Cumhuriyet kültürü ve AKP

Güncelleme Tarihi:

Cumhuriyet kültürü ve AKP
Oluşturulma Tarihi: Ekim 16, 2003 00:00

TARİH bir kaostur ama onu belirleyen gelişmeler gökten zembille inmez.Sebep sonuç ilişkisinde incelendiği takdirde, bazı istisnai ve tesadüfi durumlar hariç, her toplumsal olayın bir geçmişi, bir tabanı, bir nüvesi bulunduğu ortaya çıkar.Ancak tarihi anında saptamak, hele hele gidişatı öngörmek imkansızdır.* * *İŞTE aynı şekilde ve 'kum uygarlıkları'nın aksine, dün saydığım nedenlerden ötürü, Endülüs gibi Türk Müslümanlığı da baştan beri 'sekülarizan' karakter arzetti.Sonra, tarihe tam zamanında iradi müdahalede bulunmak cesaret ve ustalığını gösteren, fakat dediğim gibi, gökten zembille düşmediği için hem o iradeciliğin fikri zeminini, hem de o müdahalenin muzaffer sonucunu bir önceki geleneğe borçlu olan Atatürk öncülüğünde, Türkiye İslami alemin tek demokratik ve laik ülkesine dönüştü.Demokrasinin eksiklikleri ve laikliğin aşırılıkları eleştirilebilir ama, öz değişmez.Çünkü, kim ki 'Türkiye eşittir İslam'da tek demokratizm ve tek sekülarizm' gerçeğini inkar ediyor, ya yalan söylemektedir, ya da bağnaz bakmaktadır.Üstelik, eleştiri bab'ında da son derece siga siga gitmek gerekmektedir.Zira, mangalda kül bırakmayan ve otuzlu yıllar dünya ve Türkiye'sinden soyut yapılan her tahlil ve her eleştiri, o yılların zapt-u rapt iradeciliğini bugün de tekrarlamak isteyen ve 'Büyük Kemal'in ismini gaspederek kendilerine 'Kemalist' veya 'Atatürkçü' sıfatını yakıştıran zevatla aynı girdaba sürüklenmek anlamına gelir.Al birini vur ötekine, ikisinde de 'tarih bilinci' sıfıra sıfır, elde var sıfırdır.* * *OYSA, o 'tarih bilinci'ne az biraz vakıfsak şunu mutlaka saptamamız gerekir. Ülkemizde bugün mevcut 'Siyasal İslam' Cumhuriyet Devrimi'nin uzantısıdır.Öyledir. Kendisinin reddettiğini veya mırın kırın ettiğini varsaysak dahi öyledir.Nasıl ki Kemal'in Hilafet'i kaldırabilmesi o Hilafet İmparatorluğundan miras 'sekülarizan' alt ve üst yapısı sayesinde mümkün oldu, 'Siyasal İslam' da yegane demokrat ve laik yapılanma olarak sivrilmesini aynı Kemal'e borçlu ve medyundur. Ben bunu 'Cumhuriyet kültürü' diye sıfatlandırmak istiyorum.Zira, bilhassa ve bizzat kendini 'Siyasal İslam' mensubu sayanları da kapsar biçimde ve başta hayat tarzı olmak üzere, bazı yanlışlara rağmen Türkiye'de laikliğin ve demokrasinin mayası çoktan tutmuş, hatta iyiden iyiye yoğurda dönüşmüştür.Zihni ve şekli kıstas ve refleksler öyle yekpareleşmiştir ki, bu, artık 'kültür'dür.Ne türbanlı genç kızlarımızın oje sürünerek erkek arkadaşlarıyla sokakta flört etmesi; ne birçoğu 'l-a-i-k' nitelikli İHO'lardan çıkmış 'İslami intelligentsia' mızın 'laikçi' aydınlara fark atması; ne de AKP'nin 'Müslüman demokrat' tanımını dahi aşarak 'muhafazakar demokrat' kimliğine yaklaşması tesadüf eseridir.Gökten zembille inmediği için 'Cumhuriyet kültürü'nün harcında yoğrulan; dolayısıyla da, eleştirelliğe rağmen aynı Cumhuriyetin yukarıdaki temel kıstas ve dürtülerini özümleyen Türkiye 'Siyasal İslam'ı ve onun esas temsilcisi durumundaki AKP, işte bundan ötürü dünyada 'tek'tir ve bunun için pırıldamaktadır.* * *BU olguyu 'tarih bilinci'nden yoksun iki kesimin anlaması gerekiyor.Bir; otuzlu yıllarda çakılı kalan ve 'Cumhuriyet kültürü'nün derinliğine hala güvenmeyen 'Kemalist' veya 'Atatürkçü'' etiketli az sayıda 'laikçi'...İki; kendilerinin ve çevrelerinin de aynı 'Cumhuriyet kültürü'nün derinliğinde yoğrulmuş olduğunu göremeyen ve onu redde yeltenen yine az sayıda İslamcı... Hanımlar beyler, bilet alalım ve önlere ilerleyelim, tarih tramvayı kalkıyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!