BDP'li DemirtaÅŸ'tan Kastamonu yorumu

BDP Diyarbakır'da seçim beyannamesini açıklarken, eski Genel BaÅŸkan Selahattin DemirtaÅŸ, BaÅŸbakan Recep Tayyip ErdoÄŸan'ın BDP'ye yönelik eleÅŸtirileri, Aysel TuÄŸluk'un dün DTK kongresinde yaptığı açıklamalar ve Kostamonu'da 1 polis memurunun ÅŸehit olduÄŸu 1 polisin de yaralandığı saldırıyla ilgili gazetecilerin sorularını yanıtladı.Â

Demirtaş, Kastamonu'da meydana gelen saldırı ve saldırı ile ilgili BDP'nin sesiz kaldığı yönündeki eleştirilerin hatırlatılması üzerine, "Bu konuda sessiz falan kaldığımız yok. Biz her ölüm karşısında acı duyduğumuzu, her ölümün bu ülkenin ortak acısı olduğunu ısrarla vurguladık. Bu olayla ilgili de altını çizerek belirttik. Ve şunun da altını çizdik. Son 40 günde bu ülkede 30 insan yaşamını yitirdi. Bunlardan 25'i PKK gerillası, 2 sivil yurttaş, 3'te güvenlik görevlisiydi. 30 insan 40 günde yaşamını yitiriyorsa, bu ülkenin Başbakanı'nın çıkıp bunlarla ilgili, ne oluyor? Ne bitiyor? Neden bunlar oluyor? Bu ölümler hala neden durmuyor? bunları açıklaması lazım"dedi.

'ÖLÜMLERİ DURDURMAK HÜKÜMETİN ELİNDEDİR'

Demirtaş, Başbakan'ın kefen edebiyatını bir tarafı bırakıp, bunun hesabını kamuoyuna vermesi gerektiğini ileri sürerek, şöyle dedi:
"40 gün içerisinde 30 kişi hayatını kaybetti. Ben bu 40 gün içerisinde yaşamını yitiren 30 yurttaşımıza da, Allah'tan rahmet diliyorum. Hepsinin ailelerine başsağlığı diliyorum. Hepsi de bu ülkenin ortak acısıdır. Bu ölümleri durdurmak hükümetin elindedir, burada 30 insanın ölümüyle BDP arasında nasıl bir bağ kuruyor sayın Başbakan. Bu vicdansızlığı çıkıp açıklaması lazım. 25 PKK'lıya operasyon yapıp öldüren bizmiyiz? Sivilleri öldüren bizmiyiz? Bu saldırıları gerçekleştiren bizmiyiz? Çözümsüzlük üretenlermidir? Operasyon üretenlermidir? Onu da kamuoyunun takdirine bırakıyorum"

'SEÇİMDEN ÇEKİLMEK 1 DAKİKALIK İŞTİR'

DTK kongresinin sonuç bildirgesini de seçime girmememinin de alternatifler arasında olduğu yönündeki bir soruya Demirtaş, şöyle yanıt verdi:

"Şunu özellikle Başbakan'a hatırlatmak istiyorum. BDP seçime girmiyor sayın Başbakan. BDP seçime giriyormuş gibi konuşuyorsunuz, bu toplumu yanıltmadır. Sizin barajınız, sizin baskılarınız, tutuklamalarınız, engellemeleriniz, nedeniyle BDP seçime girmiyor. Bağımsız adaylarla seçime hazırlanma gayreti içerisindeyiz. Fakat buna rağmen, bizim bu özverili yaklaşımımıza halkımızın bu tahammülüne rağmen, bağımsız adayların da seçim hazırlığı çalışmalarını yürütmesini engellemek için elinizden geleni yapıyorsunuz. Son bir ay içerisinde bin gözaltı, 250 tutuklama var. Ortada böyle bir durum yok. Bunun baş sorumlusu bu siyasi ortamı yaratan hükümetir. Dolayısıyla biz gittiğimiz her yerde halkımız bize şunu soruyor. 'Ortada bir seçim yok, demokratik bir yarış yok. Böyle bir ortamda seçim nasıl olacak?' Bunu herkes tartışıyor, herkes bize soruyor. Belki bu konuda bir karar alınmış değil. Ama bizler de bağımsız adaylar olarak DTK'nın kararını ortaya koyduğu bu tartışma başlığını tartışıyoruz. Elbetteki seçimden çekilmek 1 dakikalık bir iştir. 1 dakikada yapılacak açılklama ile bu gerçekleşir. Ama biz, bütün bu baskıların durması askeri ve siyasi opearasyonların durdurulması, herkesin özgürce, bütün alanlarda özgürce seçim çalışmalarını yürütebileicek bir koşulun oluşturulmasını arzuluyoruz. Hükümeten bunu bekliyoruz. bunu yapmak ta hükümetin sorumluluğudur"dedi.

'ASKERİ OPERASYON YAPARSANIZ ÇATIŞMA OLUR'

Demirtaş, Başbakan Erdoğan'ın BDP için, "Terörden besleniyorlar" sözlerinin hatırlatılması üzerine şunları söyledi:

"Ortada iyi birşey varmı iyi bir şey oluyor diyelim. ölümden daha kötü birşey varmı? insanlar ölüyor, gençler ölüyor bu ülkenin çocukları ölüyor. Cenazeler evlere gidiyor, analar ağlıyor bundan daha kötüsü varmı. Biri çıksın hayır kötü şayler yok desin bakayım, nasıl söylüyor? Barış konusunda, kardeşlik konusunda samimiyiz bu nedenle askeri operasyonlar dursun diyoruz. Askeri operasyon yaparsanız çaktışma olur. Bu işin doğası gereği böyledir. Ama başbakan askeri operasyonları durdurmayacağız diyor. Habire operasyonlarg erçekleştiriliyor, ortaya çıkan sonuçtan da hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmiyor. Sürekli iftira atarak bizleri suçlamaya çalışıyor. Biz barış, özgürlük sevdalısı, demokrasi mücadelesi yürüten halkın neferleriyiz. Bu ülkede cesur halk devrimcilerin ihtiyaç vardır. Bu ülkeye demokrasiyi şu parti, bu parti değil, halk getirecektir"