Bush: Saddam is a bad guy

Güncelleme Tarihi:

Bush: Saddam is a bad guy
Oluşturulma Tarihi: Ocak 18, 2002 00:00

OVAL Ofis'teki görüşmenin başlangıç bölümü, Türkiye'deki hükümetin mesaisini ve ABD Başkanı George Bush'un hükümete ve Türkiye'deki ekonomik duruma bakışını konu aldı.Başkan Bush, ‘‘Çok zor bir işi başarıyorsunuz. Ekonomik alanda liderliğinizi göstererek zor kararlar aldınız. Liderliği gösterdiğiniz zaman halk da sizi takip eder. Siz bunu başardınız. Bu kararlar sonucu Türk ekonomisi düzelme sürecine girmiştir’’ diye söze girdi ve ekledi:‘‘Arjantin bu liderliği gösteremediği için bugünkü durumuna düştü. Oysa siz farklı davrandınız. Zor kararları alabildiniz.’’Başbakan Ecevit ise bu övgüleri üzerine almaktansa, başında bulunduğu koalisyon hükümetine atfetti ve şöyle dedi:‘‘Koalisyon hükümetimiz üç partiden oluşuyor. Hükümetimiz son iki buçuk yıl içinde büyük uyum göstermiştir. En zor konuları bile aramızda tartışıp muhakkak bir uzlaşıya varıyoruz.’’Başkan Bush'un Ecevit'in liderliğini ön plana getirdiği bir başka konu da Kıbrıs sorunu oldu. Başkan Bush, Kıbrıs'ta başlayan görüşme sürecinden memnuniyetini ifade ederken şöyle konuştu:‘‘Kıbrıs'ta doğru olanı yaptınız. Burada da önemli bir liderlik sergilediniz. Diyalog olmadan hiçbir sorunun çözümü mümkün olmuyor. Diyaloğun başlaması Türkiye açısından da olumlu oldu. Kıbrıs sorunu gibi Türk-Yunan yakınlaşmasına da büyük önem veriyoruz. Burada da sizin liderliğinizi önemsiyoruz.’’SADDAM IS A BAD GUYGörüşmenin Türk tarafı açısından en çok önem taşıyan başlıklarından biri, ABD Başkanı'nın Irak konusunda vereceği mesajlardı. İlginçtir ki Bush, bu bölümde Ecevit'in sözü almasına fırsat vermeden konuyu kendisi açtı ve ‘‘Kaygılarınızı, hassasiyetlerinizi çok iyi biliyorum’’ diyerek aslında Ecevit'e de söylenecek fazla bir söz bırakmadı.Görüşmenin bu bölümünde Ecevit, Başkan Bush'un Irak lideri Saddam Hüseyin hakkında ne kadar olumsuz bir bakışa sahip olduğunu bizzat kendisinin ağzından öğrenme imkánı buldu. Bush, şöyle dedi:‘‘Saddam'ın kitlesel imha silahları geliştirmesi bölge için büyük bir tehdittir. Bu silahlar terör vasıtasıdır. Saddam Hüseyin bu davranışlarıyla bölgede istikrarsızlığın, tehlikelerin sürmesinin en önemli kaynağıdır. Saddam Hüseyin kötü bir adamdır. (Saddam is a bad guy.)’’Başkan Bush, bu kuvvetli hislerini aktardıktan sonra sözü Saddam Hüseyin karşısında izleyeceği stratejiye ve bu konuda Türkiye'nin konumuna getirdi:‘‘Sizin kaygılarınızı, bu ülkenin toprak bütünlüğü konusundaki hassasiyetinizi çok iyi biliyoruz. Şunu bilmenizi isterim ki, bizim Irak konusunda Türkiye'yi rahatsız edecek hiçbir planımız olamaz. Amerika dostluklarında vefalıdır. Bir dostumuzu rencide edecek bir davranış içinde olmayız. Bu konuda bir adım attığımız takdirde muhakkak sizinle danışma içinde olacağız.’’Başkan Bush'un bu görüşleri karşısında Ecevit, ‘‘Sözleriniz beni rahatlattı’’ diyerek şöyle