Büyük konuşma büyük düşün

SLOVENYA başkentini bir uçtan diğerine geçen Lubliana ırmağının yanıbaşındaki minik lokantada Tarım Bakanı'nı dinlemek üzere upuzun bir masanın etrafına oturmuştuk.Geçen hafta başı, Avrupa Birliği'ne aday ülkelerin gazetecileri olarak Slovenya'nın deneyimlerini Tarım Bakanı'nın ağzından dinliyorduk. Bakan, ‘‘Bizim koşullarımız farklı. O yüzden Brüksel'in istediği tarımsal reformları tam olarak gerçekleştirmemiz mümkün değil. Halkımız tarımla geçiniyor, şarapçılık yapıyoruz. Bu yıl yüzde 70 destek verdik, seneye yüzde 30 daha vereceğiz. Bizden bunu hemen kesmemiz isteniyor. Mümkün değil’’ diye anlatıyordu.Bakanı dinlerken, aklıma birkaç hafta önce okuduğum Brüksel kaynaklı bir haber geldi.Avrupalı bir yetkili, tüm aday ülkelerin politikacılarına sesleniyordu haberde. ‘‘Ben bu salonlarda kaç politikacının, yıllardır kabul edilemez dediği birçok konunun altına imza attığını, ondan sonra da dışarı çıkıp kendi kamuoyuna bunu bir zafer olarak ilan ettiğini yaşadım. O yüzden, ileride halka kabul ettirmek zorunda kalacağınız adımları atmadan önce açıklamalarınıza dikkat edin, kendinizi zora düşürecek açıklamalardan kaçının’’ diyordu.Kıbrıs konusunda yapılan bazı açıklamaları dinlerken o günü anımsıyorum.Yok tasarı tuzaklarla doluymuş, yok kabul edilemezmiş.* * *MEHMET Ali Birand'ın Güney Kıbrıs'tan yaptığı yayını izlerken de aynı şey dikkatimi çekti.Salondaki muhalefet havası öyle sertleşti ki, Kofi Annan'ın önerilerine şüpheyle yaklaştığını ifade eden Güney Kıbrıs'ın AB ile müzakere heyetinin başındaki deneyimli politikacı Vasiliu sonunda mikrofonu eline alıp, ‘‘Çözüm istiyorsak, fedakarlığın da karşılıklı olacağını bilmeliyiz’’ anlamına gelen bir konuşma yapmak zorunda kaldı.İşte öyle bir dönemden geçiyoruz. Yarını düşüneceksin, büyük konuşmayacaksın. Müzakerelerde pazarlığını kıran kırana yap, ama kamuoyunu ikna edilemez bir noktaya taşıyacak açıklamalardan kaçın.* * *TASARIYLA ilgili çok ilginç yorumlar geliyor. Metni iyi incelememekten kaynaklanan ya da bilerek çarpıtılan yorumlar. Örneğin, Kıbrıs, Kopenhag Zirvesi'nde ne olursa olsun AB üyesi olacak deniyor.Hayır. Kopenhag Zirvesi'nde Kıbrıs'a diğerleri gibi tam üyelik hakkı tanınacak. Ama, çözüm süreci ile ilgili bir paragraf da eklenecek. Yani AB üyeliği, Birleşmiş Milletler sürecinden koparılmayacak. AB, yeni kurulan devlet ile ilgili anlaşmayı kayda geçecek. Ve ilişkilerde bu anlaşmayı esas alacağını söyleyecek.Yani, bazı Avrupa kuralları Kıbrıs'ta uygulanamayacak. Özetle Kıbrıs'ın üyeliği ‘‘özel’’ olacak.Bu konuya devam edeceğiz.