Baykal’dan izin aldım Gül’den destek gördüm

BirleÅŸmiÅŸ Milletler Kalkınma TeÅŸkilatı (UNDP) BaÅŸkanlığı için BirleÅŸmiÅŸ Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan’ın aday gösterdiÄŸi CHP Milletvekili Kemal DerviÅŸ, adaylık için CHP Genel BaÅŸkanı Deniz Baykal’ın iznini, DışiÅŸleri Bakanı Abdullah Gül’ün desteÄŸini aldığını söyledi.CHP Ä°stanbul Milletvekili Kemal DerviÅŸ, BirleÅŸmiÅŸ Milletler Kalkınma TeÅŸkilatı UNDP BaÅŸkan adaylığı için, CHP Genel BaÅŸkanı Deniz Baykal, DışiÅŸleri Bakanı Abdullah Gül ve TBMM BaÅŸkanı Bülent Arınç’tan tam destek aldığını açıkladı. Aday gösterileceÄŸi kendisine bildirilip izni istenen DerviÅŸ, ‘üç gün’ isteyip, hem Hükümet, hem partisi hem de TBMM’den güçlü ortak desteÄŸi alınca Kofi Annan’ı 20 Mart Pazar günü arayıp ‘Evet aday gösterebilirsiniz’ dedi. Derviş’in adaylığı, ‘daha güçlü ve daha etkin’ bir BM için Genel Sekreter Kofi Annan’ın tam da yeniden yapılanma ve reform programını açıkladığı günlere rast gelmesi geliÅŸmenin önemini arttırıyor. Çünkü DerviÅŸ, yarışacağı altı ülkenin adayları arasından kim baÅŸkan olursa olsun en kritik görevin ‘Her yıl kalkınma için gerekli asgari 40 milyar dolarlık finansman kaynağını bulmak’ olduÄŸunu söylüyor. DerviÅŸ, bu ay sonu Ä°ngilizce olarak yayımlanacak ‘A Better Globalization’ (Daha Ä°yi Bir KüreselleÅŸme) kitabında, BM için kuvvetli, dahası radikal sayılabilecek önerilerde bulunmuÅŸ. DerviÅŸ, sorularımızı şöyle yanıtladı: BÄ°LGÄ°M YOKTUUNDP baÅŸkanlığına aday gösterileceÄŸinizi biliyor muydunuz, süreç nasıl gerçekleÅŸti?- Bilgim dahilinde deÄŸildi. Yakından izlemiyordum. Ä°ki tür adaylık var. Ya ülkeler belirliyor, ya da BM. Ben ikinci kategoriye diÄŸer bazı adaylarla birlikte gösterildim. Sanırım geçen perÅŸembe günüydü. (17 mart) Benden müsaade istediler. Ben, ‘Hem hükümet, hem partim, hem de TBMM BaÅŸkanı ile görüşmek kaydıyla üç gün düşüneyim’ dedim. Abdullah (Gül) Bey’le, Meclis BaÅŸkanı’yla ve tabii genel baÅŸkanımız Deniz Baykal ile görüştüm. Üçü de buna olumlu baktıklarını ve eÄŸer kısa listeye girebilirsem adaylığımı destekleyeceklerini söylediler. Ben de onun üzerine sanırım geçen pazar akÅŸamıydı. BM Genel Sekreteri’ne böyle bir desteÄŸin olduÄŸunu ve aday listesine koyabileceklerini söylediler. Onların takdiriydi, koydular. Åžimdi bir yarışma olacak. Ä°nÅŸallah dostça bir yarışma olur.DışiÅŸleri Bakanı ve Meclis BaÅŸkanı ile görüşmeniz gereklilik miydi nezaket miydi?- Gereksinimdi. Genel BaÅŸkan’ın destek vermesi çok önemli. Ama Abdullah Bey’in, Türk DışiÅŸleri’nin bunu desteklemesi de çok önemli. Çünkü diÄŸer ülkelerde olduÄŸu gibi, benim Türkiye’nin adayı olmam lazımdı. Sadece Kemal DerviÅŸ deÄŸil Türkiye’nin adayı olacağım. Bu benim için çok çok önemli. Hem duygusal, kiÅŸisel açıdan hem de oradaki kampanya ve yarışma açısından. Meclis BaÅŸkanı’nın desteÄŸi de çok önemli, çünkü milletvekiliyim. BaÅŸkanlıktan bir gece önce Meclis’ten istifa ederimMilletvekilliÄŸini ne kadar daha sürdürebileceksiniz?- BaÅŸkanlık kesinleÅŸmeden önceki bir aÅŸamada istifa etmem gerekiyor. Ama tam zamanlamasını bilemiyorum. Seçilmezseniz? MilletvekilliÄŸine geri dönebilecek misiniz?