Baykal: Gelmek isteyenin elinde bomba mı var

Güncelleme Tarihi:

Baykal: Gelmek isteyenin elinde bomba mı var
Oluşturulma Tarihi: Aralık 24, 2009 15:08

CHP lideri Deniz Baykal, 9 gündür eylem yapan TEKEL işçileri ile Türk-İş Genel Merkezi'nde biraraya geldi. Bugün öğle saatlerinde MHP ve CHP Genel Merkezi'ni ziyaret etmek isteyen, fakat polisin engellemesi ile karşılaşan TEKEL işçilerine destek veren Baykal, ''Gelmek isteyenin elinde bomba mı var?'' dedi.

Haberin Devamı

İşte Baykal'ın açıklamasından satırbaşları:

Sevgili kardeşlerim siz bu mücadeleyi bu aşamaya getirdiniz. Ben de dayanışma duygularımı yanlış bir şey yapamadan nasıl ifade ederim diye düşünürken bir baktım 'Belediye Başkanımız ve Türk-İş Genel Sekreterimiz işçi arkadaşlarımızla sizi ziyaret etmek istiyoruz deyince' elbette dedim. 'Ben zaten sizlerle konuşma istiyorum. Siz bizi ziyaret etmek istiyorsanız şeref duyarım dedim' ve randevu verdim.

 

ELİNDE BOMBA MI VAR

Sonra ne oldu? Birdenbire öğrendik ki buradaki işçi kardeşlerimin sendikalarımızın ayırdığı otobüslerle bize ziyaret yapmalarına, o ziyarette sorunlarını anlatmalarına izin vermeyi uygun görmemişler.

Haberin Devamı

Demişler ki “hayır olmaz”. Ne olmaz? Tekel işçisi derdini ana muhalefet partisine gidip derdini orada ifade edemez.

'Ne olmaz' ana muhalefet lideri işçinin derdini dinleyemez.

Arkadaşlarım hangi çağda yaşıyoruz? Buraya gelecek insan Türkiye Cumhuriyeti'nin bir vatandaşı.

Gelmek isteyenin elinde bomba var mı? Yasa dışı bir işi var mı? Elinde onun bunu poster var mı?

Sadece gelip derdini anlatacak.

 

Dediler ki Tekel işçisinin CHP’ye gelmesini kentin güvenliği açısında yetkililer uygun görmemişler.

Arkadaşlardan rica etti. Valiyi, Emniyeti, İçişleri'ni, Cumhurbaşkanı'nı arayın dedim.

Nasıl olur da memleketin pırıl pırıl vatandaşları dertlerini ana muhalefete anlatamaz.

 

Bir süre bekledim haber yok onun üzerine dedim ki işçi arkadaşlarımız CHP’ye gelmelerine izin verilmiyorsa ben Deniz Baykal olarak işçi arkadaşlarımdan ayrılmayacağım.

Arkadaşlarımızla dedik ki biz gider işçi arkadaşlarımızla kucaklaşırız.

Sizi CHP Genel Merkezi’ne çay içmeye davet ediyorum. Engellemek isteyeler engellesin ben sizi çağırıyorum. Çayınız hazır.

 

Bu olay birden bire büyük bir anlam kazandı çok büyük bir olay haline geldi. Eğer Başbakan bu yanlış tutumunu sürdürmeye devam ederse çok daha büyük bir olay haline gelecektir.

Haberin Devamı

Bu olay hangi konuları gündeme getirdi? 4C’yi. 4C sosyal hukuk devletinde tasavvur edilemeyecek bir kölelik düzeni.

Türkiye bu 4C ayıbıyla daha devam edemez. Devlet kaçak sigortasız işçi çalıştırır gibi 4C içinde güvencesiz işçi çalıştırıyor. Bu olmaz.

İki ne ortaya çıktı, özelleştirmenin iç yüzü ortaya çıktı.

 

Tekel’in içki bölümünü sattılar 292 milyon dolara. Alanlar biraz bekledi sonra 900 milyon dolara sattılar.

Tütün sigara üretiminde çalışanlar özelleştirmeden sonra ciddi sorunlarla karşı karşıya kaldılar.

Sadece işçiler değil tütün üreticisi perişan oldu. Tütün ihracatı yarıya düştü, ithalatı katlandı.

Sigara fabrikalarını alan yabancı şirketle kazançlarını arttırdı. Onlar zenginleşti, Türkiye zarar etti.

Haberin Devamı

Bu özelleştirme politikasının sonucu.

