Baykal: Milletvekilliği hukuki imtiyaz olmamalı

Güncelleme Tarihi:

Baykal: Milletvekilliği hukuki imtiyaz olmamalı
Oluşturulma Tarihi: Şubat 17, 2005 14:01

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, milletvekilliğinin bir hukuki imtiyaz, yargıdan uzak durabilme hakkı olarak anlaşılmasına izin verilmemesi gerektiğini belirtti. Baykal "Yolsuzluk düzeninden siyasetçiyi çekip çıkarmak için siyasetçinin yargılanabilir konumda olmasını sağlayabilmek gerekir. Bunu bir türlü sağlayamadık" dedi.

Haberin Devamı

"TRANSFERLERİN ALTINDA KİRLİ İLİŞKİLER YATIYOR"

Milletvekili transferlerinin altında kirli ilişkilerin yattığını ve bu teşhisi daha önce de ifade ettiklerini anımsatan Baykal, "Bir iktidar partisi, muhalefet partisinin milletvekillerini transfer edip onlara ekonomik çıkar sağlarsa; bu, transferi yapan parti yöneticilerinin de ayıbıdır. Bu ayıp, Türkiye’de işlenmiştir" dedi.

Baykal, bütün bunların değerlendirilmeye ihtiyaç olduğunu belirterek, çözüm yollarının belli olduğunu, bürokrasi ve siyaseti, iş dünyasını ayrıştırmaya çalışmak gerektiğini vurguladı.

DTP Genel Başkanı Yaşar Okuyan’ı makamında kabul ettiği sırada gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Baykal,  Erkan Mumcu’nun Kültür ve Turizm Bakanlığı ve AKP’den istifasına nasıl değerlendirdiğine ilişkin bir soru üzerine, Mumcu’nun iyi duygularla hareket ettiğine inandığını belirterek "Önümüzdeki dönemde birikimini, düşüncelerini yaşama geçirmeyi düşündüğü anlaşılıyor. Kendisine başarılar diliyoruz" diye konuştu.

Haberin Devamı

Baykal, başka bir gazetecinin CHP’den istifa ederek AKP’ye katılan Ağrı Milletvekili Cemal Kaya hakkındaki iddiaları hatırlatması üzerine de "Biz kişilerle doğrudan ilgilenme durumunda değiliz. Sistemi doğru temeller üzerine geliştirmeye çalışıyoruz" diye konuştu.

Sorunun gerçek çözümünün milletvekilliğini bir hukuki imtiyaz, yargıdan uzak durabilme hakkı olarak anlaşılmasına izin vermemek olduğunu vurgulayan Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü: "Çünkü açıkça görülüyor ki; Türkiye’deki yolsuzluklar, bürokratik siyasi boyutuyla ve işadamı, müteahhit, mafya boyutuyla bir bütünsellik gösteriyor. Bunu etkisiz kılabilmenin yolu, siyasetçiyi çekip çıkarmaktır. Yolsuzluk düzeninden siyasetçiyi çekip çıkarmak için siyasetçinin yargılanabilir konumda olmasını sağlayabilmek gerekir. Bunu bir türlü sağlayamadık. Bu sağlanabilmiş olsaydı herhalde işler daha farklı olurdu. İkinci temel mesele de siyasetçilerin ne işleri yapabileceği, ne işleri yapamayacağı konusunda bir ciddi ve gerçekçi düzenlemeye ihtiyaç vardır. Siyasetçi ya da yakınları, devletten ihale alabilir konumda olurlarsa bunların önüne geçmek zor olur. Bu ayrışmayı yapmak lazım."

Haberin Devamı

"ETİK YASASI BİRAN ÖNCE ÇIKARILMALI"

Baykal, milletvekili olmanın artık ticari, ekonomik kaygılardan kendini kurtarmış olmak anlamına geldiğini ifade ederek, milletvekilliği döneminde insanlardan ihale almayı, taahhüt işlerine girmeyi, devletle ilişki kurmayı düşünmemeleri gerektiğini söyledi.
Milletvekilinin bu ilişkileri yalnızca kendileri için değil, yakınları aracılığıyla da düşünmemesi gerektiğini vurgulayan Baykal, böyle bir durum karşısında çok sert uygulamaların sergilenmesi gerektiğini savundu. Baykal, "Ama, tam tersine Türkiye’de müteahhit, bürokrat ve siyasetçi gece gündüz yazıhanelerde, akşam eğlence merkezlerinde, lokantalarda, kulüplerde birlikte yaşayıp, birlikte hareket ediyorlar. Buna son verme ihtiyacı var. Onun için Etik Yasası’nı biran önce çıkarmamız lazım" dedi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!