ABD'nin şahin Başbakan Yardımcısı Dick Cheney'in kızı Elizabeth'in canlı kalkan olarak geleceği haberi yanımdakilere umut verdi.Moscow Echo Radyosu'na atfen verilen bir habere göre, ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney'in (solda) kızı Elizabeth Cheney canlı kalkan olmak üzere Irak'a geliyormuş. Söylenti şimdilik kesinlik kazanmadı ama Bağdat'taki canlı kalkanlar arasında büyük bir heyecan yarattı.Irak'ta hep bombalar patlayacak değil ya, bu kez Rus Moscow Echo Radyosu'nun verdiği bir
haber bomba etkisi yarattı. Canlı kalkanlar arasında yayılan söylentiye göre şahin diye bilinen ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney'in kızı Elizabeth Cheney, Ürdün'ün başkenti Amman'a gelmiş. Elizabeth'in Irak'ta canlı kalkan olmak istediği söyleniyor.Söylenti şimdilik doğrulanmadı, ama canlı kalkanlara büyük moral verdi. Biz ise olur da Elizabeth Bağdat'a gelirse bizim elektrik santralinde kalması için harekete geçtik.BAĞDAT SAVAŞA AYAK UYDURDUGece-gündüz bomba yağmuruna rağmen Bağdat savaşa kolay adapte oldu. Halka kamyonlarla sabahları
yemek dağıtılıyor. Benzin istasyonlarındaki üç dört gün önceki benzin kuyrukları azaldı. Bazı tavuk ve şavarma restoranları hala açık.Önceki akşam yatakhanesinde kaldığımız elektrik santraline giderken yolda gördüğümüz açık bir kebapçıda kendimize şavarma ziyafeti çektik. Arabayı yolda park ederken caddede askeri bir tesis olmadığını saptayıp kendimizi sözüm ona garantiye aldık. Oysa hiçbir sivilin Bağdat'ta yaşam garantisi yoktu. Füzeler hedef şaşırıyor ve sivil hedeflere isabet ediyordu.Savaşta yemek fiyatları pek artmamıştı. İki şavarmaya 6 bin dinar verip (1 dolar şimdi 3000 dinar) yolumuza devam ettik. Akşam saat 19.30'da sıralarında santraldaki yeni gelmiş 3 Portekizli canlı kalkan, 10 km mesafedeki Daura Su Tesisleri'ndeki Japon canlı kalkanları ziyaret etmek istedi. Oysa siren çalmış ve bombalanmanın başlayacağını haber vermişti. Taksi bulunamadığından Iraklı güvenlik görevlisi Hamdi benden yardım istedi. Korkmama rağmen erkekliğe toz kondurmadım ve teklifi kıramadım. Oysa benim jip renginden ve askeri araca benzediğinden uçaklar için iyi bir hedefti. Pür dikkat, her an üstümüze bomba düşeceği korkusuyla Daura'ya jipi sürdüm.Yoldaki arabalar cesaret veriyordu. Daura Su Tesisleri'ne ayağımızı basar basmaz korkunç bir gürültüyle yer sarsıldı. Yakınımıza bir anda üç cruise füzesi düşmüştü. Oysa tesistekiler, buraya pek bomba düşmediğini söylüyorlardı. Bomba beni sevdiği için, füzeleri buraya da götürmüştüm.BOMBALAR YAKLAŞIYORO sırada megafonla Kuran okunmaya başladı.
AkÅŸam namazı vakti mi diye sordum. Her bombadan sonra Iraklılar Kuran okuyorlarmış. Camilerin imamları çok iyi örgütlenmiÅŸler. Bomba sesini duyar duymaz ellerine megafonu alıp Kuran okuyorlardı. Bomba Daura'daki askeri istihbarat yeri 'El Muhaberat'ta patlayınca Japon canlı kalkanlarda beniz attı. Israrım üzerine yemek faslını kısa kestik ve santrala doÄŸru yola çıktık. Otoyolda giderken bombanın etkisiyle 8-9 aracın birbirine girdiÄŸini gördüm. Yanımdaki güvenlik görevlisi kazanın bomba yüzünden olduÄŸunu önceden biliyordu. PaniÄŸe kapılmayayım diye benden saklamıştı. Bense bu yolculuÄŸun o saatte ne kadar tehlikeli olduÄŸunu tahmin etmiÅŸtim.Gece bombalar yaÄŸmaya devam etti. Santral Müdür Muavini Gazi, kahvaltıda iÅŸtahımızı ÅŸu sözleriyle tamamen kaçırdı: 'Bombalar gittikçe yaklaşıyor.' Bu savaÅŸtan saÄŸsalim kurtulma ÅŸansımı düne kadar yüzde 50 görüyordum. Dünden sonra ÅŸansımın daha az olduÄŸuna inanıyorum.Â
button