DYP'de iade paniği

Güncelleme Tarihi:

DYPde iade paniği
Oluşturulma Tarihi: Aralık 30, 1997 00:00

Haberin Devamı

Kapatma davasında RP'ye destek çıkan ve Genel Başkan Yardımcısı Ekinci'nin ‘‘Bir muhtıra da bizden’’ diye övündüğü DYP bildirisi, tepkiler üzerine ortada kaldı. Genelkurmay'ın bildiriyi bir albay imzasıyla ‘‘aynen iade’’ etmesinden sonra, DYP yönetiminde ‘‘Bildiriyi kim yolladı? Bizim haberimiz yok’’ sözleri yükseldi. Sonunda bildiriyi Özer Çiller'le yakınlığıyla tanınan Basın Müşaviri Faruk Erbil üstlendi, ‘‘Ben faksladım’’ dedi.

DYP'nin Türk Silahlı Kuvvetleri, yargı ve Köşk'ü hedef alan bildirisini Genelkurmay'ın aynen iade etmesi, partiyi karıştırdı. DYP Lideri Tansu Çiller, DYP Basın Müşaviri Faruk Erbil'e talimat vererek Genelkurmay'a da fakslattığı bildiri tepki toplayınca, 180 derecelik bir dönüş yaparak, ‘‘Bildirinin Genelkurmay'a fakslanması için kimseye talimat vermedim’’ dedi. Parti yönetimi de, bildirinin kendi istekleri dışında askerlere gönderildiğini öne sürerek, topu Özer Çiller'e yakınlığıyla tanınan Erbil'e attı.

Bildirinin Genelkurmay'a gönderilmesini partide yalnızca Faruk Erbil üstlendi. Erbil, Hürriyet'in sorusu üzerine, ‘‘Doğrudur. Bildiriyi bu kurumlara kendim faksladım. Bu yönde Genel Başkan'dan ve Başkanlık Divanı'ndan talimat almadım. Yalnızca bilgi olsun diye faksladım. Kamuoyunun önünde okunan bir bildirinin Genelkurmay'a ve diğer kurumlara gönderilmesinde ne sakınca var’’ dedi. Oysa Erbil 26 Aralık 1997 Cuma günü DYP'yi izleyen gazetecilere, kelimesi kelimesine, ‘‘Bildiriyi Genel Başkan'ımın talimatı ile Genelkurmay Başkanlığı'na, Cumhurbaşkanlığı'na ve TBMM Başkanlığı'na faksladım’’ açıklamasını yapmıştı.

Bildirinin Genelkurmay ve diğer kurumlara gönderilmesine parti yönetimi de sahip çıkmıyor. Genel Başkan Yardımcıları Mehmet Gölhan, Ali Şevki Erek, Hasan Ekinci, Hayri Kozakçıoğlu da bildirinin Genelkurmay'a gönderilmesinden haberdar olmadıklarını belirtirlerken, Genel Sekreter Nurhan Tekinel, ‘‘Başkanlık Divanı'nın böyle bir kararı yok’’ dedi. Ekinci de, ‘‘Genel merkezin yetkisi doğrultusunda gönderilmemiş bir yazıya birilerinin cevap vermesi çok ilginç. Anlamsız ve lüzumsuz bir alınganlık’’ değerlendirmesini yaptı. Çorum Milletvekili Bekir Aksoy da, ‘‘Bildirinin Genelkurmay'a gönderildiğini bilmiyorum. Bu açıklama basına yapıldı. Herkes kendine bir pay çıkardıysa, çıkardığı payın cevabını vermiştir. Bu bildiri herhangi bir kuruma karşı yayınlanmış değildir’’ görüşünü savundu. Genel Başkan Yardımcısı Cihan Paçacı ise, ‘‘Bizim muhatabımız TSK değil. Biz bir durum tesbiti yapıp yanlışlıkları ortaya koyuyoruz. Zaten Genelkurmay da muhatap olmadığı için iade etmiş’’ görüşünü savundu.

KİM BU İŞGÜZAR

DYP Grup Başkanvekili Turhan Güven, ‘‘Bu metin herhangi bir kuruma karşı gönderilmiş olmadığı için ‘Bana geldi, gelmedi' keyfiyeti şeklinde değerlendirilemez. Çünkü bu 65 milyon Türk halkına yöneliktir. Kim, neden bu bildiriyi üzerine alınıyor diye bir soru soralım veya sormayalım diyecek halimiz yok. Türkiye'de zaman zaman böyle olaylar olur. Bu kişilere bağlıdır. Albay'ın önüne gittiği zaman, Genelkurmay'a da gitmiş demektir’’ dedi.

Nevşehir Milletvekili Esat Kıratlıoğlu ise tepki göstererek, ‘‘Bu hareketi yanlış buluyorum. Kim göndermişse, işgüzarlık yapmış. Bu bildiri niye askerlere yollanıyor. Bildiri Türk milleti için yayınlanmıştır. DYP ile askerler karşı karşıya getirilmek isteniyor. Çiller'in gönderdiğini zannetmek istemiyorum. İnşallah bu bildirinin gönderilmesinden Tansu Hanım'ın haberi yoktur’’ diye konuştu.

SIKINTIYA SOKTU

Uşak Milletvekili Hasan Karakaya da, ‘‘Ben bu bildiriyi gazetelerden okudum. Böyle bir bildiriyi Genelkurmay'a ve diğer kurumlara göndermek kadar hatalı bir davranış olamaz. Çiller, partiyi yeniden sıkıntıya soktu’’ görüşünü savundu. DYP Grup Başkanvekili Saffet Arıkan Bedük, ‘‘Bu bildiri resmen herhangi bir kuruma gönderilmiş değildir. Basın bildirisi Genelkurmay'ı da konu, görev ve yetki bakımından yakından ilgilendiren bir bildiri değildir. Hiçbir kurum hedef alınmamaktadır’’ dedi.

DYP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Gölhan, gazetecilerin sorularını yanıtlarken, bildiri fakslama olayını ‘sabotaj' olarak değerlendirdi. Bildiriyi kimin faksladığını araştıracaklarını belirten Gölhan, ‘‘Bizim muhatabımız Genel Kurmay ve Yüksek Mahkeme değil’’ dedi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!