- Gerçekten bilmiyorum. Ama öbür türlü olamaz zaten. Yani baÅŸkan olacaksam, o anda benim milletvekili olmamam gerekiyor.Bu yapabileceÄŸim ve yapmak istediÄŸim görevUNDP BaÅŸkanlığı’na seçilirseniz, Türkiye’de, siyasette, neyi eksik ya da yarım bırakmış olacaksınız?-Biraz beni üzen üzecek olan, özellikle Ä°stanbul’da sivil toplum kuruluÅŸlarıyla olan, AB’ye dönük çalışmalar. Türkiye’yi güçlü kılacak Avrupa kamuoyunda da Türkiye’yi hem tanıtacak, hem güçlendirecek çalışmalardan hem zevk alıyordum. Hem çok önemli olduÄŸuna inanıyordum. BaÅŸkan olursam aynı ÅŸekilde devam edemem. Bu bakımdan haftasonu tereddüt de ettim.Ama bu görev gerçekten önemli. Hem BM’ye çok inanan bir insan olduÄŸum, hem de hayattaki diÄŸer çabalarımla uyumlu olduÄŸu için. YapabileceÄŸim yapmak istediÄŸim bir görev olarak geliyor. Dünya Bankası BaÅŸkanlığı ‘gönülden geçen’ bir ÅŸeydiDünya Bankası baÅŸkanlığı için de adınız geçmiÅŸti...- O hiçbir zaman geçerli deÄŸildi. Çünkü orası her zaman bir ABD’linin seçildiÄŸi bir yer. Çok güçlü bir teamüldür bu. O zaman bu görev için adınızın geçmesi, gönüllerden geçen birÅŸey miydi?- Daha ziyade öyle görünüyor. Ekonomide 2-3 ay gecikme dünyanın sonu deÄŸilEkonomiyi nasıl görüyorsunuz?- 2001’den bu yana epey mesafe kaydedildi. Her yıl ondan önceki yılın üstüne birÅŸey getirmek gerekiyor. Dolayısıyla özlediÄŸimiz yüzde 7 ve ortalama büyüme hızı ve istihdam ve sosyal sorunları çözen bir tempoya ulaÅŸmamız gerekiyor. Böyle uzun vadeli ortamda 2-3 aylık gecikme dünyanın sonu deÄŸil. Bazı konularda anlaÅŸmazlık olabilir. UzlaÅŸmak için, bazı konularda karşılıklı bilginin oluÅŸması için zamana ihtiyaç olabilir. Önemli olan bu reform programının, orta vadeli bir perspektif içinde götürülmesi. Türkiye ekonomisi bu perspektifi IMF’siz götürebilir mi?- Birçok ülkede olduÄŸu gibi, ekonomik politikanın oluÅŸmasında uluslararası örgütler, hem bilgi hem finans bakımından katkıda bulunuyor. Bu olumsuz deÄŸil, olumlu. Ama tabii ki ekonomik politikanın, reformların esas itici gücü, ulusal bilinç ve toplumdaki irade olmalı. Türkiye’de de öyle olmalı. Ve sanıyorum Türk insanı daha iyi yaÅŸamak mutlu bir toplum olarak yaÅŸamayı çok istiyor. Åžu sıralarda, geçmiÅŸ krizler yüzünden, IMF’nin çerçevesine ihtiyaç duyulan bir dönemden, daha az IMF’ye ihtiyaç duyulan, kendi ayağımız üzerinde durabileceÄŸimiz bir dönemin geçiÅŸ göstergelerini görüyoruz. Sıcak para büyük bir belaBüyümede özlenen düzeyin koÅŸulu nedir?- Tasarruf hacmi hala Türkiye’de yeterli deÄŸil. Ulusal tasarrufumuzun en az 4-5 puan daha artması gerekiyor. Bunun yolu da uzun vadeli güvendir. Bunun tesisi zaman alıyor. Ä°nsanlar hala krizleri hatırlıyor. Dolayısıyla güveni tesis etmek çok önemli. Yatırımcı ister ulusal yatırımcı ister uzun vadeli olsun çok ÅŸeffaf çok güvenilir ve çok tutarlı bir ortamı arıyorlar. Zor bir dünyada yaşıyoruz. Petrol fiyatları olaÄŸanüstü arttı. Avrupa ekonomisi maalesef çok bocalıyor ve bizim en önemli pazarımız Avrupa. Sıcak para pek çok ülke için büyük bir bela. Bütün bu zorluklarla mücadele edebilmek, hızlı büyümeyi güvence altına almak kolay birÅŸey deÄŸil.Â