‘Diriliş’ tartışması

Güncelleme Tarihi:

‘Diriliş’ tartışması
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 20, 2009 00:00

TBMM‘nin 90’ıncı kuruluş yıldönümü için bestelettiği “Diriliş” eserindeki “Ne mutlu Türk’üm diyene” vurgusu yeni bir tartışmaya kapı araladı.

Ertuğrul Özkök’ün “Milli Nakarat” başlıklı dünkü yazısının ardından besteye onay veren Meclis Başkanlık Divanı üyeleri şu görüşleri dile getirdiler:

Empati yapılmalı

DTP Muş Milletvekili Sırrı Sakık Başkanlık Divanı üyesiyim ama bu çalışmadan haberim olmadı. Cumhuriyet kurulurken aslında ‘Ne mutlu Türküm’ şiarıyla kurulmadı. Mustafa Kemal, ‘Türkiye, Türklerin ve Kürtlerin ana yurdudur’ dedi. Diriliş’i hep birlikte yaptık. Ancak Türklüğü, tekliği çağrıştıran kavramlar toplumu kucaklaştırmaz. Biz de bu süreçte ‘Ne mutlu Türküm’ün önüne ‘Ne mutlu Kürtüm’ü koymayalım. Herkes kendi cephesinde empati yapmalı.

Türkiyeli mesajı

AK Parti Bursa Milletvekili Canan Candemir Çelik Güzel bir müzik ama ama bu şekilde yorumlanacağını düşünmedim. Olaya pozitif ve bütüncül bakmamız lazım. Oradaki mesaj ırk anlamında Türk değil Türkiyelilik kimliği. O ortak payda için yapılan bir çalışma. Bütün arkadaşlarım da aynı şekilde düşündü, itiraz etmedi.

Türk ortak değer

CHP Çanakkale Milletvekili Ahmet Küçük Türk kelimesinden kesinlikle bir ırk adını anlamıyorum. Türk adı Türkiye’de yaşayan kimliklerin ortak değeridir. Herkes kendi alt kimliğini öne alarak tartışmaya girerse bu ülkeyi Yugoslavya’dan beter duruma getiririz.

Irksal değil

MHP Giresun Milletvekili Murat Özkan Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesi ‘Ne mutlu Türküm diyene’ üzerinedir. Bu söz ırksal bir yaklaşım değildir. İnsanlarımız daha fazla özgürleşecek, daha medeni bir dünyada yaşayacaktır. Demokratikleşme açılımı yapmaya tamam. Ama etnisitelere dayalı yaklaşımları kabul etmeyiz.

Hepimize ait bir menkıbe

ERTUĞRUL Özkök, yazısında özetle şöyle demişti: (...) Bana göre Cumhuriyet’in ilk 20 yılından sonra yapılan anma müziklerinin en iyisi olmuş. Oradaki “Ne mutlu Türk’üm diyene” sözlerinin bazı çevrelerde eleştiri konusu olacağını tahmin ediyorum. Ben çok sevdim. “Türk” kelimesine hayatım boyunca hiçbir zaman etnik bir anlam vermedim. Onu hep, “ırkıma” değil, yaşadığım ülkeye ait bir kavram olarak hissettim. “Diriliş” aslında hepimize ait bir menkıbe. Küllerinden doğan bir ülkenin, demokrasisinin ilk mabedini kurduğu günü anlatıyor. Yani tam 89 yıl öncesini...
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!