Çalışan kadının sorunları masaya yatırıldı
Güncelleme Tarihi:
Demet ÖZTÜRK/KAYSERİ, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Ekim 05, 2007 13:49
ÖZ İplik İş Sendikası ile Kocasinan Belediyesi’nin ortalaşa düzenlediği ‘Sosyal Diyalog Yoluyla Tekstil Sektöründeki Kadınların Çalışma Koşullarının İyileştirilmesi Projesi’ tamamlandı. Öz İplik İş Sendikası Genel Başkanı Yusuf Engin, kadının hak ettiği değeri bulmadığını belirterek, “Özellikle çalışan kadınların sorunu daha fazla. Çünkü onlar hem ev de hem de işte mesai veriyor” dedi.
Öz İplik İş Sendikası Genel Başkanı Yusuf Engin, Avrupa Birliği’nin katkısıyla Öz İplik-İş Sendikası ve Kocasinan Belediyesi işbirliğiyle hazırlanan ‘Sosyal Diyalog Yoluyla Tekstil Sektöründeki Kadınların Çalışma Koşullarının İyileştirilmesi Projesi'nin tamamlanması dolayısıyla düzenlenen toplantıya katıldı. 10 ay süren kursu tamamlayan kadınlara seslenen Engin, Türkiye nüfusunun yarısını oluşturan kadınların ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğunu iddia etti. Kadınların erkeklere oranla daha fazla sorunla mücadele etmek zorunda kaldığını vurgulayan Engin, “Özellikle çalışan kadınların sorunları iki kat daha fazla. Çünkü onlar sabahtan akşama kadar işlerinde çalışıyor, geliyor evinde temizlik, yemek, çocuk bakımıyla çalışmaya devam ediyor” diye konuştu. Tekstil sektöründe çalışan kadınlara yönelik anket düzenleyerek, sorunlarını irdelediklerini anlatan Engin, sorunlara çözüm yolları aradıklarını belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Artık, işveren, çalışanından nasıl daha iyi verim alabileceğini düşünmeye başladı. İşçisine, ‘het, hüt, çalış’ demekten ziyade, onun sorunlarıyla ilgilenme, çalışma koşullarını gözden geçirmeye, psikolojisini analiz etmeye başladı. Yürüttüğümüz ve başarılı olduğuna inandığımız projeyi geniş bir alana yaymalıyız. Bu proje, Avrupa Birliği’nin verdiği 3-5 kuruşla sınırlı olmayacak. AB olmasa da biz benzeri çalışmaları yapmaya devam edeceğiz.”
KADIN ÇALIŞANA KREŞ UYGULAMASI İLK
Sendika Genel Başkanı Engin, tekstil sektöründeki kadınların çalışma koşullarının iyileştirilmesi projesiyle, ilk kez kreş açılmasının gündeme geldiğini ve bunun örnek alınacağını da ifade etti. Engin, “Kayseri Organize Sanayi Bölgesi’nde, kadın çalışanların çocuklarının yararlanacağı kreşler açılmasını sağlayacağız. Bu düşüncenin ileride tüm Türkiye’de benimseneceğini umuyorum” dedi.
TEKSTİL İŞÇİSİNİN YÜZDE 80’İ KAYIT DIŞI
Tekstil sektörünün yüzde 80’inde kayıt dışı çalışıldığını iddia eden Engin, “Bu yüzden sektördeki kadın işçi sayısını tam olarak belirleyemedik, ancak çalışanların en az yarısının kadın olduğunu biliyoruz. Kadınlarımızın üretime sağladığı katkıyı inkar edemeyiz” diye konuştu.
Toplantıda Gazi Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Öğretim Üyesi Doç. Dr. Cem Kılıç da kadınlara, Avrupa Birliği’ndeki ve Türkiye’deki sosyal diyaloğu anlattı. Doç. Dr. Kılıç, sosyal diyalog kavramının batı toplumlarında başarıyla uygulandığını vurguladığı konuşmasında, Türkiye’deki 1 numaralı sorunun işsizlik olduğunu, Avrupa ülkelerinin de bunu çok yaşadığını kaydetti. AB’nin ekonomik amaçlar çerçevesinde kurulan bir birliktelik olduğunu anımsatan Doç. Dr. Kılıç, şöyle dedi:
“AB, hiçbir zaman sosyal bir birlik olarak kabul edilmemiştir. Bu nedenle de sosyal politikalar daima sınırlı kalmıştır. Sosyal diyaloğun herhangi bir yaptırımla, ülkemiz çalışma yaşamına sokulması yerine, toplumun bilinçliliğinin artarak, AB’ye girme kaygıları olmadan kendi irademizle oluşturulmasıdır.”
