Dövmeciler yasal kimlik istiyor

Güncelleme Tarihi:

Dövmeciler yasal kimlik istiyor
Oluşturulma Tarihi: Eylül 04, 2005 00:00

Dövme (tattoo) işiyle uğraşanlar, yasal kimliğe kavuşmak istediklerini bildirdiler. Dövmeciler, bu sanatın meslek olarak kabul edilmesi halinde, sağlıklı koşullarda bu işi yapmayanların piyasadan çekileceğini ve denetleme imkanının doğacağını bildirdiler.Antalya'da bir dövme stüdyosunun İşletme Müdürü Salih Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dövmenin, her ülkede uygulanan bir sanat olduğunu belirterek, sağlıklı koşullarda olması halinde kişilerin hiçbir sağlık sorunuyla karşılaşmayacağını söyledi. Çelik, ”Vergi ödüyoruz, Maliye tarafından kayıt altındayız, ancak hangi meslek grubuna dahil olduğumuz belli değil” diye konuştu. Çelik, devlet tarafından tanınmayan bir mesleği icra etmekten dolayı büyük sıkıntı çektiklerini de dile getirdi. Sağlık Bakanlığı'nca çıkarılan bir genelgede, dövme işleminin, yalnızca plastik cerrahlar ve dermatologlar tarafından gerçekleştirilebileceğinin belirtildiğine dikkati çeken Çelik, AB ülkelerindeki hiçbir stüdyoda “Dövmeyi doktorlar yapar” veya ”İşyerinde bir doktor çalıştırılmalı” şeklinde bir zorunluluk bulunmadığını söyledi. Dövmenin okulunun olmadığını, örgütlenemedikleri için de dövme yapımını öğretici kurslar açamadıklarına vurgulayan Çelik, bu nedenle de her önüne gelen kişinin dövme stüdyosu açabildiğini, bilinçsizce insan sağlığıyla oynanabildiğini kaydetti. Çelik, dövmecilik sanatının meslek olarak kabul edilmesi halinde, sağlıklı koşullarda bu işi yapmayanların piyasadan çekileceğini, meslek örgütü tarafından dan denetiminin gerçekleştirilebileceğini bildirdi. Tarihte dövmenin çok yaygın örneklerine rastlandığını, Türklerde de bu sanatın görüldüğünü ifade eden Çelik, Osmanlı İmparatorluğu'nda padişahların küpeli olduğunu, leventlerin, giydikleri giysiler yerine, vücutlarındaki dövmelerle tanındıklarını söyledi. “DÖVMECİ, VÜCUDUN SİNİR HARİTASINI BİLMELİ”Antalya'da Işıklar Caddesi'nde dövme stüdyosu bulunan Murat Kaya da insanların genellikle farklı görünmek, ameliyat izlerini kamufle etmek amacıyla dövme yaptırdıklarını belirtti. Kaya, vücutlarına jilet vuran ve daha sonra bu izlerden rahatsız olarak kapatmak isteyen kişilerin yanı sıra gençlerin de güzel görünmek amacıyla dövme yaptırdıklarına dikkati çekti. Dövme yapan kişinin, insan vücudunun sinir haritasını çok iyi bilmesi gerektiğini vurgulayan Kaya, kalıcı dövmeyi 18 yaşından küçüklere, ailelerinin izni olmadan yapmadıklarını kaydetti. Kaya, çok küçük yaştaki çocuklara ise ailesi izin verse dahi uygulamayı gerçekleştirmediklerini bildirdi. Dövmeciliğin meslek olarak kabul edilmemesi ve bu nedenle denetimlerinin yapılamaması nedeniyle sokakta bile bu işin yapıldığını anlatan Kaya, şunları söyledi: “Bu durum, bulaşıcı hastalık açısından oldukça riskli. Bu nedenle dövmeciliğin bir meslek olarak kabul edilmesi ve mesleki örgütlenmeye gidilmesi gerekiyor. Aksi halde sağlıksız şartlarda bu işi yaptıranlar insan sağlığıyla oynamaya devam edecek.” Kaya, dövme işlemine başlamadan önce kişilerin cildinin alerjik olup olmadığını sorduklarını, dövme yapılacak bölgenin vücut dezenfektanıyla temizlendiğini, daha sonra istenilen desenin çizildiğini anlatan Kaya, daha sonra kişinin önünde paketi açılan tek kullanımlık iğnelerle işlemin gerçekleştirildiğini ve işlem sonunda iğnelerin ve vücutla temasta bulunan malzemelerin çöpe atıldığını söyledi. DÖVME YAPTIRMANIN DİNİ BOYUTUDövmenin dini açıdan sakıncalarına ilişkin İlahiyatçı Sosyolog Prof. Dr. Zekeriya Beyaz, dövmenin İslamiyet'te hoş karşılanmadığına dair hadisler bulunduğunu, ancak bunların tek taraflı olduğu için kesin hüküm içermediklerini söyledi. Dövmenin gusül ve abdeste mani olmadığını vurgulayan Beyaz, şunları kaydetti: “Yalnız, iğnelerle vücuda işlendiği için (cana ceza) mahiyetindedir. Bu nedenle dinen hoş karşılanmıyor. Ayrıca gençlerimiz dövmeyi, batı kültürlerinden etkilenerek bir heves doğrultusunda yaptırıyorlar, 6 ay ya da 2 yıl sonra çıkartmak istiyorlar ve bir sürü sıkıntı çekiyorlar. Yine vücuda eziyet söz konusu oluyor.” ENFEKSİYON RİSKİsüleyman Demirel Üniversitesi Dermatoloji Bölümü Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Vahide Baysal Akkaya da dövmeyle derinin altına yabancı maddeler enjekte edildiğini belirterek, bu maddelerin bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara yol açabileceğini vurguladı. Kalıcı dövmeleri daha sonra çıkarma işlemlerinin de zahmetli olduğunu ifade eden Akkaya, kişilerin dövme yaptırmaya karar verdiği şekil için iyice düşünmesi gerektiğini söyledi. Akkaya, dövme yaptıran kişilerin enfeksiyon kapma riski olabileceğine de dikkati çekerek, ”Kişiye özel steril aparatlar kullanılmazsa, kanla bulaşan hastalık riski çok yüksek” dedi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!