Demirtaş'tan Reyhanlı açıklaması: Hükümetin yanındayız

Güncelleme Tarihi:

Demirtaştan Reyhanlı açıklaması: Hükümetin yanındayız
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 12, 2013 15:20

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, PKK’nın ilk eylem yaptığı Siirt’in Eruh İlçesi’nde halka hitap etti. Hatay’ın Reyhanlı İlçesi’nde meydana gelen patlamayı değerlendiren Demirtaş, bu konuda hükümetin yanında yer alacaklarını belirterek, "Doğrusu çok üzücü ve sarsıcı bir katliam. Olayın Suriye sınırındaki Reyhanlı İlçesi’nde yapılmış olması, akla ilk Suriye bağlantısını getiriyor. BDP olarak açık ve net bir şekilde bu saldırıyı, bu katliamı kınıyoruz" dedi.

Haberin Devamı

PKK’nın 15 Ağustos 1984 tarihinde ilk silahlı eylemini yaptığı Siirt’in Eruh İlçesi’ne, BDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğın ve Siirt Bağımsız Belediye Başkanı Selim Sadak ile birlikte giden BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, ilçe girişinde yaklaşık 2 bin kişi tarafından, davul-zurna eşliğinde çekilen halaylarla karşılandı. Yaklaşık 100 araçlık konvoy ile Eruh’a gelen Demirtaş, sloganlarla karşılandı.

"İLK AŞAMADA AKLA SURİYE GELİYOR"

Kendisini karşılayan kalabalık ile birlikte yürüyerek BDP ilçe binasına geçen Demirtaş, burada yaptığı konuşmada ilk olarak Hatay’ın Reyhanlı İlçesi’nde meydana gelen ve 46 kişinin öldüğü patlamayı değerlendirdi.

Yaşamını yitirenler Allah’tan rahmet, yaralılara da acil şifa dileyen Demirtaş, şöyle konuştu:
"Saldırının mahiyeti itibariyle çok planlı, çok büyük ve Türkiye’de büyük bir etki yapmak üzere gerçekleştirildiği belli. Bir defa saldırının Suriye sınırındaki Reyhanlı’da gerçekleşmiş olması, meselenin Suriye bağlantısını hemen akla getiriyor. Fakat sonuçta, orada yapılacak incelemenin, ulaşılacak delillerin ve hükümetin bu konuda yapacağı sağlıklı bir çalışmanın neticesinde açıklanacak. Failler hızlı bir şekilde kamuoyuna deklare edilir ve hükümet tarafından kamuoyu bilgilendirilirse çok daha sağlıklı değerlendirmeler yapma şansımız olur. Bu aşamada akla Suriye geliyor. Suriye’deki iç savaşın, iç kargaşanın Türkiye’ye yansıması olarak değerlendirilebilir. Ama yine de neticede soruşturmanın sonucunu beklememiz lazım. Bu konuda da hükümetin çok hızlı hareket etmesi gerekiyor. Şimdi Türkiye’de devam eden çözüm süreciyle bağlantılı mı değil mi? Onu kestirmek zor, fakat hedeflenen Türkiye’nin içinde bulunduğu siyasi atmosferdir, bu nettir."

"HÜKÜMETİN YANINDA OLACAĞIZ"

Hükümetin Suriye politikasının hatalı ve yanlış olduğunu savunan BDP Genel Başkanı Demirtaş, hükümetin Suriye politikasının hatalı ve yanlış olduğunu yıllardan bu yana söylediklerini anlattı.

Haberin Devamı

Demirtaş, şöyle devam etti:
"Suriye’de iç savaş başladığı günden beri, hükümetin tavrının dış politikasının doğru olmadığını belirtiyoruz. Fakat bu dönemde özellikle Türkiye’ye yönelik saldırılar, sivil insanları, yurttaşlarımızı hedef alan saldırılar karşısında, hükümeti sorumlu tutmak, öncelikli olarak hükümeti eleştirmek yerine, birlik içerisinde hareket etmek durumundayız. Çünkü bu tür saldırılar, Türkiye’nin her bölgesini, her kesimini hedefleyebilir. Burda Alevi-Suni gerilimi, çatışması yaratmak istenebilir. Kürt-Türk çatışması, gerilimi yaratmak isteyebilirler. Bütün bunlara karşı herkesin çok dikkatli, duyarlı olması lazım. Biz bu saldırılara karşı tedbir alınması, bu saldırılara karşı, hükümetin dikkatli, duyarlı davranması hususunda hükümetin yanında olacağız. BDP olarak bu katliamı, bu saldırıyı, açıkça nefretle kınadığımızı bir kez daha belirtmek istiyorum."

