Bütçede Maastricht kriterleri yakalandı
Güncelleme Tarihi:
ANKA
Oluşturulma Tarihi: Şubat 02, 2006 17:33
Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Türkiye’nin Maastricht kriterlerini geçen yıl ilk kez bütçe konusunda tutturduğunu kaydetti.
Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirleri Odaları Birliği (TÜRMOB) ve Türkiye Denetim Standartları Kurulu (TÜDESK) tarafından düzenlenen Türkiye Denetim Standartları Konferansı’na Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, BDDK Başkanı Tevfik Bilgin ile SPK Başkanı Doğan Cansızlar katılarak birer konuşma yaptı.
"TÜRKİYE ESKİ TÜRKİYE DEĞİL"
Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, denetimin önemli ve kapsamı geniş bir konu olduğunu belirterek, bu konuda önemli adımlar atılması gerektiğini söyledi. "Dünya artık eski dünya değil, dünyada küreselleşme olguları var" diyen Unakıtan, Türkiye’nin de dünya milletleri içindeki onurlu yerini alması, dünyadaki gelişme ve değişime ayak uydurması gerektiğini söyledi. Unakıtan, Türkiye’nin yürüttüğü reform çalışmalarıyla önemli mesafeler aldığını belirtirken, "Türkiye de eski Türkiye değil" diye konuştu.
"TÜRKİYE’Yİ BÜYÜTMEK MECBURİYETİNDEYİZ"
Unakıtan, küreselleşen dünyada ülkelerin ihracat ve yabancı sermayeden aldıkları payı ve kişi başına milli geliri artırma konusunda büyük bir rekabet içinde olduklarını anlatarak, "Türkiye’yi ekonomik yönden büyütmek ve Türk milletinin refah seviyesini yükseltmek mecburiyetindeyiz. Küreselleşme sürecinden pozitif yönde istifade etmek zorundayız" diye konuştu.
"AÇIK VE ŞEFFAF BİR TOPLUM OLMALIYIZ"
Unakıtan, dünya ticaretinden daha fazla pay almak ve yabancı sermaye getirme konusunun küreselleşen dünyanın olgusu olduğunu belirterek, "Bunlar dünya olgusu, hiçkimse bu gerçeklere gözünü kapamasın. Dünya ticaretinde daha fazla yer alacağız ve yabancı sermayeyi artıracağız" dedi. Küreselleşen dünyada insanların da küreselleştiğini anlatan Unakıtan, "Değerlerimizi de ona göre değiştirmeli açık ve şeffaf bir toplum olmalıyız" dedi. Unakıtan, hesap tutarken sadece ulusal değil, uluslararası standartlara göre de hareket edilmesi gerektiğini de söyledi.
"FAİZ VE ENFLASYONDAKİ DÜŞÜŞ SÜRECEK"
Türkiye’nin uluslararası camiada yer alabilmesi için önemli adımlar attığını, faizlerin yüzde 90, enflasyonun ise yüzde 70-80 olduğu dönemlerin geride kaldığını, faizlerde ve enflasyon oranlarında düşüş yaşandığını belirten Unakıtan, "Hem enflasyon hem de faizler inecek, inmek mecburiyetinde. Buna göre tedbirleri alıyoruz" diye konuştu.
"KİMSE GÖKTEN ZEMBİLLE İNMEDİ"
2005 yılında yüzde 7.7 düzeyinde kalan enflasyonun AB üyesi ülkeler arasında yüksek bir düzeye denk geldiğine işaret eden Unakıtan, "Türkiye normalleşiyor. Bundan sonra da onların seviyesine geleceğiz. Merak etmeyin. Kimse gökten zembille inmedi" diye konuştu. Unakıtan, "Türkiye’de ilk Maastricht kriterini geçen sene bütçe konusunda tutturduk" diye konuştu.
Kemal Unakıtan, bankacılık sektörünün büyüyerek 300 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaştığını, bu büyüklüğün Avrupa’da ortalama bir bankanın büyüklüğüyle aynı düzeyde olduğunu kaydetti. Unakıtan, bankacılık sektöründeki BASEL uygulamasıyla iki ayrı bilanço yerine tek bilanço uygulamasına geçileceğini de anımsattı.
"TÜRKİYE GÜNLÜK VE SAATLİK TAKİBEDİLİYOR"
Türkiye’deki hesaplara sadece Ankara’dan değil, Paris, Tokyo New York gibi şehirlerden de ulaşılabildiğine dikkat çeken Unakıtan, hesapların uluslararası standartlara göre tutulması ve denetlenmesinin önemine işaret etti. Unakıtan, Türkiye’nin dünyanın ilgisi haline geldiği için Türkiye’nin günlük ve saatlik takip edildiğini söyledi. Unakıtan, Türkiye’nin hesapları açık ve şeffaf olduğu zaman değerinin bir kat daha artacağını vurguladı.
