Cem Türkiye'nin geleceğini AB ile birlikte değerlendirmekteyiz

Güncelleme Tarihi:

Cem Türkiyenin geleceğini AB ile birlikte değerlendirmekteyiz
Oluşturulma Tarihi: Ocak 11, 2002 17:42

Dışişleri Bakanı İsmail Cem, Türkiye`nin geleceğini, Avrupa Birliği`nin geleceği ile değerlendirdiklerini vurgulayarak, ``AB`nin şekillenmesine özgün bir katkı getirebileceğimize inanıyorum`` dedi.

Dışişleri Bakanlığı`nın düzenlediği ``AB`nin Geleceği Tartışması ve Türkiye`` konulu toplantı, akademisyenlerden, sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerine ve gazetecilere değişik çevrelerin katılımıyla İstinye`deki Müşir Fuat Paşa Yalısı`nda yapıldı.  

Cem, açılışta yaptığı konuşmada, toplantının bir çeşit ``Danışma Meclisi`` gibi olduğunu ve katılımcıların fikirlerini almak istediğinibelirterek, burada Türkiye dışında bir olayı değil, onu da etkileyecekAB`nin geleceği konusunu ele alacaklarını söyledi.  

Avrupa Birliği ile Türkiye`nin ilişkilerinin, aslında çok somut bir şekilde ``Türkiye`nin geleceğinin şekillenmesi``, Türkiye`nin çok somut meselelerinin çözümlenmesi anlamına geldiğini kaydeden Cem, şöyle devam etti:  

`Avrupa Birliği, elbette Türkiyemiz`in Avrupa`yla birlikte olan geleceği açısından, insanlarımızın meselesidir. İnsanımızın ekmeğidir.Elbette bu konvansiyonun etkileyeceği şekillenme Türkiyemiz`in her günyaşadığı sorunlarının çözümü açısından fevkalade önemlidir.  

Üretimsizlik olsun, demokrasinin geleceği olsun, işsizlik olsun, adaletsizlik olsun, bütün bu konularda Türkiyemiz`in geleceğini o Avrupa Birliği geleceği ile değerlendirmekteyiz, değerlendireceğiz.``  

Türkiye`nin adaylığının başladığı süreçten itibaren AB-Türkiye beraberliğini bu şekilde yorumladığını bildiren Cem, bu sürecin başında Türkiye`nin zaten hedefleri arasında bulunan demokrasi, insan hakları, adalet, verimlilik gibi konuların AB`nin getirdiği olumlu dışdinamik sayesinde daha kısa sürede ve zahmetsiz şekilde gerçekleştirileceğini söylediklerini hatırlattı.  
     
AB`NİN GELECEĞİ BİZİM MESELEMİZ

Dışişleri Bakanı Cem, AB`nin geleceğini tartışırken, başkasına ait bir meseleyi tartışmadıklarını vurgulayarak, şunları söyledi:  

``Bu, özü itibariyle bizim dahil olduğumuz bir gelecek. Ve biz ancak bugünden o geleceğin inşasına katkımızı getirebilirsek, üyelik günü geldiğinde yabancı olduğumuz, hiçbir katkımızın bulunmadığı bir çerçeveye değil, oluşumunda bizzat pay sahibi olduğumuz bir çerçeveye katılacağız. Ve bizim bugünden yapmamız icap eden bu gelecekteki şekillenmenin düşünce oluşumunda ve bu düşüncelerin iletişiminde Türkiye olarak mevcut bulunmak.``  

Cem, bu doğrultuda önemli adımlar atıldığını, ama yine de aceleci yorumlarda bulunmayıp ihtiyatlı olmak gerektiğini, ancak AB konusunda Türkiye`nin yalnız siyasetçilerin değil, toplumun değişik pek çok kesiminin gerçekleştirdiği kapsamlı araştırmalarının bulunduğunu anlattı.  

İsmail Cem, sözlerini şöyle sürdürdü:  
``Ve biz, bütün bu gayretlerle mesafe almaktayız. Bu Laeken zirvesindeki o malum paragraf önemli bir paragraf. Çünkü, o bir çeşit sonucu ve aşamaları somutlaştırdı bizim için... Ve zannediyorum, bundan sonraki hedef olan müzakere sürecine Türkiyemiz`i biraz daha yaklaştırdı. Şimdi biz Bakanlık olarak çok daha rahat bir şekilde muhatabımız dışişleri bakanlarıyla İspanya dönem başkanlığında Türkiyemiz`in bazı talepleri olduğunu, bu müzakere konusunda artık somutlaşma aşamasına geldiğimizi ve İspanyollar`ı izleyecek Danimarka döneminde artık tarihin belirlenmesi noktasına gelineceğini anlatmaktayız. Umuyorum, bu yolda, bu şekilde biraz daha mesafe alacağız.  

Avrupa Birliği bir organizasyondan çok, bir birliktelik belki de ve bu birlikteliğe bizim katılımımız, o birlikteliğe getirdiğimiz katkı ile orantılı. Yani biz, AB`ye katılacağız, ama onun çalışmalarına uzak durmaktayız. Onun şekillenmesine kendi birikimimizigetirmemekteyiz. Fakat biz de bunun bir parçası olmak istiyoruz.``  
     
TÜRKİYE FARKLI

Bakan Cem, doğru mantığın, bu oluşuma Türkiye`nin kendi katkısını,birikimini getirdiği ölçüde, o birliktelik içinde yer alması olduğunu vurguladı. AB`nin geleceğine ilişkin toplantıların 3`üne kendisinin de katıldığını belirten Cem, şöyle konuştu:  

``Bütün bu çalışmalarda Türkiye olarak biz, gerçekten dikkati çeken, konuşmacıların tartıştığı yeni düşünceler, yeni yaklaşımlar getirebildik. Türkiye olarak AB`nin şekillenmesine özgün bir katkı getirebileceğimize inanıyorum. Bir yönüyle bizim AB içinde başkalarından farklı bir tarihsel tecrübeyi temsil etmemiz, hatta hiçbir üye ülkeye benzemeyen bazı imbiklerden süzülüp gelmemiz ve bu değişik yaklaşım...  

Biz, bir yandan Kosova`yla bir yandan Afganistan`ın yeniden şekillenmesiyle meşgulüz. Yani biz diğer üyelerden ve adaylardan farklıyız. Bu belki de Türkiye`nin AB`ye üyeliğini hem zorlaştıran, hem de aynı zamanda kolaylaştıran bir etken. Ve bizim şu anda `konvansiyon, AB`nin geleceği` dediğimizde, işte o kolaylaştırıcı özü bulmamız lazım ve üyelik sürecini kısaltacak şekilde kendi katkımızı getirmemiz, AB`nin bu en önemli çalışmasında var olmamız lazım.``  

Açılış konuşmasının ardından basına kapalı devam eden toplantıya, Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hüseyin Diriöz, TÜSİAD Başkanı Tuncay Özilhan, İKV Başkanı Meral Gezgin Eriş, TOBB`u temsilen Halim Mete, ABGenel Sekreteri Volkan Vural ile aralarında akademisyen ve medya temsilcilerinin de bulunduğu çok sayıda kişi katıldı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!