"TÜRKİYE’YE AĞIR FATURA"

Olayın sarsıcı sonuçlarının olduğuna dikkat çeken BDP’li Demirtaş, çok sarsıcı sonuçları itibariyle, çok ağır bir faturanın Türkiye’nin önüne çıktığını ifade ederken, şöyle devam etti:
"Bu saatten sonra artık bu tür olayların gerçekleşmemesi, bu tür saldırıların, provakasyonların gerçekleşmemesi için, hükümetin daha dikkatli, daha tedbirli davranması gerektiği inancındayız. Münferit olup, olmadığı konusunda, belki soruşturmanın sonucu açıklanınca net bir ifade de bulunulabilir ama bu aşamada süreci etkileyeceği, doğrudan süreci sekteye uğratacağı şeklinde bir kanaatımız yok. Neticede ağır bir katliamın faturası, sonuçları, ağır bir saldırı olmuştur ama bu saldırının Türkiye’deki süreci sekteye uğratmaması için de, herkesin iradeli ve güçlü durması lazım. Bütün bunlar hızlı ve adil bir soruşturma sonucunda ortaya çıkabilir. Ne söylesek, spekülasyon olur. Yani hükümet de bu aşamada sağlıklı bir değerlendirmeyi, kamuoyuna sunmadan, eldeki delilleri aydınlatarak, kamuoyuna bilgi sunmadan, kim ne söylese süpekülasyon olur. İsrail midir? Başka bir ülke midir? Başka devlet midir? Bu konular ancak etkili bir soruşturma sonucunda çıkabilir."

PKK’nın 15 Ağustos tarihinde Şemdinli ve Eruh’ta ilk silahlı eyleme başladığını hatırlatan Demirtaş, bugün Eruh’ta olmalarının çok özel bir anlamı olduğunu belirterek, Eruh’ta bulunmalarının özel bir anlamı olduğunu, Kürt gençlerini dağa çıkaran nedenlerin ortadan kalkması için demokratik bir çözüm süreci tartışması içerisinde olduklarını söyledi.

Haberin Devamı

Demirtaş, şöyle devam etti:
"Kürt gençlerinin ellerine silah almasına vesile olan anlayış, zihniyet, aradan geçen bu süre zarfında çok sorgulandı, çok tartışıldı ve artık Kürt gençlerinin elinde silahla dağda durması yerine, siyasetin konuşulması, sözün öne çıkması gerektiği bir döneme girdik. Şimdi Eruh’ta bu çözüm ve barış sürecinin heyecanını yaşıyoruz. Buradaki halkımız da barışın ve çözüm sürecini canıgönülden destekliyor. Madem ki halk bu kadar gönülden ve yüksek bir destek sunuyor, artık siyasetçilerin de silahın sustuğu yerde, cesaretle konuşabilmesi, çözüm üretebilmesi gerekiyor. Umut ediyorum ki, silahların konuşmaya başladığı yer olan Eruh ve Şemdinli gibi yerler, barış sürecinin öncüsü olacaklar, barış sürecinin sembolü haline gelecekler. Eruh’ta da, Şemdinli’de de bir potansiyelin olduğunu görüyoruz. İnşallah hükümet de bu süreçte önemli dersler çıkarıp, fırsatları halkın demokrasi ve özgürlük özlemleri lehine kullanır diye bir beklenti içerisindeyiz."

"HÜKÜMET SÖZCÜSÜ CENNETE GİRİŞ ŞARTLARINI AÇIKLIYOR"

Selahattin Demirtaş, hükümetin 4-5 yıldan bu yana silahlı PKK’lı grupların sınır dışına çıkması için büyük bir çaba harcadığını, bu amaçla Oslo’da, İmralı’da görüşmeler yapıldığını ifade ederken şöyle dedi:
"Bu süreçlerin hepsinde, PKK gerillalarının sınır dışına çıkışını hükümet talep ediyor. Şimdi bu konuda tam da sürecin başladığı günlerde, hükümet sözcüsünün çıkıp hakaretvari bir şekilde süreci zehirleyecek bir şekilde, ’cehennemin dibine gitsinler’ şeklinde bir ifadede bulunması, doğru olmamıştır. Bizim amacımız polemik yaratmak değil. Ama hükümet sözcüsü gibi ciddi bir görevi yürüten sayın bakanın bu konulara daha hassas, çok dikkatli yaklaşması gerekir. Kendisi dün de Siirt’te, cennete kimlerin gideceğini hükümet sözcüsü olarak açıklıyor. Neredeyse bakanlar kurulu kararıyla kimler cennete gidebilir, bu konuyu bir liste haline getirecekler. Cennete giriş şartlarını açıklıyor hükümet sözcüsü ve ’bu şartları yerine getirmeyenler, boşuna beklemesinler’ diyor. İnanılmaz bir şey, bakanlar kurulu kararıyla kimler cennete gidecek, kimler cehenneme gidecek? Bu yetkiyi kendinde gören bir hükümete dönüştü. Bunlar doğru değil, kusura bakmasınlar. Kim cennete, kim cehenneme gidecek? Onu Allah bilir. Bakanlar Kurulu da bilmez, hükümet sözcüsü de bilmez."



Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!