Depodan geçen suyu kullanmak bile tehlikeli

APARTMANLARDAKİ su depolarının 6 ayda bir temizlik ve biyolojik dezenfeksiyonunun yapılması gerekiyor. Ancak, ‘‘masraf olmasın’’ diye buna uyulmuyor. Bu da, depoların yüzde 98'indeki suları, içmek kadar kullanmayı da sakıncalı hale getiriyor.İSTANBUL Büyükşehir Belediyesi kuruluşlarından Hamidiye A.Ş.'nin yaptığı araştırma, apartmanlardaki su depolarının yüzde 98'inin mikrop yuvası olduğunu ortaya çıkardı. Araştırmaya göre, su depoların içinde plastikten küreğe, çimentodan demir parçalarına kadar her türlü cisim ve canlı bulunuyor. Hamidiye Genel Müdürü Arif Dağlar, ‘‘Depolar, masraf olmasın diye kapıcılara temizlettiriliyor. Bu da, 6 ayda bir fiziksel temizliğin yanı sıra, biyolojik dezenfeksiyonun yapılması gereken depoları, insan sağlığını tehdit eder konuma getiriyor. Bu suyu içmek bir yana kullanmak dahi tehlikeli’’ dedi.İSKİ'nin geçmişte kullanılan paslı şebeke borularını yenilemesiyle birlikte ön ozonlama ve klorlamayla temizlenen suların konutlara kadar ulaştığına dikkat çekilen raporda, ‘‘İçilebilir nitelikte olan bu su depolarda içilemez ve kullanılamaz duruma geliyor. Su depolarının uzun süre temizlenmemesi ve dezenfekte yapılmaması sonucunda, kimyasal ve biyolojik çamurlaşma meydana geliyor. Tüm bunların sonucunda oluşan dökülme ve parçalanmalarda suyun içilebilirlik ve kullanılabilirlik özelliğini yok ediyor’’ deniliyor. MASRAFTAN KAÇINILIYORDepolardaki kirliliğin, şehir şebeke sularındaki klor aktivitesini de azalttığına dikkat çekilen raporda, ‘‘Kirlilik, hastalık yapıcı bakterilerin, sarılık, tifo ve dizanteri mikroplarının depolarda üremesine neden oluyor. Şehir şebeke sularının depolarda bozulmasını engellemek, su depolarının temizliği ve dezenfeksiyon işlemini 6 ayda bir gerçekleştirmesiyle mümkün olabilir. Bu da apartmanlara deponun büyüklüğüne göre 80 milyon lira ile 150 milyon lira arasında değişen bir maliyet getiriyor. Bu maliyet, 2 bin tonluk dev depolarda, 2 milyar liraya kadar çıkabiliyor’’ denildi.İSKİ'ye bağlı Hamidiye A.Ş. Genel Müdürü Dağlar, ‘‘Su depolarıyla ilgili gerçekleştirdiğimiz laboratuvar testleri, korkunç gerçeği gözler önüne seriyor. Bu da apartman yöneticilerinin masraf olmasın diye depoları ya uzun süre temizletmemelerinden ya da temizlik işlemini kapıcılara yaptırmalarından kaynaklanıyor. İşi bilmeyen kişilerce yapılan temizlik işlemi de depoların daha beter kirletilmesine neden oluyor’’ dedi. Su depolarını nasıl temizlemeliTEMİZLİK işlemi başlatılmadan önce, depodaki mevcut suyun hidroforun en son noktasına kadar tüketilmesi gerekiyor. Ardından temizlik ekipleri, klor komperatörüyle önce depo kirliliğini tespit ediyor. Ardından da fazla suyun dalgıç pompasıyla dışarı atılmasını sağlıyor. Temizliği ve dezenfekteyi gerçekleştirecek ekip, kullanıldıktan sonra atılan hijyenik kiyafetleri giymeleri gerekiyor. Bu dezenfekte elemanları, 150 bar basınçlı su kompresörüyle deponun duvarlarını temizliyor. Deponun dibine inen demiroksitler, disulfatlat kum ve çamur gibi maddeler dışarı atılıyor. Ardından tamamen durulanan depoya, belli bir miktarda temiz su alınıyor. Bu suya sodyum hipoklorit eklenerek, tüm yezeylerin yeniden temizlenmesi sağlanıyor. Daha sonra bu yüksek klorlu su dalgıç motorlarının yardımıyla yeniden dışarı atılıyor. Depoya şebeke suyu alınırken tekrar klor kontrolü ve suyun tahlili yapılıp, depo temizlenmiş ve sağlıklı olarak teslim ediliyor. Tüm bu işlemlerin 6 ayda bir yeniden yapılması gerekiyor.