 

12 BİN İŞÇİ KURBANLIK KOYUN MU

Siz bu 12 bin işçiyi kurbanlık koyun mu bellediniz. Satarken bir darbe kapatırken başka bir darbe.

Devlete verilen zararların faturasını 12 bin Tekel işçisi mi ödeyecek?

 

Başka ne ortaya çıktı? Bu iktidarın insan hakları, demokrasi, hukukun üstünlüğü, çalışanların hakkı, emek, emeğin örgütlenmesi konularında nasıl bir ikiyüzlülük içinde olduğu demokrasi lafını ağzından düşürmediği halde uygulamada emekçilerin işçilerin üzerine yürüyebildiği ortaya çıktı.

Çalışanları coplayarak, gazlayarak onlara zulmetmek demokraside var mı?

Hepinizin vicdanına yansıyan kareler var. O karelerin içinde bir de bir arkadaşımızın gözüne 15 santimden hedef gözeterek gaz sıkması var.

Haberin Devamı

Bun gerçek de ortaya çıktı. Bu da bir deneyim oldu. Siz olaya Tekel işçilerinin sorunu olarak başladınız ama olay Tekel’i aştı. Türkiye’de yapılan sosyal haksızlıkların ortadan kalkmasına bir vesile oldu.

 

Eskiden işçi sorunu dediğinizde gazetede yer bulmak mümkün değildi. Bu konunu üzer,ine ölü toprağı atılmış gibi bir görüntü vardı.

Bazen bir olay bu sorunların su yüzüne çıkmasına vesile olur. Kısa bir süre önce 19 işçimiz maden ocağında hayatını kaybetti.

İşin altında tam bir sorumsuzluk yatıyor. Olacak iş değil. İtfaiyecilerin, demiryollarında çalışanların sorunları hepsi göz ardı edilmeye çalışılıyordu.

Ama Tekel işçilerinin eylemi Türkiye’de sosyal bilincin yükselmesine medyanın bu gerçeği keşfetmesine yardımcı oldu. Olay bir büyük konu haline geldi.

 

Haberin Devamı

BAŞBAKAN BU KONUDAKİ KIZGINLIĞINI KONTROL ET

Ben buradan pek kulak asacağına ihtimal vermiyorum ama Sayın Başbakan’a bir tavsiyede bulunmak istiyorum ''Bu konudaki kızgınlığını kontrol et ve Tekel işçilerinin sorunun hemen çöz.''

 

Bir an önce bunu çöz. Eğer bunu çözmezsen bu olay hızla büyüyecek. Bu olayın altında kalırsın sayın Başbakan.

Bir an önce bu konuyu tatlıya bağla. Bir çözüm bulun. Olmazsa bu iş büyür ve altında bu iktidar kalır.

 

EYLEMİNİZ HERKESE ÖRNEK OLSUN

Tekel işçileri....Bu işi şu ana kadar çok iyi götürdünüz, bundan sonrada çok iyi götüreceksiniz.

Siz önce kendi aranızda bir birlik sağladınız. Kardeşlik nasıl olurmuş. Eylem içinde birlik bütünlük nasıl gerçekleşirmiş en güzel örneğini verdiniz.

Sadece kendi aranız birliği sağlamakla kalmadınız Türkiye’de işçi sorunlarının farkında olmayan pek çok insanın da sizin etrafında dayanışma göstermesini sağladınız. Herkese örnek oldunuz.

Bu eyleminiz herkese örnek olsun. Kimse bu işi daha fazla uzatmasın. Ailesinden kopup gelmiş kardeşlerimizi kimse daha fazla meşgul etmesin.

Hareketiniz içinde yer alan bu mücadelede yer alan herkese çok büyük saygı duyuyorum.

Emeğin alın terinin yok sayıldığı daima taviz verdiği haklarından mahrum bırakıldığı bu dönemi artık noktalayalım.

Biraz da milletin yüzü gülsün. Dilerim bu iktidar giderayak bu sorunu kendinden sonraya bırakmasın.

 

Sizlerle tam bir dayanışma içinde olduğumuzu arkadaşlarımızın sadece cop yiyerek değil,yerlere devrilerek değil sonuna kadar sizinle beraber olacağını bilmenizi istiyorum.

Buradan çıkıp CHP Genel Merkezine gidilmesine izin verilmeyeceği haberini kesinlikle kabul etmiyorum.

Türkiye’de hiçbir makamın Tekel işçisini CHP’ye gelmesini engellemeye hakkı ve yetkisi yoktur.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!