Çekici karşısında haklarınız

Güncelleme Tarihi:

Çekici karşısında haklarınız
Oluşturulma Tarihi: Şubat 25, 2000 00:00

Haberin Devamı

İşte aracınız çekilirken uygulanması gereken kurallar:

Bir aracın çekilmesine bölgedeki trafik polisi karar verir.

Polis, fiş tanzim etmeden araç çekemez.

Fişin bir örneği çekici sürücüsüne verilir.

Çekici ücreti araç sahibinden fiş ya da fatura karşılığında alınır.

Çekici sürücüleri, araç sahiplerine kötü davranamaz.

Polis ve çekici sürücüsü, halkı olumsuz etkileyecek şekilde davranamaz.

Çekiciler için, Büyükşehir Belediyesi'nin ücret tarifesi uygulanır.

Çekilen aracın sahibi gelirse, otoparka götürülmeden ceza kesilerek araç teslim edilir.

Kaldırma ve çekme işleminde görevliler dikkatli ve titiz davranır.

Görevlilerin hatasından kaynaklanan hasar, çekici sahibince ödenir.

Araçtaki değerli eşyalar sahibine tutanakla teslim edilir.

ÇEKİCİ ÇETESİNE RASTLAYANLAR ANLATIYOR

Hürriyet İstanbul'un okuyucularından gelen tepkilerin ardı arkası kesilmiyor. Dün gazetemizi arayanlar arasında polisler ve fahri trafik müfettişleri bile vardı:

Fahri Trafik Müfettişi: ‘‘İstanbul'da çekici ve otopark meselesi bir hastalık. Müfettiş olduktan sonra işin iç yüzünü daha iyi öğrendim. Ne yazık ki Trafik Vakfı bir çete gibi çalışıyor.’’

Bir polis memuru: ‘‘Trafik Vakfı'nda zorla görev alıyoruz. Vakıf kaldırılsa da biz de kurtulsak. Vatandaşla karşı karşıya gelmekten biz de bıktık.’’

İbrahim Akkaya (Emekli Albay): ‘‘Cemil Topuzlu Caddesi'nde tam bir çekici terörü yaşanıyor. Özel çekiciler trafik polisleriyle birlikte sürücülerle pazarlık yapıyor. Arabaları çekiciye yükledikten sonra tutturdukları parayı alıyorlar.’’

Avukat Halil Yedibela: ‘‘Bir süre önce arabam çekildi. Saatlerce arabamın nerede olduğunu öğrenmeye çalıştım. Sonunda Ulus'ta bir otoparkta buldum. Verdiğim taksi parasına mı, kaybettiğim vakte mi yanayım? Avukat olduğum için bunu nasıl dava konusu yaparım diye araştırıyordum ki, sizin araştırmanız başladı. Çok kısa zamanda dava açmak için harekete geçeceğim.’’

Maltepe'den bir esnaf: ‘‘Aralık'ta Maltepe Stadı'na gidiş yolunda aracımı park ettim. Burada park etmek yasak değil. 10 dakika sonra geri döndüğümde arabam yoktu. Uzun bir aramadan sonra Grandhaus Alışveriş Merkezi'nin arkasındaki bir otoparkta buldum arabamı. 25 milyon lira istediler. İtiraz ettim. Polis, çok konuşma yoksa 40 milyona çıkar dedi. Uzun pazarlıktan sonra 15 milyona anlaştık. Tabii fiş falan alamadım.’’

Bir esnaf: ‘‘Arabam çekildi ve Topkapı Otoparkı'na götürüldü. Otopark parası 3.5 milyon lira istendi. Resmi fiyatın 2.5 milyon lira olduğunu söyleyince çok kaba davrandılar. Üç buçuk milyon lira vermezsen emniyet amiri gelse bu arabayı alamaz dediler. Mecburen ödedim.’’

64 yaşında bir emekli: ‘‘Küçükyalı Maliye'ye gittim. Döndüğümde arabam çekilmişti. Esnaftan arabamın Oto Sanayi Sitesi'ndeki otoparka çekilebileceğini öğrendim. Orada da buldum. Ama bana çok kaba davrandılar. 12 milyon lira istediler. Üstümde para çıkmadı diye arabamı vermediler. O kadar aşağıladılar ki, hem polis hem de otoparkçıdan şikayetçi olacağım ama nereye başvuracağımı bilmiyorum.’’

Hamile bir kadın: ‘‘Bayrampaşa'daydım. 6.5 hamile olduğum için sık sık tansiyonum düşüyor. Fenalaşınca eşimle Maltepe Eczanesi'ne girdik. O sırada çekici geldi. Yanlarında olmamıza rağmen arabamızı çektiler. Taksiyle çekiciyi takip ettik. Görevli polisin adının Cumhur olduğunu öğrendik. Dokuz milyon lira istedi. Makbuz istediğimizde ise, çekicinin makbuzu olmaz dedi.’’

Bir kadın sürücü: ‘‘Gayrettepe Emniyet Müdürlüğü'nün önünde dün yanlış bir dönüş yaptım. Doğal olarak polis memuru beni durdurdu. Haksız olduğum için asla itiraz etmedim. Ama polis memuru inanılmaz ağır davranıyordu. Acelem olduğu için çabuk olmasını rica ettim. Bunu söyledikten sonra daha da ağırdan almaya başladı. Başkalarıyla konuştu, pazarlık yaptı. İnanır mısınız bana ceza kesmesi tam 35 dakika sürdü. Sonra da kendinizi kültürlü zannediyorsunuz ama ben kendimi aşmış bir polisim diyerek kendini anlattı. İsmi S. Okuyucu ve sicil numarası 181145.’’

Ayşen Nasuhoğlu: ‘‘13 Şubat'ta Beşiktaş Ihlamur Caddesi'ne arabamı bıraktım. Geri döndüğümde arabam yoktu. İSKİ'nin iki aracı çalışma yapıyordu. İSKİ görevlilerine sordum. Biz burada çalışma yapacaktık o yüzden arabanızı 56106 ve 5616 nolu görevli polislere çektirdik cevabını aldım. İnönü Otoparkı'na gittim. Benden 12 milyon 500 lira istediler. Ama benim suçum yoktu. İSKİ'nin orada çalışma yapacağını nasıl bilebilirdim ki.’’

Ali Mallı: ‘‘Saraçhane Parkı'nın önünde uzun bir cep vardır ve park yasağı yoktur. Arabamızı kısa bir süre için bıraktık. Döndüğümüzde çekilmişti. Aracamızı Vefa Otoparkı'nda bulduk. 13 milyon lira ödeyeceğimizi söylediler. Makbuz falan da vermediler.’’

Kaza geçiren bir kadın: ‘‘10 Şubat'ta saat 06.30'da Dolmabahçe'de kaza geçirdim. Arabam hurdaya döndü. Kaza yerine gelen polisler sen merak etme arabanı emin bir yere çekeceğiz dediler. Saat 08.30'da Bostancı'daki servisim özel çekicisini göndererek arabayı almak üzere İnönü Otoparkı'na gitti. 22 milyon lira para istemişler. Deliye döndüm.’’

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!