Elektrik mafyası

Güncelleme Tarihi:

Elektrik mafyası
Oluşturulma Tarihi: Ocak 26, 2002 00:00

SEVGİLİ okuyucularım, bugün 3. gün ve size aynı konuyu, yani elektrik hırsızlığını yazıyorum. Rakamları Enerji Bakanı açıklıyor, Türkiye'nin bu hırsızlık yüzünden yılda 1.5 milyar dolar yitirdiğini söylüyor. Fakat inanır mısınız, iki gündür yazdıklarıma bir tek yetkiliden ses gelmiyor. Örneğin diyebilirler ki: ‘‘Arkadaş, sen yanlış yazıyorsun. Gerçek senin yazdığın gibi değildir, şöyledir...’’ Ya da ‘‘Haklısın, yazdıkların doğrudur. Biz bu hırsızlığı önlemek için şu önlemleri alıyoruz. Sıkıntılarımız şunlardır, onları gidermeye çalışıyoruz’’ diye bir açıklama gelebilir.Hayır, hiçbir yetkili kişi ve kuruluştan tık yok! Bu durumda ne yapmalı? Türkiye'nin en çok satılan gazetesinde bir köşe yazarı, 1.5 milyar dolarlık bir vurgunu gündeme getiriyor ama umursayan, üzerine giden ya da gideceğini söyleyen yok! Ne yapmalı, ne etmeli, bu vurdumduymazları nasıl harekete geçirmeli?Ya da elektrik hırsızlarına buradan seslenip ‘‘İyi ediyorsunuz, çalmaya devam edin. Nasılsa kimsenin umurunda bile değil. Bildiğiniz gibi yapın. Eğer sizler de biz enayiler gibi elektrik parası öderseniz namertsiniz’’ mi demeli?* * *İstanbul'dan isminin açıklanmasını istemeyen bir okuyucum yazıyor:‘‘Kaçak elektrik kullanmanın cezası, ancak bu hırsızlığı yapanları yakalamakla olur. Bu da elektrik idaresinde çalışan bazılarının pek işine gelmiyor. Çünkü kaçak elektrik, orada çalışanlar için gelir kaynağı olmuş. İstanbul Beyazıt'taki elektrik idaresine üç kez ihbar dilekçesi vermek için girişimde bulundum. Dilekçelerimi almamak için türlü bahaneler uydurup her seferinde geri çevirdiler, benim işimin gücümün olup olmadığını sordular. İdarede görevli olanların bu tutumu, elektrik hırsızlığını özendiriyor. Hırsızlar, kontrol için gelen görevlilere her ay l0 milyon, 30 milyon gibi paralar verip gönderiyorlar. Eminönü ilçesinde Mimar Sinan Han, Fetva Han, Küçük Aktar Han gibi işyerlerinde yüzlerce atölye vardır. Çoğu plastik işler ve plastik korkunç elektrik çeker. Bunların en az yarısı elektriği kofradan alıp bedava kullanır. Kontrole gelen memurlara her ay para verirler. Güngören'de Kale Kilit Sanayi Sitesi aynı durumdadır. Orada trikotaj ağırlıklı işyerleri vardır ve yine en az yarısı elektrik parası vermez. Bunu da Güngören elektrik idaresine şikáyet etmek istedim, dilekçemi almadılar. Sözlü şikáyetimin yeterli olduğunu söylediler ama hiçbir şey değişmedi.’’ Bu okuyucumu telefonla aradım. Başka örnekler de verdi ama yazacak yer yok. * * *Yine İstanbul'dan bir başka okuyucum yazıyor: ‘‘Kaçak elektrik kullanımı, devlet tarafından dolaylı olarak destekleniyor. Emlakbank tarafından İstanbul Mimaroba ve Sinanoba'da yaptırılan binlerce konutta, elektrik saatlerinin yüzde 70'i arızalı. Çok uzun süredir fatura gelmeyince, acısının yine bizden çıkacağından korkarak Kumburgaz Boğaziçi dağıtım şebeke müdürlüğüne gittim. Bekleyin, nasılsa gelir dediler. Aradan 2 yıl geçti, halen fatura yok! Burada oturup da saatlerin arızalı olduğunu bilenlerin pek çoğu, evlerini elektrikle ısıtıyor. Hatta bazıları, bütün evlerine ilginç tesisatlar çektirdi. Devlet bu konuda hiçbir şey yapmıyor. Bilginize sunarım.’’ * * *Enerji Bakanı Zeki Çakan yılda l.5 milyar dolarlık elektriğin çalındığını söylüyor. Biz bu miktar para için elaleme avuç açıyoruz, dileniyoruz, karşılarında küçük düşüyoruz. Peki ama bu hırsızlığı önlemek için ne yapılıyor? İşte soruyoruz, bazı somut örnekler veriyoruz, ses gelmiyor...Ve şimdi ortaya çok, ama çok önemli bir gerçek daha çıkıyor:Türkiye'de bir elektrik mafyası oluşmuş. Bu mafya hem devletin içinde, hem de dışında. Dışında olanlar, elektrik hırsızları. İşyerlerinde, konutlarında beleş elektrik kullanıyorlar. İşin içinde olanlar ise bu konuyu izlemekle yükümlü olan her düzeyde kamu ve diğer görevliler. Bunlardan bir bölümü hadiseyi hiç umursamıyor. Bazıları ise paraya bağlanmış. Gidiyor, elektrik hırsızından tahsilat yapıp parayı cebe atıyor ve işi görmezden geliyor. Toplanan para, büyük olasılıkla birileri tarafından bölüşülüyor.Şimdi anlıyoruz ki, Türkiye sadece hayali ihracatçılar, banka hortumcuları ve diğer hırsızlar sayesinde soyulmuyor. Soyguna bir de elektrik mafyasını katmak gerekiyor. Herkes bu soygunu izliyor! Yılda 1.5 milyar dolarımız gidiyor. Kim takar!
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!