Bütçeden 40 milyar dolara yakın faiz ödendiğini, bunun büyük kısmının ise yurtiçindekilere yapılan ödemelerden kaynaklandığını kaydeden Unakıtan, "Bunlar vergi vermiyordu. 2006 yılında hepsi vergiye tabi oldu. Böylece büyük bir kayıtıdışı bölüm kayıt altına girdi" diye konuştu.
"TÜRKİYE ESKİ TÜRKİYE DEĞİL"
Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, denetimin önemli ve kapsamı geniş bir konu olduğunu belirterek, bu konuda önemli adımlar atılması gerektiğini söyledi. "Dünya artık eski dünya değil, dünyada küreselleşme olguları var" diyen Unakıtan, Türkiye’nin de dünya milletleri içindeki onurlu yerini alması, dünyadaki gelişme ve değişime ayak uydurması gerektiğini söyledi. Unakıtan, Türkiye’nin yürüttüğü reform çalışmalarıyla önemli mesafeler aldığını belirtirken, "Türkiye de eski Türkiye değil" diye konuştu.
"TÜRKİYE’Yİ BÜYÜTMEK MECBURİYETİNDEYİZ"
Unakıtan, küreselleşen dünyada ülkelerin ihracat ve yabancı sermayeden aldıkları payı ve kişi başına milli geliri artırma konusunda büyük bir rekabet içinde olduklarını anlatarak, "Türkiye’yi ekonomik yönden büyütmek ve Türk milletinin refah seviyesini yükseltmek mecburiyetindeyiz. Küreselleşme sürecinden pozitif yönde istifade etmek zorundayız" diye konuştu.
"AÇIK VE ŞEFFAF BİR TOPLUM OLMALIYIZ"
Unakıtan, dünya ticaretinden daha fazla pay almak ve yabancı sermaye getirme konusunun küreselleşen dünyanın olgusu olduğunu belirterek, "Bunlar dünya olgusu, hiçkimse bu gerçeklere gözünü kapamasın. Dünya ticaretinde daha fazla yer alacağız ve yabancı sermayeyi artıracağız" dedi. Küreselleşen dünyada insanların da küreselleştiğini anlatan Unakıtan, "Değerlerimizi de ona göre değiştirmeli açık ve şeffaf bir toplum olmalıyız" dedi. Unakıtan, hesap tutarken sadece ulusal değil, uluslararası standartlara göre de hareket edilmesi gerektiğini de söyledi.
"FAİZ VE ENFLASYONDAKİ DÜŞÜŞ SÜRECEK"
Türkiye’nin uluslararası camiada yer alabilmesi için önemli adımlar attığını, faizlerin yüzde 90, enflasyonun ise yüzde 70-80 olduğu dönemlerin geride kaldığını, faizlerde ve enflasyon oranlarında düşüş yaşandığını belirten Unakıtan, "Hem enflasyon hem de faizler inecek, inmek mecburiyetinde. Buna göre tedbirleri alıyoruz" diye konuştu.
"KİMSE GÖKTEN ZEMBİLLE İNMEDİ"
2005 yılında yüzde 7.7 düzeyinde kalan enflasyonun AB üyesi ülkeler arasında yüksek bir düzeye denk geldiğine işaret eden Unakıtan, "Türkiye normalleşiyor. Bundan sonra da onların seviyesine geleceğiz. Merak etmeyin. Kimse gökten zembille inmedi" diye konuştu. Unakıtan, "Türkiye’de ilk Maastricht kriterini geçen sene bütçe konusunda tutturduk" diye konuştu.
Kemal Unakıtan, bankacılık sektörünün büyüyerek 300 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaştığını, bu büyüklüğün Avrupa’da ortalama bir bankanın büyüklüğüyle aynı düzeyde olduğunu kaydetti. Unakıtan, bankacılık sektöründeki BASEL uygulamasıyla iki ayrı bilanço yerine tek bilanço uygulamasına geçileceğini de anımsattı.
"TÜRKİYE GÜNLÜK VE SAATLİK TAKİBEDİLİYOR"
Türkiye’deki hesaplara sadece Ankara’dan değil, Paris, Tokyo New York gibi şehirlerden de ulaşılabildiğine dikkat çeken Unakıtan, hesapların uluslararası standartlara göre tutulması ve denetlenmesinin önemine işaret etti. Unakıtan, Türkiye’nin dünyanın ilgisi haline geldiği için Türkiye’nin günlük ve saatlik takip edildiğini söyledi. Unakıtan, Türkiye’nin hesapları açık ve şeffaf olduğu zaman değerinin bir kat daha artacağını vurguladı.
Bütçeden 40 milyar dolara yakın faiz ödendiğini, bunun büyük kısmının ise yurtiçindekilere yapılan ödemelerden kaynaklandığını kaydeden Unakıtan, "Bunlar vergi vermiyordu. 2006 yılında hepsi vergiye tabi oldu. Böylece büyük bir kayıtıdışı bölüm kayıt altına girdi" diye konuştu.