1927 sayımında okuryazar kadınların oranı yüzde 4.5. 76 yıl sonra, 2003 yılında oran yüzde 87.5. Bardağı yarı dolu ya da yarı boş görmek meselesi. Ne kadar ciddi bir yol alınmışsa da, her sekiz kızdan birinin hálá okuryazar olmaması canımı sıkıyor.BELKİ aynı gazeteden, belki değil...Bu hafta içerisinde beni en fazla etkileyen iki resimden birinde, mavi formalarını giymiş ilkokul çocukları bir
kova taşıyor.Kırmızı kova neredeyse boylarından büyük.Yer Fethiye'nin Kayacık Köyü. Fethiye'nin 60 kilometre uzaklığındaki okulda içme ve kullanma suyu yokmuş. Su bir kilometre uzaklıktaki dereden taşınıyor. Bir kovayı iki küçük ancak kaldırabiliyor.OKUL KİTABINDAKİ KADINİkinci resim Erzurum'dan. Halitpaşa İlköğretim Okulu'nun çocukları sıraya dizilmiş, terlikli ayaklarını gösteriyor. Çocukların yüzde 90'ı ayakkabıları olmadığından terlikle okula geliyormuş. Bazıları terliklerle okula gelmekten utanıyormuş.Cumhuriyet'in 100. yıldönümünde yani 20 yıl sonra, okulda sular akacak mı? Ayaklarda bağcıklı ayakkabılar olacak mı?Bu sorulara ‘‘kesinlikle evet’’ diyebilmeyi isterdim ama burası Türkiye.Ne olacağı belli olmaz.Üniversiteye başlayan kızım geçenlerde bir öğretim görevlisinin araştırmasından söz etti.Araştırmayı yapan Dr. Firdevs Gümüşcüoğlu, 1945 öncesi ilkokul kitaplarını ve özellikle hayat bilgisi kitaplarını incelemiş.1945 öncesi kitaplarda, kadınla erkek eşit, her şeyi paylaşıyorlar.Kadın dışarda çalıştığı gibi, evdeki rolü daha çok eğitici düzeyinde.Resimlerde, elinde bir kitapla çocuklarına okumayı öğretirken görülüyor.1945'ten sonra ise çarpıcı bir değişiklik var.Kadın tamamiyle başka bir konumda.Hemen hemen tüm resimlerde, mutfakta ocağının başında
yemek yapıyor.GümüşcüoÄŸlu, bu deÄŸiÅŸimi anlatırken o yıllarda Marshall yardımı veren Amerika BirleÅŸik Devletleri'nin geleneksel aile modeli üzerinde ısrar ettiÄŸini söylüyor.Geleneklere baÄŸlılık komünizmle mücadelenin yollarından biri diye düşünüyorlardı herhalde.1945 sonrası, Cumhuriyet'in ilk yıllarının gerisine düşmüşsek, 2023 yılı Kayacık Köyü için bazı soru iÅŸaretlerinin olması doÄŸal.Tam bu noktada diyeceksiniz ki, AB faktörü var. DoÄŸru.Soru iÅŸaretlerinin bir bölümünü silmek için bir neden. Hepsini deÄŸil.1927 sayımında okuryazar kadınların oranı yüzde 4.5.76 yıl sonra, 2003 yılında oran yüzde 87.5.BÄ°ZÄ°M NESÄ°L SABIRSIZBardağı yarı dolu ya da yarı boÅŸ görmek meselesi.Ne kadar ciddi bir yol alınmışsa da, her sekiz kızdan birinin hálá okuryazar olmaması doÄŸrusunu isterseniz canımı sıkıyor.Cumhuriyet'in 80. yılında bardağın yarı boÅŸ tarafına takılmam kimi zaman yabancı arkadaÅŸlarımı ÅŸaşırtıyor: ‘‘Daha çok genç bir cumhuriyetsiniz. Biz bugünlere gelinceye kadar ne kazalar atlattık, ne hatalar iÅŸledik.’’Belki onlar haklı.Bizim nesil mi yoksa pek sabırsız, pek teláşlı.Sahi ÅŸimdi aklıma geldi...Cumhuriyet Bayramı çocukluÄŸumuzda, çoÄŸunlukla kırmızı, beyaz krepon kağıdı süslemeleri ve tahta sapının kıymıkları elinize batan küçük bayraklar demekti.Krepon kağıdı süslemeleri duruyor mu?Â
button