Batman'da silahtan sonra belge de kayıp

Eski Batman Valisi Salih Åžarman'ın, Batman'da 1993-97 yılları arasında kaybolduÄŸu iddia edilen silahlarla ilgili açılan davada Yargıtay'da yargılanmasına baÅŸlandı. Yeniden yargılanmaya baÅŸlanan ÅŸarman, "Ben görevden ayrıldıktan sonra, çok kritik belgeler kayboldu" dedi.Yargıtay 8. Ceza Dairesi'ndeki duruÅŸmaya merkez valisi Åžarman ile avukatı Cenk Süleyman Kalem katıldı. Davanın diÄŸer sanıkları dönemin Batman vali yardımcıları Ahmet Soley ile Mithat KuÅŸadalı duruÅŸmaya katılmadı.      Åžarman, Danıştay 2. Dairesi'nin, AteÅŸli Silahlar Kanunu'na muhalefet ve zimmet suçundan yargılanması yönünde verdiÄŸi karar üzerine hakkında açılan davanın ilk duruÅŸmasında savunma yaptı.      1993-97 yılları arasında bölgede terörün yaygın olduÄŸunu ve bunun için ''Terörle Özel Mücadele Projesi'' ortaya konulduÄŸunu, bunun hükümet tarafından da desteklendiÄŸini ve ilgili yerlerden kaynak aktarılmak suretiyle uygulamaya koyduklarını ifade eden Åžarman, BatmanValiliÄŸi'ne de silah ithalatı için izin belgesi verildiÄŸini söyledi.      Bu ithalatın ödemelerinin devlet bankası olan Ziraat Bankası'ndan yapıldığını, silahların ise Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nın uçak filolarıyla Batman'a getirildiÄŸini kaydeden Åžarman, ''Kaçak, izinsiz hiçbir ÅŸey yok'' dedi.      Konunun, 6130 Sayılı AteÅŸli Silahlar Yasası ile hiçbir ilgisinin olmadığını, o dönemde yapılanların OHAL Kanunu'na dayanılarak çıkarılan 285 ve 430 sayılı KHK'lar çerçevesinde ve Ä°l Ä°dare Kanunu'nun valiye verdiÄŸi yetkiye dayanılarak yapıldığını anlatan Åžarman, OHAL ValiliÄŸi'nin yetkilerinin bir kısmını bu düzenlemeler uyarınca bölgedeki il valilerine devrettiÄŸini kaydetti.     ''Yapılan mücadele sonucunda 6-8 ayda PKK Batman'ı terk etmek zorunda kalmıştır. Hizbullah'a karşı da operasyonlar baÅŸlatılmıştır'' diyen Åžarman, 1993 yılının Eylül ayında, ''kan gölü'' ÅŸeklinde aldığı Batman'ın 1997 yılında OHAL kapsamından çıkarıldığını belirtti.  Åžarman, ''2 ay sonra da beni mükafat olarak merkeze aldılar'' dedi.      Ä°thal edilen bazı silahların parasının ödenmediÄŸi veya böyle bir ithalatın yapılmadığı ÅŸeklindeki suçlamaları kabul edemeyeceÄŸini ifadeeden Åžarman, Gümrük MüsteÅŸarlığı'nın kayıtlarında, bunların ithal edildiÄŸi ve parasının ödendiÄŸi, getirilmeyen hiçbir malzemenin de bulunmadığının yer aldığını söyledi.      Bazı malzemelerin gümrük beyanname tescilinin yapılmadığını, bunungümrük görevlilerinin ihmalinden kaynaklanmış olabileceÄŸini, ancak buna iliÅŸkin tüm belgelerin ilgili yerlerde bulunduÄŸunu savunan Åžarman, kendi döneminde alınan tüm silah ve malzemelerin demirbaÅŸ kayıtlarının çok düzenli bir ÅŸekilde tutulduÄŸunu ileri sürdü.       ''KRÄ°TÄ°K BELGELERÄ°N YOK OLDUÄžU ORTAYA ÇIKTI''     Görevden ayrılmasından yaklaşık 3 yıl sonra baÅŸlatılan soruÅŸturma sonucunda ''Kritik belgelerin yok olduÄŸunun'' ortaya çıktığını iddia eden Åžarman, bu konuda İçiÅŸleri Bakanlığı'na soruÅŸturma baÅŸlatılması için baÅŸvurduÄŸunu ancak bu baÅŸvurusunun, ''hasır altı edildiÄŸini'' önesürdü.     Medyada bu silahların kayıp olduÄŸu haberlerinin yer alması üzerine Jandarma Genel Komutanlığı'nın açıklama yaparak, hiçbir eksik malzeme bulunmadığını belirttiÄŸini anımsatan Åžarman, aynı konuda kendisinin Jandarma Genel Komutanlığı'na yaptığı baÅŸvuruda da bu bilgilerin teyitedildiÄŸini söyledi.      Büyük bölümü sarf malzemesi olan ithal malzemelerin, görevden ayrılmasından 3 yıl sonra kaybolduÄŸu yönünde iddialar bulunduÄŸunu kaydeden Åžarman, bu malzemeleri zimmetine geçirmekle suçlandığını söyledi. Åžarman, ''Bu malzemeler kaybolmamıştır, eksilme veya kayıp yoktur. Sarf malzemesi olduÄŸu için zaten ortadan kalkması doÄŸaldır. Valilikte bulunan deponun ambar memuru, depo görevlisi deÄŸildir. Bu suçlamaları kabul etmiyorum'' diye konuÅŸtu.       ''BU SUÇLAMALAR HARCANMAMIZ İÇİN YAPILDI''     ''Bu suçlamalar harcanmamız için yapıldı'' diyen Åžarman, terörle  mücadelenin devletin diÄŸer kurumlarının izin, belge ve desteÄŸi ile yapıldığını, kendisine yöneltilen suçlamaların bu kurumları da töhmet altında bıraktığını kaydetti.      Åžarman, ''bana destek veren baÅŸta TSK da töhmet altında bırakılmıştır. Bu kabul edilemez'' dedi. Ä°thal edilen silah ve malzemeler ile kayıtlardaki farklılığı da açıklayan Åžarman, kendilerinin ithal ettiÄŸi malzemelerden o dönemde MuÅŸ ValiliÄŸi ile Bismil Kaymakamlığı'nın da istekte bulunduÄŸunu, bu yerlere bedelini ödemek ÅŸartıyla istedikleri malzemelerin gönderildiÄŸini, farkın da buradan doÄŸduÄŸunu savundu.      Yargıtay 8. Ceza Dairesi BaÅŸkanı Zeki Aslan ve bazı üyelerin sorularını da yanıtlayan Åžarman, proforma fatura ile hiçbir zaman ithalat yapılmadığını tüm ithalatların orijinal faturaya dayandığını, bu bilgilerin Gümrük MüsteÅŸarlığı kayıtlarında da bulunduÄŸunu söyledi.     ''Bu ithalat yapılırken piyasa araÅŸtırması yapıldı mı? Bulgaristan'daki KÄ°NTEX firması neden tercih edildi?'' sorusuna Åžarman, yurtiçi ve yurtdışında  ciddi bir piyasa araÅŸtırması yapıldığını, inanılmaz ÅŸekilde ucuz fiyata ithalat yaptıkları yanıtınıverdi.      Türkiye Cumhuriyeti'nin yaklaşık 15 yıl süren terörle mücadelede 100 milyar dolar harcandığının söylendiÄŸini anımsatan Åžarman, ''Bize tüm silah alımı ve malzemeleri için tahsis edilen para toplam 3 milyondolardır. Bunun 300 bin doları iç harcamalarda kullanılmıştır, 2 milyon 700 doları ile de ithalat yapılmıştır. Bu 100 milyarın içinde bir noktadır. 16 uçak dolusu malzeme getirilmiÅŸtir. Uçaklar da öyle uçak deÄŸil büyük uçaklar'' diye konuÅŸtu. BaÅŸkan Aslan'ın, ''KÄ°NTEX firmasının tabela bir firma olduÄŸu'' ÅŸeklindeki iddiaları hatırlatmasıüzerine Åžarman, ''Hayır, bütün sipariÅŸlerimiz zamanında geldi. Aksama olmadı. Bu geçerli bir iddia deÄŸildir'' yanıtını verdi.      Åžarman, Aslan'ın ''Kritik belgeler yok olduÄŸunu söylediniz. Neyi kastettiniz?'' sorunu üzerine de ''O dönemde ithal edilen silahların kayıtlarının tutulduÄŸu demirbaÅŸ kayıtlarını anlatmak istedim'' dedi.      Bir baÅŸka soru üzerine, Trabzon'a vali olarak önerilmesine karşın kendisinin gönüllü olarak Batman'a gittiÄŸini ifade eden Åžarman, ''Söylemesi üzücü ama PKK tam bir hakimiyet kurmuÅŸtu. Biz terörü tepe taklak ettik. Apo da telsizinden, ''Batman'ı terk edin'' talimatını vermiÅŸtir. Bunun kayıtları vardı. Biliyorsunuz Hizbullah'ı da bölgedençıkardık. Daha sonra da nereden çıktığını biliyorsunuz'' diye konuÅŸtu.     Salih Åžarman, Batman'da terörle mücadele için ''özel projeyi'' önce kendisinin ortaya koyduÄŸunu, sonra devletin diÄŸer kurumlarınca bunun desteklendiÄŸini ve terörle mücadele için 1000 kiÅŸilik meÅŸru güçlerden oluÅŸan kuvvet oluÅŸturulduÄŸunu kaydetti.      Åžarman, ''Bu güçler, silah, mühimmat yönünden güçlendirildi ve terörle mücadelede de baÅŸarı saÄŸlandı'' dedi.  Salih Åžarman, savunmasında suç iÅŸlemediÄŸini belirterek, beraatını talep etti.      Åžarman'ın avukatı Kalem de yapılan tüm iÅŸlerin yasaların verdiÄŸi yetkiye dayanılarak gerçekleÅŸtirildiÄŸini, yasalara aykırı herhangi birÅŸeyin yapılmadığını söyledi.      Kalem, savunmalarını yazılı olarak da sunacaklarını belirterek, yazılı savunmalarını vermeden de Åžarman'ın beraatine karar verilmesinitalep etti.      8. Ceza Dairesi BaÅŸkanı Zeki Aslan, ilgili yerlerden bazı bilgi vebelgelerin istenmesi, bazı tanık ifadelerinin alınabilmesi için ara karar verildiÄŸini belirterek, duruÅŸmanın ertelendiÄŸi söyledi.      Danıştay 2. Dairesi'nin verdiÄŸi ve iddianame yerine geçen kararında Åžarman iki kez zimmet, AteÅŸli Silahlar Kanunu'na muhalefet etmekle, diÄŸer iki sanık da sadece ateÅŸli silahlar muhalefet etmekle suçlanıyor.Â