Başkaları da rapor hazırladı ama soruşturulmadı
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Kasım 24, 2001 01:50
İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu'nun TÜSİAD'a rapor hazırladığı için hakkında soruşturma açtığı Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Tanör, kendinden önce ve sonra aynı kuruma rapor hazırlayan meslektaşlarından hiçbirinin soruşturmaya uğramadığını söyledi.
Soruşturması YÖK Yüksek Disiplin Kurulu'nda süren Prof. Tanör, Prof. Alemdaroğlu'nun suçlamaları için şöyle konuştu:
‘‘Prof. Dr. Alemdaroğlu, 2 kez üniversiteden çıkarıldığımı söylüyor. Bu 2 kez atılma olayı, 12 Mart ve 12 Eylül askeri rejimlerinden geçmiştir. Bir üniversite rektörünün askeri rejimlere dayanarak, bir üniversite mensubunu suçlaması ibret verici bir olaydır. Kaldı ki bu 2 askeri ihraç olayı da yargıdan dönmüştür. Tam gün ihlalinin sözkonusu olduğunu da söylüyor. Bu gibi tam gün ihlalinde bulunan öğretim üyesi sayısı 150'yi aşmıştır. Bunlar arasında 10 kadar öğretim üyesi, benden sora ve İstanbul Üniversitesi mensubu olarak TÜSİAD'a rapor yazıp, ücret almışlardır. Rektörün, hiçbir müdahalesi olmamıştır, olamaz. Bu bir telif hakkıdır. Yüzlerce kişi hakkında soruşturma yapılmaması gayet doğaldır.’’
Prof. Dr. Tanör, sedece kendisinin soruşturmaya uğramasını ise ‘‘Çünkü Alemdaroğlu'nun despotça tavırlarına karşı koyan öğretim üyelerinden biriyim. Bunu hazmedemediği için beni döner sermayeden para kaçırmakla suçluyor’’ sözleriyle açıklayarak, ‘‘Büyük bir hukuksal ve ahlaki hata yapıyor’’ dedi.
TÜSİAD'DAN MEDET UMUYOR
Prof. Tanör, Prof. Alemdaroğlu'nun, makamında kalmak için TÜSİAD'tan medet umduğunu iddia ederek, ‘‘Bir rektörün, TÜSİAD'a 2 defa gidip ‘Cumhurbaşkanı beni bir daha seçmeyecek' demesi ve bu kurumdan medet umması çok yakışıksız bir tavırdır’’ diye konuştu.
‘‘Prof. Dr. Alemdaroğlu, 2 kez üniversiteden çıkarıldığımı söylüyor. Bu 2 kez atılma olayı, 12 Mart ve 12 Eylül askeri rejimlerinden geçmiştir. Bir üniversite rektörünün askeri rejimlere dayanarak, bir üniversite mensubunu suçlaması ibret verici bir olaydır. Kaldı ki bu 2 askeri ihraç olayı da yargıdan dönmüştür. Tam gün ihlalinin sözkonusu olduğunu da söylüyor. Bu gibi tam gün ihlalinde bulunan öğretim üyesi sayısı 150'yi aşmıştır. Bunlar arasında 10 kadar öğretim üyesi, benden sora ve İstanbul Üniversitesi mensubu olarak TÜSİAD'a rapor yazıp, ücret almışlardır. Rektörün, hiçbir müdahalesi olmamıştır, olamaz. Bu bir telif hakkıdır. Yüzlerce kişi hakkında soruşturma yapılmaması gayet doğaldır.’’
Prof. Dr. Tanör, sedece kendisinin soruşturmaya uğramasını ise ‘‘Çünkü Alemdaroğlu'nun despotça tavırlarına karşı koyan öğretim üyelerinden biriyim. Bunu hazmedemediği için beni döner sermayeden para kaçırmakla suçluyor’’ sözleriyle açıklayarak, ‘‘Büyük bir hukuksal ve ahlaki hata yapıyor’’ dedi.
TÜSİAD'DAN MEDET UMUYOR
Prof. Tanör, Prof. Alemdaroğlu'nun, makamında kalmak için TÜSİAD'tan medet umduğunu iddia ederek, ‘‘Bir rektörün, TÜSİAD'a 2 defa gidip ‘Cumhurbaşkanı beni bir daha seçmeyecek' demesi ve bu kurumdan medet umması çok yakışıksız bir tavırdır’’ diye konuştu.