Baykal: Af sinyali teröriste cesaret verir

Güncelleme Tarihi:

Baykal: Af sinyali teröriste cesaret verir
Oluşturulma Tarihi: Aralık 10, 2007 13:34

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya'yı makamında ziyaret etti. Basına kapalı gerçekleşen ziyaret sonrasında Baykal, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Yalçınkaya'ya nezaket ziyaretinde bulunduğunu söyleyen Deniz Baykal, bağımsız yargının önemi konusundaki düşüncelerini ifade ettiğini kaydetti.

Yalçınkaya'nın da bu konudaki duyarlılığını dinleme fırsatı bulduğunu belirten Baykal, yararlı bir görüşme olduğunu dile getirdi. Yargının, siyasi yaşamın en temel kurumu olduğunu ifade eden Baykal, şöyle konuştu:
“Yargıyı bağımsız ve saygın bir noktada tutmak olağanüstü önemli. Bu konuda herkese çok büyük görev düşüyor. Siyasetçilere özellikle çok büyük sorumluluk, görev düşüyor.
Yargı kurumuna yönelik haksız müdahaleler, sadece yargıyı değil toplumsal barışımızı, huzurumuzu da tehdit ediyor. Anayasamızın bu en temel kurumu, hepimiz için çok büyük önem taşıyor.”
Baykal, YÖK Başkanlığı'na Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan'ın atandığı belirtilerek, değerlendirmesinin sorulması üzerine de Prof. Dr. Özcan'ı tanımadığını ve atamayı burada duyduğunu söyledi.

“KAPALI KAPILAR İÇİNDE BİR ÇALIŞMA”

Baykal, terörle mücadele konusunda yeni bir yasa hazırlandığı ifade edilerek, “Bir af mı olacak acaba?” sorusu üzerine, yapılan hazırlığın amacı ve içeriği konusunda herhangi bir bilgiye sahip olmadığını söyledi.

“Bu hazırlık öyle anlaşılıyor ki çok dar bir çevre içerisinde yürütülüyor” diyen Baykal, iktidar yetkililerinin de konuya ilişkin çelişkili açıklamalar yaptıklarını, bunun kendilerinin de ortak bir bilgiye sahip olmadıklarını gösterdiğini savundu.
“Kapalı kapılar içinde bir çalışma, arayış olduğunu” savunan Baykal, şöyle devam etti:

“Bu arayışa kim yön vermektedir, hangi ihtiyaçtan kaynaklanmaktadır bunu da bilmiyoruz ama olayın genel görünümü açıktır. Başbakan'ın ifadelerinden terör örgütünü ikna etme, onunla dolaylı dahi olsa bir ilişki geliştirerek bekleyişlerine cevap verecek açılımlar gayreti içinde oldukları gözüküyor.

Bu daha önce bizim tanık olduğumuz bir durum. Daha önce Türkiye defalarca böyle girişimler, yasal düzenlemeler yaptı. Eve dönüş yasaları, af yasaları çıkardı. Hatta Öcalan'ın kendisine yönelik tahliye imkanını getirecek düzenlemeyi dahi kanun metnine koydular. Bu konudaki anlayışlarını biliyoruz ama bunlar şu ana kadar sonuç vermedi. Bundan sonra da sonuç vermez.”

Terörün Türkiye'de bir siyasi mücadelenin parçası olarak uygulandığını, terörün arkasında bir siyasi projenin olduğunu ifade eden Baykal, şöyle konuştu:

“Bu mücadeleyi gösteren insanlar, emellerinden vazgeçmiş değiller. Mücadelelerini bir kenara bırakma noktasına gelmediler. Tam tersine böyle hazırlıklar ikide bir af niteliğinde yapılan düzenlemeler terör örgütüne cesaret, moral veriyor. Onların mücadelelerini başarıya ulaştırabilecekleri konusundaki inançlarını daha da yukarı düzeye çekiyor. Bu bakımdan böyle af düzenlemeleri bence yanlış sinyaldir. Teröriste cesaret verir, terörle mücadele eden insanların da moralini bozar.”

Terörle daha kararlı ve etkin bir mücadeleye ihtiyaç olduğunu ifade eden Baykal, Türkiye'nin terörle mücadeledeki haklılığının tüm dünya tarafından kabul edildiğini vurguladı. Bu aşamada, etkin bir mücadele yerine “birtakım af benzeri girişimlerle gönül alınmaya çalışıldığını” savunan Baykal, bununla sonuç alınamayacağını söyledi.

Baykal, iktidarın terörle ciddi, kararlı bir uluslararası mücadele verebilmesinin mümkün gözükmediğini öne sürerek, “Böyle bir noktaya geldikten sonra bu şansın kullanılmaması, böyle bir af anlayışına girilmiş olması gerçekten çok büyük bir yanlıştır. Kim bu yanlışa cesaret veriyorsa yanlış yapıyordur. Kim bu yanlışın arkasında duruyorsa yanlış yapıyor. Kim bu yanlışa teşvik ediyorsa ya da bu yanlışı kabul ettirmek için sorumluluk üstleniyorsa yanlış yapıyor” dedi.

Deniz Baykal, Türkiye'nin yıllardır yaşadığı terör sorununa karşı kararlılıkla, sabırla, sebatla mücadele edilmesi gerektiğini belirterek, bundan korkarak, yılarak, vazgeçilerek bir yere ulaşmanın mümkün olmadığını söyledi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!