DSP'de iki başkan adayı

DSP Genel Başkanı Zeki Sezer'in istifasının ardından, olağanüstü kurultay, 17 Mayıs Pazar günü Büyük Anadolu Otel'de toplanacak.

Türker, kongre sürecinin başladığı güne kadar Zeki Sezer'in tekrar aday olması için ısrar ettiğini, Sezer'in bunu kabul etmediğini, örgütün talebi üzerine de kendisinin genel başkanlığa aday olmaya karar verdiğini söyledi.

Gelecek haftanın sonuna doğru örgütlerle bir basın toplantısı düzenleyeceğini bildiren Türker, “Bir parti genel başkanlığına adayız. Birlikte çalışacağımız arkadaşlarla fikir ve davranış birlikteliğimizi ortaya koyacağız ve bunu birlikte deklare edeceğiz” dedi.

Partiyi hem genel seçimlere, hem de olağan kongreye hazırlayacaklarını ifade eden Türker, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye'nin bir seçeneğe ihtiyacı var. Bu seçenek, çeşitli kesimlerden dayatılan yol haritasına göre değil, Türkiye gerçeklerine göre olmalı. Türkiye'nin ekonomik ve sosyal alanda ciddi açılıma ihtiyacı var. Hak ve özgürlüklerin korunmasının en önemli olduğu bir dönem yaşıyoruz. İnsanlar yoksulluk sınırının altında hayatlarını idame ettiriyor. Ulusal sermaye güvenceden yoksun. Herkes zarar ederken yalnız finans sektöründe kar var. Dünyada finans sektörü batarken, Türkiye'de en karlı sektör. Yeni bir düzen anlayışına ihtiyaç var. Bunun için en iyi seçeneklerden biri DSP'dir. Sesi çıkmayanların yanında yer alacak bir parti olarak varlığını ortaya koyması için aday oldum. Adaylığımın en önemli özelliği, örgüt gücüne dayalı olması ve örgütün iradesini esas alması.”

“İCAZETLE DEĞİL, ÖRGÜTÜN GÜCÜYLE ADAY OLUYORUM”

“Rahşan Ecevit ile bir görüşmesinin olup olmadığı” yönündeki soruyu da Türker, “Seçimi kazanmadan Rahşan Hanım ile görüşmemin bana bir getirisi olmaz. Ben icazetle aday olmuyorum, örgütün gücüyle aday oluyorum. Başkan olmadan Rahşan Hanım'ın desteğini istemeye gitmek hem kendisine hem kendime hem de örgütümüze haksızlıktır. Örgütümüz önce gücüyle iradeyi bana verecek, sonra ben bu iradeyi örgüt adına kullanırken Rahşan Hanım gibi partide emeği ve önemli deneyimi olanlardan yönetim anlayışında destek talebine gideceğim” diye yanıtladı.

Türker, partinin birlik ve beraberliğini simgeleştireceğini ve herkesi kucaklayacağını ifade ederek, güç ve kuvvetin dağılmasını önlemeyi hedeflediğini sözlerine ekledi.

“PARTİ İÇİ DEMOKRASİNİN HAYATA GEÇİRİLMESİ İÇİN ADAY OLDUM”

DSP Eskişehir Milletvekili Tayfun İçli de dün Genel Başkan Vekili Saffet Başaran'a bir mektup göndererek, olağanüstü kurultayda genel başkanlığa aday olduğunu bildirdi.

İçli mektubunda, sorunları çözmek yerine ağırlaştıran ve onun bir parçası olan siyasal yapılardan halkın bıktığını belirterek, bu yapılara artık güven duyulmadığını belirtti.

