Baskılandıkça siyasileşiyor!

Güncelleme Tarihi:

Baskılandıkça siyasileşiyor
Oluşturulma Tarihi: Mart 23, 2014 01:30

Sokaktaki mücadele yaşam haklarının engellenmesi üzerineydi. Sosyal medyaysa bilginin baskılanmasına karşı direnişteydi. Gezi’yle değişen Twitter kullanımını ve sitenin yasaklanmasını sosyal medya uzmanı Onur Yazıcıoğlu’yla konuştuk

Haberin Devamı

Baskılandıkça siyasileşiyor
20 Mart 2014... Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Bursa mitinginde “Twitter falan hepsinin kökünü kazıyacağız” demesinin ardından Türkiye’de Twitter’a erişim engellendi. Yasağın başlamasıyla beraber ilk 12 saatte 5 milyon tweet atıldı ve bu zaman diliminin insanların uyku saati olduğunu unutmamak lazım. Yine aynı periyodda ‘Twitter is blocked inTurkey’ (Türkiye’de Twitter engellendi) hashtag’ine 237.194 tweet atıldı. 21 Mart sabahına kadar en hacimli hashtag buyken, birden ’22 Martta ustayla büyük buluşma’ hashtag’i beliriverdi ve bu hashtag’e gelen tweet sayısı 2.421.979 oldu. Bu etiket, iktidar partisinin Twitter çalışması şeklinde ortaya çıktı. Yani iktidar partisi eliyle yasaklanan Twitter’da yine iktidar partisi gündem yaratmaya çalıştı. Bu da gecenin ilk saatlerinden itibaren DNS değiştirme bilgisi paylaşarak, Twitter kullanımını normal gün ortalamalarının çok üstüne taşınmasına yol açtı. Günün ilk üç saati içinde 1 milyon civarında yasağa tepki mesajı gelmesi bunun net göstergesi.

Haberin Devamı

Bundan bir yıl önce… Twitter, arayüzü uzun süre İngilizce kaldığı ve Facebook’tan çok sonra Türkçeleştiği için, ağırlıklı olarak şehirli, yabancı dil bilen, gelir düzeyi yüksek ve teknolojiyi takip eden bir grup tarafından kullanılıyordu. O zamanlar Türkiye’de 11 milyon civarında Twitter hesabı vardı ancak bu hesapların sadece 1 milyonu tweet atıyordu.
Gezi direnişinin başladığı günler… Medya baskılandı, haber almak için insanlar Twitter’a yöneldi. Tweet atan hesap sayısı 2.5 milyona çıktı, üstelik kullanıcı yaş ortalaması da yükseldi. Onur Yazıcıoğlu, iki yıl önce Dağhan Irak’la birlikte yazdıkları ‘Türkiye ve Sosyal Medya’ adlı kitapta Twitter’da seküler kesimin ağırlıkta olduğunu saptamıştı. Gezi’den sonra Melih Gökçek’in kişisel gayretleriyle aynı hacimde olmasa da AKP taraftarları da katılım sağladı. Cemaat’e yakın köşe yazarları, kendi gruplarının da ilgisini Twitter’a yöneltti. Milliyetçi kesimin de organizasyonel bir disiplinle Twitter’da olduğunu söylemek mümkün. Bu manzaraya bakılınca artık Twitter, Türkiye’yi temsil ediyor demek yanlış olmaz. Türkiye’de Gezi’den önce her gün ortalama 6-8 milyon arası tweet atılıyordu. Bu sayı 31 Mayıs 2013 günü 24 milyona çıktı, o günden sonra olağanüstü bir durum olmadığı sürece 10 milyon civarında seyretti. Berkin Elvan’ın vefat ettiği 11 Mart günü 15 milyon 215 bin tweet atıldı. Cenaze günü olan 12 Mart’taysa 12 milyon 905 bin... O günden sonra günlük tweet sayısı 12 milyonun altına düşmüyor.

