:42

Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Osman Çerezci, elektromanyetik kirlilik etkenleri arasında en başta cep telefonlarının geldiğini söyledi.

Haberin Devamı

Prof. Dr. Çerezci, yaptığı açıklamada, “Elektromanyetik Alan Haritası” çalışmalarını 6 yıldır sürdürdüklerini belirterek, Sakarya'daki baz istasyonlarını, radyo ve televizyon vericilerini, yüksek gerilim hatlarını ve trafoları incelediklerini kaydetti.

Çerezci, ölçüm ve gözlemlerde Telekomünikasyon Kurumunun ilgili yönetmeliği çerçevesinde, baz istasyonlarının kontrol altında tutulduğunu belirterek, “Ölçümlerde baz istasyonu kaynaklı elektromanyetik kirlilik seviyesinin çok yüksek bir değere ulaşmadığını görüyoruz” dedi.

-EVLER YÜKSEK GERİLİM HATLARINDAN UZAK OLMALI-

Bir diğer elektromanyetik radyasyon kaynağı olan yüksek gerilim hatlarıyla ilgili olarak Türkiye'de herhangi bir yönetmelik bulunmadığına dikkat çeken Çerezci, şunları söyledi:
“Yüksek gerilim hatlarının elektromanyetik radyasyon açısından çevreye vermiş olduğu etki, halkımızın gözünden kaçmaktadır. İlgililer bu noktada herhangi bir yaptırıma sahip değiller. Dolayısıyla da halkımızı bu konuda uyarmak istiyoruz. Halkımızdan yüksek gerilim hatlarının altına ev yapmamalarını ve evlerin yüksek gerilim hatlarından en az 100 metre uzakta olmasını istiyoruz. Çünkü, yüksek gerilim hatlarının yakınlarında yaşayan insanlar üzerinde yapılan araştırmalarda, özellikle de çocuklarda kanser vakalarına sıklıkla rastlandığı görülmüştür.”

-“YÖNETMELİK ÇIKARILMALI”-

Çoğu şehirde yüksek gerilim hatlarının okulların bahçelerinden bile geçtiğini kaydeden Çerezci, şunları belirtti:
“Okul bahçelerine trafolar konulduğu da görülüyor. Bunlar, elektromanyetik kirlilik açısından oldukça dikkat çekici. Bazı belediyeler de yüksek gerilim hatlarının altına mahalle sakinlerinin yararlanması için güzel bahçeler ve oturma mekanları ve yürüyüş parkurları yapıyor. Bu da halkımızın gerçekten bilgi sahibi olmadığını gösteriyor. Yüksek gerilim hatlarıyla ilgili bir yönetmelik çıkarılması, halkın sağlığı açısından oldukça gerekli. Dikkat edilmesi gereken diğer bir elektromanyetik kirlilik de camilerde bulunan elektrikli alttan ısıtma sistemleri. Söz konusu ısıtma sistemleri camilerde cemaat toplanmadan önce çalıştırılmalı ve namaz vakti olmasına yakın mutlaka fişinden çekilmelidir. Çünkü, ısıtma sistemleri de ciddi bir şekilde elektromanyetik radyasyon yayıyor.”

Haberin Devamı

Çerezci, elektromanyetik radyasyondan korunmak için ise şu tavsiyelerde bulundu:
“Vatandaşlarımız, öncelikle cep telefonu kullanımını asgari düzeye indirmeli, yüksek gerilim hatlarından kaçınmalı, beslenme açısından A, C ve E gibi vitaminleri içeren ve vücudun bağışıklık sistemini güçlendirici etkisi olan gıdalar tüketmeli ve özellikle de çocukların televizyona yakın oturmalarını engellemelidir.”

-ELEKTROMANYETİK RADYASYON-

Elektromanyetik radyasyondan insanların nükleer radyasyon gibi doğrudan etkilenmediğini kaydeden Çerezci, bunun zamana yayılan bir süreç olduğunu belirtti. Elektromanyetik radyasyonun vücuda girdiğinde hücrelerde belirli miktarda enerji bırakarak, biyokimyasal etkilere neden olduğuna dikkat çeken Çerezci, sözlerine şöyle devam etti:
“Dolayısıyla, bu etkiler zaman içerisinde rahatsızlık oluşturucu durumlar meydana getirebilir düşüncesiyle bilim adamları insanları bu konuda uyarmaktadır. Elektromanyetik kirlilik etkenleri arasında en başta cep telefonları geliyor. Cep telefonlarının yaydığı elektromanyetik radyasyon, doğrudan beynimizi hedeflediği için oldukça zararlı etkilere sahip. İkinci olarak dikkat çekeceğimiz başka bir elektromanyetik radyasyon kaynağı da yüksek gerilim hatlarıdır.”
Avrupa'da uygulanan baz istasyonları güvenlik standardının Türkiye'de de titizlikle uygulandığını kaydeden Prof. Dr. Çerezci, şöyle konuştu:
“Avrupa'daki alt sınır değerlerinden daha düşük değerler ülkemizde kabul edilmiştir. Örneğin, 900 megahertz frekanslarında Avrupa'da uygulanan yönetmelik 42 volt/metredir, ülkemizde ise tek bir cihaz için bunun 1/4'ü sınır değer olarak kabul edilmektedir. Şu ana kadar yaptığımız baz istasyonlarına yönelik araştırmalarda, bu değeri bulan miktarda herhangi bir ışıma görmedik.”
Çerezci, Marmara, Karadeniz, İç Anadolu ve Akdeniz bölgelerinde yaptıkları araştırmalarda baz istasyonu kaynaklı elektromanyetik radyasyonun standart limitlerin üzerinde olmadığını belirterek, “Türkiye'de gördüğümüz kadarıyla, baz istasyonu kaynaklı elektromanyetik radyasyon, risk değerlerinin altındadır.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!