Egeli şirketler ve kurumsallaşma

Güncelleme Tarihi:

Egeli şirketler ve kurumsallaşma
Oluşturulma Tarihi: Şubat 09, 2000 00:00

Deniz SİPAHİİzmir Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş'ın yaptığı bir açıklama dikkatinizi çekmiştir.Demirtaş, ‘‘Bölgemizin kuruluşları birer, ikişer elimizden çıktı. Bundan sonra kaybetmeye tahammülümüz yok. Bölgecilik yapmıyoruz ama elimizdekileri kaybetmek değil, yeni yatırımları bekliyoruz‘‘ diyor.Haklıdır...Ege'ye malolmuş birçok şirket ya el değiştirdi ya kapanmak zorunda kaldı ya da eski günlerine dönmenin hayalini kuruyor.Demirtaş'a göre bu bilinen sonlarda sanayicilerimizin, işadamlarımızın suçları yok.İddia, özellikle 1994 ekonomik krizinde kan kaybı arttı; İzmirliler rantiyeden çok yatırımlara gidince de herşey tersine çevrildi.Yani Egeli birçok firmamızın hakları yenildi.Dürüstçe davranılıp, kötü yola başvurulmadı.*SON derece duygusal, bölgeyi koruyan cümleler.Demirtaş gibi birçok kişi aynı görüşleri paylaşıyor, dile getiriyor.Özellikle İzmir'in gelişme hızının Türkiye'nin birçok ilinin gerisinde kaldığı rakamlarla da ortaya konuluyor.Çoğunluk haksızlığa uğradığını, hak edilmeyen bir sonuçla karşılaştığını düşünüyor.Çok az kişi ise ‘‘özeleştiri‘‘ yolunu deniyor; biraz içe dönüp hatayı kendisinde arıyor.Şimdi sormak lazım.Rekabet koşulları Türkiye'deki her firma için geçerli değil mi?İyi yönetilen, değişimi yakalaşan şirketler büyürken; aksine yönetilen şirketlerin ortadan kaybolması doğal değil mi?İzmir'in sembolü olan birçok kuruluş elden çıkarken; bu durumdan işadamlarımızın morallerinin bozuk olması mı, yoksa değişimi yakalayabilmek için çaba sarfetmeleri mi doğrudur?*İnternette bir numara olan America OnLine, yazılı basın imparatoru olan Time Warner'ı bir hamlede yutuyor.350 milyar dolarlık yeni bir dev ortaya çıkıyor.Bugün hemen her sektörde yeni ortaklıklar, yeni evlilikler, yeni flörtler duyuyoruz.Değişim fırsatlarını yakalayamayanlar göreceksiniz; geçmişten çok daha hızlı el değiştirecek ya da ortadan kaybolacak.*Kaybedilen birçok kuruluş için başlatılan çabalar son derece iyi niyetli ancak yeterli değil.‘‘Bu şirketler Ege'ye mal olmuştur; o yüzden kurtarılmalıdır, geri verilmelidir‘‘ cümleleri suya yazılan sözlerden ibarettir.Yeni milenyumda yönetim sonuçlar üzerine değil, çabalar üzerine odaklanıyor.İşe yarayan değişiklikler kurumsallaşıyor, yaramayanlardan kurtulunuyor.Vizyon sahibi şirketler temel dinamiği ve özü koruyarak; ilerlemeyi hızlandırıyor.Şirketlerin, tasarlanan bir geleceğe doğru ilerleyebilmeleri için en az 30 yıllık cesur hedefler ortaya konuyor.Bu kayıplardan hepimiz üzüntü duyuyoruz.Ancak çoğunlukta ‘‘aile şirketi‘‘ kimliği taşıyan işletmelerimize gerçek anlamda ‘‘kurumsallaşma‘‘ yolunu açamıyoruz.En kötüsü değişimi reddeden, genel çabalara uymayan isteklerde bulunmayı sürdürüyoruz.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!