konuştu:‘‘Türkiye, Körfez krizinde çok ağır bir fatura ödemiştir. Bu hassasiyetimizi çok iyi anlamış olmanızı memnuniyetle karşılıyorum.’’Peki, Ecevit, Başkan Bush'un ‘‘bad guy’’ diye söz ettiği Saddam Hüseyin'le ilgili kuvvetli çıkışına ne karşılık verdi?Ecevit, ‘‘Hissiyatınızı çok iyi anlıyorum’’ demekle yetindi.PUTİN İLE İYİ ANLAŞIYORUZ Ecevit-Bush görüşmesinde sıkça kulakları çınlatılan bir lider varsa, o da Rusya lideri Vladimir Putin'di. Bush, Putin'den oldukça sıcak ifadelerle söz etti, ‘‘Kendisi ile şahsi düzeyde iyi bir ilişkimiz var. Çok iyi anlaşıyoruz. Benim için dost, dosttur’’ dedi.Bush, Putin konusunda bu sıcak ifadeleri kullanmakla birlikte konu Gürcistan'a geldiğinde dikkatli bir üslup kullandı ve bu ülkenin istikrarına, Batı'ya açık bir çizgide durmasına özel bir önem verdiğini altını çizerek vurguladı. İki lider, Türkiye ile ABD'nin Gürcistan'ın istikrarı için işbirliğine devam etme yönünde ortak görüş belirttiler.Konu Kafkasya'ya gelince Ecevit, Ermenistan'ın Azerbaycan üzerindeki işgalinin sona erdirilmesi yönünde adımlar atılmasının, Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkilerin de önünü açacağını hissettirdi. Başkan Bush ise Türkiye'nin Ermenistan'a uyguladığı vize uygulamasını hafifletme kararından övgüyle söz etti, ‘‘Bu bizi de rahatlattı’’ diye konuştu.TERÖRÜ YENİ ÖĞRENDİKAfganistan, görüşmede oldukça geniş bir yer tuttu. Bu bölümde Başkan Bush'un Türk tarafını en çok etkileyen ifadesi şu sözleriydi:‘‘Türkiye uzun yıllar teröre muhatap oldu. Siz terörün ne olduğunu yaşayarak öğrendiniz. Biz ise terörü 11 Eylül'de bizim için yeni ve acı olan bir tecrübeyle öğrendik.’’BUSH’UNAB ESPRİSİEcevit-Bush görüşmesi, Türkiye ve ABD'yi ilgilendiren dış politika konularında oldukça geniş bir gündem üzerinde seyretti.Bush, Türkiye'nin yerini değerlendirirken ‘‘Biz Türkiye'nin yerini Avrupa'da görüyoruz’’ dedi, bu arada Avrupa'da kendisiyle ilgili olumsuz havayı espri konusu yaparak, ‘‘Avrupalılar benden çok hazzetmiyorlar. Avrupalılar herhalde benden çok sizi aralarında görmek isterler’’ diye konuştu.Bush'un Avrupa'ya dönük önemli bir eleştirisi, nükleer enerjiden uzaklaşmanın kaçınılmaz olarak doğalgaz kaynaklarına olan talebi artıracağını vurgulamasıydı. Bush, bu bağlamda doğalgaz kaynaklarının uluslararası pazara çıkışında çeşitlilik olması gerektiğini savunarak, Türkiye'nin üzerinden geçen boru hatları projelerinin taşıdığı önemin altını çizdi.Başbakan Ecevit, Türkiye'nin AB tam üyelik sürecinde attığı adımları anlattı, TBMM'nin kabul ettiği Anayasa değişikliği reformunu bu çabalara örnek olarak gösterdi. Başbakan, Avrupa Güvenlik ve Savunma Kimliği konusunda da ‘‘Türkiye'siz Avrupa güvenliği olamaz’’ dedi.Başkan Bush, ‘‘Avrupa Ordusu konusunda doğru olanı yaptınız. Bundan sonrası artık Avrupa'ya düşüyor. Biz de elimizden geleni yapacağız’’ diye karşılık verdi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!