Başkanlık tartışılıyor

Güncelleme Tarihi:

Başkanlık tartışılıyor
Oluşturulma Tarihi: Eylül 23, 1999 00:00

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı Demirel'in görev süresinin dolması yaklaşırken, başkanlık sistemi yeniden tartışmaya açılıyor. Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı'nın konferansında da, siyasi tıkanıklığın sürmesi nedeniyle bu tartışmanın yararlı olduğu belirtildi.

TURGUT Özal ve Süleyman Demirel'in birçok kez gündeme getirdiği başkanlık sistemi, dün, TESEV'in (Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı) düzenlediği konferansta bir kez daha tartışmaya açıldı.

Vakfın, Avrupa Birliği destekli konferanslarından biri olan ‘‘Türkiye'de Siyasal Rejim Tartışmaları; Başkanlık, Yarı-Başkanlık ve Parlamenter Rejim İçinde Arayışlar’’ konulu konferans Conrad Otel'de düzenlendi. Vakıf Yönetim Kurulu Başkanı Can Paker, Türkiye'deki çok parçalı ve kısa ömürlü hükümetlerin neden olduğu siyasi tıkanıklığın artarak sürmesi nedeniyle bu tartışmanın tekrarlanmasının yararlı olduğunu söyledi.

Açılış oturumunda söz alan, Marmara Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim üyesi Doç. Dr. Nihal İncioğlu, FP ve DYP'nin cumhurbaşkanının seçimle başa gelmesini önerdiklerini hatırlattı. Siyasetteki sıkıntının tek kaynağının rejime yönelik olmadığı, bunda global siyasal kültür gibi başka etkenlerin de olduğuna değinen Doç. Dr. İncioğlu, ‘‘Ancak ilk olarak akla rejim değişikliği gelir, çünkü, etkenler arasında kontrol edilebilecek tek faktördür’’ dedi.

İTHAL BAŞKANLIK YARAMIYOR

Doç. Dr. İncioğlu, kaynağı ABD olan başkanlık sisteminin Latin Amerika, Doğu Avrupa ülkeleri gibi ülkelerde taklit edilmesinin demokrasiyi tehdit eden sonuçlar ortaya çıkardığını vurgulayarak, bu sistemin ilkesinin ‘güçler ayrılığı’ olduğuna söyledi. Doç. Dr. İncioğlu, Başkanın vatana ihanet dışındaki suçlar haricinde değiştirilememesinin de başkanlık sistemin olumsuz bir yanı olduğunu belirtti. Yarı-başkanlık sisteminde de seçimle gelen cumhurbaşkanı ve parlamento destekli başbakanın kurduğu hükümetle yürütme erkinde ikili paylaşım olduğunu söyleyen Doç. Dr. İncioğlu, bunların ayrı partilerden olması halinde, aralarında uyumsuzluk çıkması gibi sistem sakıncaları olabileceğini kaydetti.

82 ANAYASASI

Oturumun diğer konuşmacısı Galatasaray Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Süheyl Batum da toplumla devlet arasında tutarlı bir tartışma zemini olmamasının sürekli rejim tartışmalarına neden olduğunu vurguladı. 1982 Anayasası'nın Cumhurbaşkanı'nın rolünü artırmaya yönelik düzenlendiğini, ‘‘Türkiye'de yarı-başkanlık uygulanıyor’’ iddiasına neden olduğunu belirten Prof. Dr. Batum, bunun doğru olmadığını söyledi. Prof. Dr. Batum, ‘‘Türkiye'de de 1982 Anayasası hazırlanırken özellikle askerlerin istediği güçlü bir cumhurbaşkanının etrafında biçimlenen siyasal rejimdi, ancak kendi partisi iktidarda olan bir cumhurbaşkanının güçlü olması bu anayasa yarı-başkanlık seçimin getirmiş, istenilen güçte bir cumhurbaşkanı yaratmıştır anlamına gelmiyor’’ dedi.

İKTİDAR TEKELDE

Siyasi partiler sisteminin bugünkü işleyişine parlamenter rejimin çare getiremediğini söyleyen Prof. Dr. Batum da Doç Dr. İncioğlu gibi yarı başkanlığın ‘ikili iktidara’ neden olduğuna ve cumhurbaşkanı ile başbakanın ayrı partilerden olmasının yaratabileceği sorunlara değindi.



Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!