Bu gençler bir harika

Güncelleme Tarihi:

Bu gençler bir harika
Oluşturulma Tarihi: Nisan 07, 2001 00:00


Şenay ORDU
Haberin Devamı

Şanslılar, ama bu şansın yarattığı pembe bulutlar arasında değiller. Emre, otistik Mert'i sinemaya nasıl sokacağının telaşında, Doğan Helsinki Yurttaşlar Komitesi için hazırladığı web sayfasının. Sabancı Üniversitesi 'Toplumsal Duyarlılık Projeleri' ile üniversite yaşamına yeni bir soluk getirmiş.

Çalışmaların başında ise yıllardır Türkiye'de yaşayan Tara Hopkins var.

BİR bilim- kurgu filminin setinde değil, Sabancı Üniversitesi (SÜ) Kampüsü'ndeyiz. Şehirden onlarca kilometre ötede, Tuzla'da kurulu bu steril ortamda öğrenim görmek bir şans. Ama okuldaki ikinci yıllarına giren öğrencileri bu şansın yarattığı pembe bulutlar arasında bulmuyoruz.

Emre, otistik Mert'i sinemaya nasıl sokacağının telaşında, Doğan Helsinki Yurttaşlar Komitesi için hazırladığı web sayfasının.

Hepsinin ayağı, yere fazlasıyla sağlam basıyor. Onlar hayata yabancı değiller. Bunun en önemli nedenlerinden biri de etkin olarak katıldıkları 'Toplumsal Duyarlılık Projeleri'.

PROGRAM ZORUNLU

Sabancı Üniversitesi'ne giren her genç, mezun olabilmek için en az bir Toplumsal Duyarlılık Projesi'nde çalışmış olmak zorunda. Derslerden arta kalan zamanlarını, en az 40 saat süren bu projeye ayırmak hiç kolay olmasa gerek. Hele bunun bir de prezantasyonu, yazılı raporu varsa.

Bu aslında gönüllü yapılabilecek bir uğraşken, TDP Koordinatörü Tara Hopkins yüzünden tüm öğrenciler için zorunlu hale getirilmiş. Tara, bunun nedenini 11,5 yıldır içinde olduğu Türk insanını yakından tanımasına bağlıyor.

‘‘Türk insanı bilmediği işlere biraz zor giriyor. Türkiye'de en zor şeylerden biri gönüllü bulmak. Bu nedenle eğer 'Bu projelerle isteyen ilgilenecek' deseydik, öğrenci bulmakta zorluk çekebilirdik. Şimdi okulu bitirebilmeleri için bir projeye zorunlu olarak katılıyorlar. Ama daha şimdiden dört projede çalışmış öğrencilerimiz var’’ diyor.

Projeler, öğrencinin hayatı daha yakından tanımasını, sivil toplum kuruluşlarına ve topluma yardımcı olunmasını öngörüyor. Ama öğrenciler kişiliklerindeki zenginleşmeyi gördükçe, 'Kimin kime daha çok yararı dokunuyor, bilemiyoruz' diye gülümsüyorlar.

VAN'DA ÜÇ HAFTA

İçlerinde bulundukları projeler öyle küçümsenecek cinsten de değil. Bir proje Van'da Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) ile geçirilecek üç haftayı, bir diğeri Uluslararası Af Örgütü'nün tanıtım kampanyalarını içeriyor. Ama onları en çok etkileyen gözlerinin içine sımsıcak bakan muhtaç insanlar. Sevgiye, ilgiye, eğitime muhtaç çocuklar.

‘‘İlk gittiğimizde bize çekinerek bakıyorlardı’’ diye anlatıyorlar.

‘‘İçlerinden 'Bize ne kadar yardım edebilirler ki' dediklerini görebiliyorduk. Ama sonra, zaman geçtikçe, ortak duyguları paylaştığımızı, aynı şeylere gülüp, ağladığımızı farkettiler. Sadece onlar değil, bizim için de yeni bir deneyim oldu bu.’’

Bağlı oldukları sivil toplum kuruluşu çalışanları ne yapıyorsa onu yapıyorlar. İngilizce ders veriyor, okul derslerine yardımcı oluyorlar. Küçüklerle oyun oynuyor, sevildiklerini hissettiriyorlar. Yaşlıları dinliyor, hizmet ediyorlar. Ve tüm bunları hiç karşılık beklemeden yapıyorlar.

