Başbakan’ı çevreleyen o kalın duvar

Güncelleme Tarihi:

Başbakan’ı çevreleyen o kalın duvar
Oluşturulma Tarihi: Mart 30, 2005 00:00

BASIN Konseyi’nin çağrısı üzerine ulusal gazete ve televizyonları temsil eden 51 gazeteci, 15 Mart günü İstanbul’da toplandı.Konu, Yeni Türk Ceza Yasası’ndaki basınla ilgili maddelerdi. Toplantıda yapılan uzun tartışmalardan sonra yeni yasayla özgür gazetecilik yapılamayacağı üzerinde birleşildi.Çünkü bütün ayrıntılar bir yana, gazetecileri cezaevine tıkan yasa temelde demokrasiye aykırıydı. Avrupa Birliği’ne girmek için büyük mücadeleler veren Türkiye’de böyle antidemokratik bir yasa yapılması, hükümetin bilinçaltındaki niyetlerini açığa çıkarıyordu. Gazetecilerin bunu kabul etmesi olanaksızdı.Bu nedenle yasada yapılması gerekli olan değişiklikleri saptamak için bir ‘Medya Çalışma Grubu’ oluşturuldu. Aynı gün durumun vahametinin anlatılması için Başbakan Erdoğan’dan randevu istendi. Ama bugüne kadar Başbakan’dan randevu talebine bir yanıt gelmedi.Doğrusunu isterseniz, hiçbirimiz Başbakan’ın bu başvuruya yanıt dahi verme gereğini duymayacağını aklımızın ucundan bile geçirmedik. * * *Benim bu yazıyı yazdığım salı günü yanıt verilmemesinin 14. günüydü. Siz bu yazıyı okurken 15. gün dolmuş olacak.Basın Konseyi Başkanı Oktay Ekşi, önceki güne kadar bekledi. Bu kadar sabır göstermesi zarafetinden kaynaklanıyordu. Oktay Ekşi nihayet kendisinden beklediğimiz tepkiyi önceki gün düzenlediği basın toplantısında şöyle dile getirdi: ‘Başbakan’ın bu hareketini teessüf ve teessürle karşılıyoruz. Ayrıca, Başbakan’dan kaynaklanan bu hareket tarzının ve bu terbiye anlayışının tarafımızdan paylaşılmadığını da belirtmek isterim.’Ekşi, bu sözleriyle hepimizin duygularını dile getirdi. Başbakan bundan sonra randevu verse ne olur, vermese ne olur.Gazetecileri bu kadar hafife almasını hiçbirimizin içimize sindirmesine imkán yok.* * *O toplantıya katılan gazeteciler, uzun meslek yılları içinde pek çok başbakan gördüler. Ancak ilk kez böyle bir hareket tarzıyla karşı karşıya kaldılar.Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan olur olmaz anlaşılamayan bir nedenle çevresine kalın ve yüksek bir duvar ördü. Bugüne kadar kendisinden olmayanlara da bu duvarı aralamamakta ısrar etti. Eleştiri yapanları bir yana bırakın, övgüler yağdırmayan gazetecilerle bile kesinlikle diyalog kurmuyor. Hele muhalefet yapanların yanına yaklaşmalarına bile tahammül gösteremiyor. Ben durumu bildiğim için kendisiyle bir ilişki kurma çabası içinde hiç olmadım. Ama olmak isteyen arkadaşlarımız da nezaket kurallarına uymayacak şekilde reddedildiler. Bu hareket tarzı Başbakan’ın kendi bileceği bir şey. İşin garibi, o duvar yalnız gazeteciler için değil. Kendisi gibi düşünmeyen herkes için geçerli.Hatta partisinin milletvekilleri için bile...
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!