Haberin Devamı

SİYASET VE TWITTER

Twitter’da politik kamplar da sahaya inmiş durumda. Gezi’den önce en çok futbol, magazin ve TV dizilerinin konuşuluyor, siyaset yüzde 20’lik bir bölüme tekabül ediyordu. Twitter’ın haber kaynağına dönüştüğü günden bu yana, politik içerik, toplumsal bir olayın olmadığı günlerde dahi açık ara birinci sırada. Bu da yüzde 80 ile 90 arasında değişen bir dilime denk geliyor. Berkin’in cenazesinin olduğu gün, solun tüm fraksiyonları sahada, haber vermek için de sosyal medyadaydı. MHP kanadı da günün gelişmelerine sosyal medyada müdahil oldu. Ancak o kanadın yarattığı etki, tüm siyasi grupların pozisyonunu etkiledi. Sosyal medyada milliyetçilerin yaptığı sağduyu çağrıları, tüm siyasi grupların takdirini kazandı. Yazıcıoğlu’na göre buna kendilerini bir taraf olarak gören AKP seçmeni de dahildi. Kürtler ve sol gruplar medyada kendilerini ifade etmekte zorlandıkları için Gezi’den önce de sosyal medyadan yararlanmak zorundaydı. Aslında Gezi esnasında da biraz o deneyimden yararlanıldı. Ancak AKP ve Cemaat taraftarları varlıklarını Gezi ve dershaneler konusuyla beraber hissettirmeye başladı. Ancak bunlar ağırlıklı olarak TT listesinde üst sıralarda olmaya çalışan robot hesaplardan oluşuyor. Çünkü robotlar, gündeme göre belirlenen bir ifade doğrultusunda, otomatik tweetler atıyor. Yazıcıoğlu bunu: “TV kanalında istemediği yayını yaptırmıyor. Sanki TT’de kendi istedikleri şeyler göründüğünde insanlar haberleşemeyecek ve aynı baskıyı orada kurabilecekler zannediyorlar” şeklinde değerlendiriyor ve siyasilerin TT listesi takıntısının “Orada dahi ‘Ben söyleyeyim, insanlar dinlesin’ mantığıyla açıklamak mümkün” diyor. Yazıcıoğlu’na göre bu, propagandist bir hareket ve AKP’li grubun Twitter’ı sadece direktifle kullandığını gösteriyor.

BERKİN VE BURAKCAN’LA İLGİLİ 24 BİN CÜMLE
Gonzo Insight’ın, InsightRadar verilerine dayandırdığı rakamlara göre: Berkin ve Burakcan Karamanoğlu’nun aynı cümlede geçtiği tweet sayısı: 24 bin. Berkin ve polis memuru Ahmet Küçüktağ’ın birlikte anıldığı tweet sayısı: 6 bin. Berkin’in ölümünden Erdoğan’ı sorumlu tutanların oranı: Yüzde 60’ın üzerinde. Aynı gün, polis müdahalesine tepki gösterenlerin oranı: Yüzde 40. Şimdiye kadar, içinde Berkin geçen tweet sayısı: 1 milyon 747 bin 17 Aralık soruşturmasının başlatıldığı gün rüşvetten bahseden: 148 bin Yolsuzluktan bahseden: 361 bin ‘Tarihi yolsuzluk ve rüşvet skandalı’ ifadesi geçen toplam tweet: 1 milyon 8 bin 905

Haberin Devamı

TÜKETİCİ HAKLARI DA BURADA!
Özellikle ehliyet fiyatlarının düşüşünden sonra herkesin Gezi’yi siyasi bir olay olarak görmekten vazgeçmesi gerekiyor çünkü artık bir tüketici hakkı savunması başlamış durumda. Bakan Mehmet Şimşek ehliyet fiyatlarının 101 lira olacağını açıklıyor. Açıklamanın yapıldığı 3-5 Temmuz 2013 tarihleri arasında bu konuyla ilgili 63 bin 815 tweet var. Bu tweetlerin yüzde 37’si yapılan boykotun işe yaradığını ve fiyatın bu şekilde düştüğünü söylüyor. Yani insanlar birbirlerini şu konuda ikna ediyor: “Biz Twitter üzerinde herhangi bir konuda beraberce tepki gösterirsek, bir kazanım elde ederiz.” İşte bu da Gezi’nin sonucu…

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!