Bırakınız kendilerini ifade etsinler

Güncelleme Tarihi:

Bırakınız kendilerini ifade etsinler
Oluşturulma Tarihi: Eylül 01, 2005 00:00

AMERİKA soruyor ve soruyor:‘Dağdakilerle ilgili çözümünüz var mı?...’Son yıllarda yoğunlaşan biçimde Güneydoğu’ya çok sayıda yabancı heyet geliyor. Bunlar arasında resmi nitelik taşıyanlar basına yansıyor. Özel olanlar ise, perde gerisinde.Özel heyetler genellikle Amerikalılar.Güneydoğu ve Kuzey Irak bağlantılı seferler. Amerika’nın Irak işgaliyle ilgili olmayan, Kürt sorununa dönük, yerinde araştırmalar.Kuzey Irak’la bir sorunları yok. Sorun, Türkiye’de. Hem genel anlamda Kürt sorunu, hem de PKK ile ilgili araştırmalar.OPERASYONA BAKIŞGeçmiş yıllarda Türkiye zaman zaman Kuzey Irak’ta askeri operasyon yapıyor. Ancak, bunlar kalıcı çözüm değil.Bu operasyonlarda terör örgütü belki bir süre dağılıyor, sayıları bir süre için azalıyor, ama sonra toparlanıyor.Amerika, Türkiye’ye bu gözlemini sık sık aktarıyor. Kuzey Irak’ta yeni bir operasyonu gereksiz buluyor. Ankara’da benzer düşünceyi paylaşanlar eksik değil.Bu durumda çözüm arayışları ve bununla bağlantılı sorular ister istemez artıyor:‘Dağdakiler için ne düşünüyorsunuz?..’Türkiye’nin bu soruya şu anda vereceği yanıt yok. Amerikalıların ise dile getirdikleri görüş şu:‘Genel af!...’Bunu hemen her özel ziyarette vurguluyorlar. Bir ayrıntı yok. Nasıl ve ne zaman gibi. Kapsamlı ve niteliği gibi.Ama, kavram olarak ileri sürdükleri görüş bu. SÜRECİ KONTROLPKK, şu sırada teröre ara veriyor. Bunun devamı, yani ateşkes süresi bize bağlı değil. Ancak, bu süreyi kontrol etmek bize bağlı. Başbakan Erdoğan’ın Diyarbakır gezisi ve Kürt sorunu ile ilgili sözleri, bölgede nefes aldırıyor, umut uyandırıyor. Kahvelerde, sokaklarda, sohbetlerde insanlar birbirlerine, ‘İşte Kürt sorununu tanıdığını söyledi’ diyerek, şiddete karşı çıkıyor.Demek, şimdi kontrol edilebilir bir süreç var. Ancak, kontrolün pratik, siyasal kararlara ihtiyacı var. BARAJI DÜŞÜRMEKTBMM’de bugün halkın yüzde 60’ı temsil edilmiyor. Meclis dışında kalan 24 milyon oy var. Meclis’te ise 16 milyon oy bulunuyor. Dünyanın hiçbir demokrasisinde böyle bir meclis yok. Temsil eksik. O zaman demokrasi eksik.Oysa çeşitli siyasal eğilimdeki kitlelerin siyasi anlamda seslerini duyurmaları gerek. Bunun en geçerli yolu Meclis. Meclis’te bulunmak, insanların en uygar biçimde kendilerini ifade edebilecekleri ortam ve kurum TBMM.Ne var ki, bugün bunun ciddi bir engeli var: Yüzde 10 baraj.Bu barajı yüzde 5’e düşürmek isabetli tercihlerden biri.Kürtler de dahil olmak üzere, her eğilimin mecliste temsilini sağlamak.Demokratik Toplum Hareketi (DTH) onun için önemli. Ama, bu önemin ne kadar farkındalar, emin değilim.Çünkü kendi içlerinde anlaşma yok. Hálá, o bilinen kalıplarda düşünüyorlar. Hálá, Apo takıntısını aşamıyorlar. Kendilerini dar ve verimsiz bir alana mahkûm ediyorlar. Oysa, Amerikalıların özel ziyaretlerinde ilgilendikleri diğer konu, DTH’nin ne yapabileceği.APO’YU KIRMAKApo 6 yıldır hapis. Ama, belli bir kesim üzerinde hálá etkili. PKK onu, o PKK’yı ayakta tutuyor. Çözüm olmadığı sürece, bu böyle devam edebilir.Buna karşılık, Kürt sorununa dönük bir çözüm, PKK’yı etkisiz, Apo’yu anlamsız kılabilir.O çözümün ilk adımı seçim barajını yüzde beşe düşürmekten geçiyor.Şimdi zamanı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!