Gençlerin Mother Tara-SA'sı

Renk renk bilezikleri, sürekli gülümseyen yüzü ile Tara Hopkins, farklı bir hoca. Odasına giren öğrencilerin eli önce masada duran şeker kavanozuna gidiyor. Teklif yok, izin istemek yok. Ama şekerlerin tadından, neli olduklarını bilemezseniz yandınız. Kavunlu mu, ahududulu mu? Bilemeyenlere bir daha şeker meker yok!

Tara Hopkins, Sabancı Üniversitesi'ne, İngilizce Bölümü kurmak için çağrılmış. Ama bir sohbet esnasında okulda, sivil toplum çalışmaları yapılacağını duyunca üzerine atlamış.

‘‘Öylesine konuşulmuş bir konuydu. Ama ben yıllardır sivil toplum çalışmalarının içinde bulunduğum için bu fikre bayıldım. Ve Bireysel ve Akademik Gelişim Merkezi BAGEM'e bağlı 'Toplumsal Duyarlılık Projeleri'nin koordinatörlüğünü yapmaya başladım. ’’

Tara, üniversitede Antropoloji okumuş. Daha sonra Somoma State Üniversitesi, San Francisco Üniversitesi, Oakland Schools, İnstituto Interamericano ve Japon Uluslararası Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olarak çalışmış. 11,5 yıl önce, gelişmiş değil de gelişmekte olan bir ülkede çalışma fikri onu cezbedince kendini Türkiye'de bulmuş.

Eskişehir Anadolu Üniversitesi'nde yedi yıl ve Işık Üniversitesi'nde iki yılın ardından Sabancı Üniversitesi'ne gelmiş. Öğrencileri Tara'yla kurdukları iletişimi diğer hocalarıyla da yakalamışlar. Ama Tara'nın diğerlerinden bir farkı var. O, Sabancılı gençlerin sadece hocası değil, aynı zamanda Mother Tara-Sa'sı.

Yaşlı insanlardan kimsesiz çocuklara

SÜ'lü gençler geçen yıl Van'da bulunan TEGV Eğitim Parkı'nda üç hafta gönüllü çalıştılar. 2001 Temmuz ayında yeniden gidecekler.

Uluslararası Af Örgütü'nün hedefleri hakkında Türkçe CD hazırladılar.

Helsinki Yurttaşlar Komitesi ile çalışılarak web sayfası tasarımı yapıldı, paneller düzenlendi.

Darülaceze'de yaşlı insanların sorunlarını paylaştılar. Kimsesiz çocuklara destek oldular.

Kampüste Çekül ile çalışmalar yaptılar. Ağaçlar dikip, uçurtmalar uçurdular. Geri dönüşüm konusunda tanıtım kampanyaları düzenlediler.

Küçük Armutlu'daki çocuklara eğitim desteği sağlandı.

Atina'da yeniden kazanımla ilgili sempozyumlara katıldılar.

AÇEV Lojistik Yönetim Birimleri ile çalışmalar devam ediyor.

Deprem sırasında da Düzce'deki Sivil Koordinasyon Merkezi ile işbirliği içinde çalışmışlardı. Gölcük'te Değirmendere deprem çalışmalarına katıldılar.

AIDS'e karşı korunma hakkında el kitabı, broşür ve web sayfası hazırladılar. Özellikle kamyon şoförleri ve uyuşturucu kullanıcılarını HIV virüsüne karşı uyarıyorlar.

Projeler nasıl yürüyor?

Kimin hangi proje ekibinde yeralacağı Tara Hopkins tarafından yapılan bir anket sonucu saptanıyor. Her bir proje için en az 3, en çok 30 kişiden oluşan takımlar kuruluyor. Proje çalışmaları haftasonları, akşamları ve yazın yürütülüyor. Takımlarda bir öğrenci supervizör olarak seçiliyor.

Toplumsal Duyarlılık Projesi, sadece Sabancı Üniversitesi'nin değil, Sivil Toplum Kuruluşları'nın da desteğini alarak ilerliyor. Neyi ne zaman yapacaklarına, bağlı bulundukları kuruluş ile birlikte karar veriyorlar. Gerekirse, projeye katılmadan önce bu kuruluşlardan eğitim alıyorlar.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!