Proje Koordinatörü Pınar Pehlivanoğlu da, programın genel amacının yenileşme, ekonomik ve sosyal kalkınma için bir güç olarak Türkiye’de sosyal diyaloğun güçlendirilmesi, tekstil sektöründe ikili diyaloğun geliştirilmesiyle sektörde çalışan kadınların sorunlarının çözülmesi, toplumsal cinsiyet konusunda bilinçlenme, çalışan kadınlar için ortak kullanılacak kreşler oluşturarak çalışma koşullarını iyileştirmesi olduğunu söyledi. Pehlivanoğlu, “10 ay süren program kapsamında OSB’de çalışan yaklaşık 200 kadınımızın sorunlarını yerinde belirleyip çözüm üretmeyi amaçladık” diye konuştu.
Kayseri’de tekstil sektörünün önde gelen kuruluşlarının temsilcileri ile bu sektörde çalışan kadın işçilerin katıldığı toplantıda, proje koordinatörü Pınar Pehlivanoğlu, yürütülen faaliyetleri tanıtan sunum yaptı.
“Artık, işveren, çalışanından nasıl daha iyi verim alabileceğini düşünmeye başladı. İşçisine, ‘het, hüt, çalış’ demekten ziyade, onun sorunlarıyla ilgilenme, çalışma koşullarını gözden geçirmeye, psikolojisini analiz etmeye başladı. Yürüttüğümüz ve başarılı olduğuna inandığımız projeyi geniş bir alana yaymalıyız. Bu proje, Avrupa Birliği’nin verdiği 3-5 kuruşla sınırlı olmayacak. AB olmasa da biz benzeri çalışmaları yapmaya devam edeceğiz.”
KADIN ÇALIŞANA KREŞ UYGULAMASI İLK
Sendika Genel Başkanı Engin, tekstil sektöründeki kadınların çalışma koşullarının iyileştirilmesi projesiyle, ilk kez kreş açılmasının gündeme geldiğini ve bunun örnek alınacağını da ifade etti. Engin, “Kayseri Organize Sanayi Bölgesi’nde, kadın çalışanların çocuklarının yararlanacağı kreşler açılmasını sağlayacağız. Bu düşüncenin ileride tüm Türkiye’de benimseneceğini umuyorum” dedi.
TEKSTİL İŞÇİSİNİN YÜZDE 80’İ KAYIT DIŞI
Tekstil sektörünün yüzde 80’inde kayıt dışı çalışıldığını iddia eden Engin, “Bu yüzden sektördeki kadın işçi sayısını tam olarak belirleyemedik, ancak çalışanların en az yarısının kadın olduğunu biliyoruz. Kadınlarımızın üretime sağladığı katkıyı inkar edemeyiz” diye konuştu.
Toplantıda Gazi Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Öğretim Üyesi Doç. Dr. Cem Kılıç da kadınlara, Avrupa Birliği’ndeki ve Türkiye’deki sosyal diyaloğu anlattı. Doç. Dr. Kılıç, sosyal diyalog kavramının batı toplumlarında başarıyla uygulandığını vurguladığı konuşmasında, Türkiye’deki 1 numaralı sorunun işsizlik olduğunu, Avrupa ülkelerinin de bunu çok yaşadığını kaydetti. AB’nin ekonomik amaçlar çerçevesinde kurulan bir birliktelik olduğunu anımsatan Doç. Dr. Kılıç, şöyle dedi:
“AB, hiçbir zaman sosyal bir birlik olarak kabul edilmemiştir. Bu nedenle de sosyal politikalar daima sınırlı kalmıştır. Sosyal diyaloğun herhangi bir yaptırımla, ülkemiz çalışma yaşamına sokulması yerine, toplumun bilinçliliğinin artarak, AB’ye girme kaygıları olmadan kendi irademizle oluşturulmasıdır.”
Proje Koordinatörü Pınar Pehlivanoğlu da, programın genel amacının yenileşme, ekonomik ve sosyal kalkınma için bir güç olarak Türkiye’de sosyal diyaloğun güçlendirilmesi, tekstil sektöründe ikili diyaloğun geliştirilmesiyle sektörde çalışan kadınların sorunlarının çözülmesi, toplumsal cinsiyet konusunda bilinçlenme, çalışan kadınlar için ortak kullanılacak kreşler oluşturarak çalışma koşullarını iyileştirmesi olduğunu söyledi. Pehlivanoğlu, “10 ay süren program kapsamında OSB’de çalışan yaklaşık 200 kadınımızın sorunlarını yerinde belirleyip çözüm üretmeyi amaçladık” diye konuştu.
Kayseri’de tekstil sektörünün önde gelen kuruluşlarının temsilcileri ile bu sektörde çalışan kadın işçilerin katıldığı toplantıda, proje koordinatörü Pınar Pehlivanoğlu, yürütülen faaliyetleri tanıtan sunum yaptı.