Halkın, kendi içinde demokratik olan, enerjisini parti içi sorunlarla harcamayan, enerjisini ülke sorunlarını çözmekle kullanan, akılcı çözüm önerileri üreten, belirli çıkar gruplarının değil halkın yanında olan siyasal partileri iktidarda görmek istediğine dikkati çeken İçli, DSP'nin, kuruluşunda böyle bir parti olduğunu ifade etti.
İçli, mektubunda şunları kaydetti:
“Partinin solda alternatif olarak hak ettiği yeri alamadığının ve daha da önemlisi ülkenin karanlığa sürüklenmek istendiği bir dönemde AKP iktidarını alaşağı edecek güce sahip olmadığının görülmesi üzücü, aynı zamanda sorgulanması gereken çok ciddi bir sorundur. Bu sorunların çözümlenmesi, partimizi iktidara taşıyacak kadroların oluşturulması ve parti içi demokrasinin yeniden yaşama geçirileceği köklü bir düzen değişikliği için genel başkanlığa aday oldum.
Böylesi bir dönemde partililerimizin, örgütümüzün ve özellikle partimizden umut bekleyen halkımızın uyarılarını ve yapıcı eleştirilerini görmezden gelmek, bu eleştirileri yöneltenleri DSP'ye tuzak kurmak ve ihanet etmekle suçlamak, onlardan kurtulmak için siyasi etikle bağdaşmayacak yol ve yöntemlere başvurmak kabul edilebilir bir davranış değildir. Biz nasıl ülkemizdeki geniş halk kitlelerinin sorunlarının temel nedeni olarak düzeni görüyorsak ve bu sorunların çözümü olarak da düzen değişikliğini amaçlıyorsak, parti içinde bir huzursuzluk çıktığı zaman, bunun da nedenini öncelikle parti içindeki antidemokratik düzende aramamız gerektiğini düşünmekteyiz.”

İçli'nin, adaylığı konusunda Rahşan Ecevit ile de görüştüğü ve Ecevit'in konuya olumsuz yaklaşmadığı öğrenildi.

“YAKINDA İSTİFA EDECEĞİM”

Bu arada, DSP Genel Sekreteri Süleyman Yağız, yazılı açıklama yaparak, Sezer'in genel başkanlıktan istifa etmesinin Türk siyaset tarihinde “örneği nadir görülen çok saygın bir tutum” olduğunu kaydetti.

Sezer'in genel başkanlığa tekrar aday olmayacağını açıklayarak ilkeli ve örnek tutum sürdürdüğünü ifade eden Yağız, parti örgütünden aldığı izlenimin, Sezer'in istifa kararına saygı duymalarının yanı sıra onu yeniden genel başkan olarak görmek istedikleri yönünde olduğunu belirtti:

Yağız, şunları kaydetti:
“Ben de bu partide iki dönem genel sekreterlik yapmış biri olarak aynı görüşteyim ama bu görüşümü daha rahat ortaya koyabilmem, başka bir ifadeyle Zeki Sezer'in yeniden aday gösterilmesi sürecine katkıda bulunabilmem için Başkanlık Kurulundaki görevimden ayrılmam gerekiyor. Ben bu iradeyi yakında ortaya koyacağım. İnanıyorum ki DSP, yeniden yapılanmayı, yeni açılımlar sağlamayı, kadrolarını güçlendirmeyi, sola yeni hedefler getirmeyi, parti ve ülke bazında tam demokrasi hedefine ulaşmayı, dolayısıyla yeniden umut olmayı ve ülke yönetiminde yeniden söz sahibi olacak düzeye gelmeyi Zeki Sezer'in liderliğinde başaracaktır. Benim tercihim Zeki Sezer lehine olacaktır. Bu bağlamda Zeki Sezer'in yeniden genel başkan olarak görmek isteyen partililerimize büyük görevler düşmektedir.”

“ECEVİT'İN PARTİSİNİ RASTGELE BİRİNE TESLİM EDEMEYİZ”

Alınan bilgiye göre, Rahşan Ecevit de genel başkanlık için aday belirleme çalışmalarını sürdürüyor.

Ecevit'in “Meydanı boş bırakmayacağız, hakkımızı arayacağız. Bülent Ecevit'in partisini rastgele birine teslim edemeyiz. Öyle bir aday açıklayacağım ki şu ana kadar adaylığını açıklayanlar da geri çekilecekler” dediği ifade edildi.

Rahşan Ecevit'in, belirleyeceği adayı önümüzdeki günlerde açıklayacağı öğrenildi.