Tarihe Ankara Cinayeti olarak geçen, 16 Ekim 1945 tarihinde doktor Neşet Naci Arzan'ın cinayetinin 60 yıldır çözülemeyen sır perdesine beyazperdede yanıt aranıyor. II. Dünya Savaşı sırasında yaşanan soğuk savaş yıllarında çok partili döneme geçiş sancıları yaşandığı dönemi ele alan "Ankara Cinayeti" adlı film, eski milletvekili İhsan Tombuş'un "Ankara Cinayeti" adlı taşıyan kitabından uyarlanıyor.
Yağmur-Durul Taylan Biraderler'in yönetmenliğini üstlendikleri filmde, Tarık Akan, Mehmet Aslantuğ, Zuhal Olcay, Zafer Ergin başrolleri paylaşıyor. O yıllarda Türkiye'yi ziyarete gelen ünlü polisiye roman yazarı Agatha Christie'nin de Ankara Cinayeti'ni araştırdığı iddiaları da filme konu olacak. Christie'yi önümüzdeki aylarda Türkiye'ye gelecek olan sürpriz bir İngiliz oyuncu canlandıracak.
Ankara Cinayeti nedir?
Dr. Neşet Naci Arzan, 16 Ekim 1945'te muayenehanesinde Reşit Mercan tarafından öldürülür. Cinayetten bir gün sonra, Reşit Mercan isimli bir genç karakola teslim olur. Mercan, ilk mahkemede verem hastası olduğu halde, Arzan'ın kendisine gerekli olan tedaviyi yapmadığı için öldürdüğünüsöyler. Ancak, Mercan'ın Robert Kolej'den arkadaşı, dönemin Genelkurmay Başkanı Kazım Orbay'ın oğlu Haşmet Orbay, tanık olarak çıktığı kürsüde silahın kendisi tarafından temin edildiğini söyleyince cinayetin seyri değişir. Yaklaşık üç yıl süren dava, Haşmet Orbay'ın cinayet işlemekten 18 yıl, Reşit Mercan'ın ise cinayette yardımcı olmaktan 9 yıl hapis cezasına çarptırılmasıyla; dönemin Ankara Valisi, Reşit Mercan'ın karakola teslim olmadan önce yaklaşık bir saat görüştüğü iddia edilen Nevzat Tandoğan'ın şüpheli ölümüyle daha da ilginç hale gelir. Neşet Naci Arzan'ın Sovyet Elçiliği'nin doktoru olduğu, öldürülme nedeninin ise Orbay ile birlikte yürüttükleri casusluk faaliyeti olduğu öne sürülse de gerçek hiçbir zaman tam olarak aydınlanmaz.
