Azerbaycan'a tehdidin mutlaka karşılığı olur

Güncelleme Tarihi:

Azerbaycana tehdidin mutlaka karşılığı olur
Oluşturulma Tarihi: Mart 15, 2018 23:17

Başbakan Binali Yıldırım, “Karabağ meselesi Azerbaycan’ın haklı meselesidir. Bu sorunun çözülmesi için Türkiye Azerbaycan’ın yanındadır. Dost ve kardeş Azerbaycan’a bir tehdit vaki olursa karşılığı mutlaka olur” dedi.

Haberin Devamı

Başbakan Yıldırım, 6. Küresel Bakü Forumu kapsamından düzenlenen ‘Güç: Büyük Güç ve Diğerleri’ başlıklı panelde konuştu. Yıldırım paneldeki konuşmasında ve daha sonra gazetecilere yaptığı açıklamalarda özetle şunları söyledi:

KANAYAN YARA
“Yukarı Karabağ sorunu yıllardan beri Azerbaycan’ın kanayan yarası. Topraklarının yüzde 20’si haksız bir şekilde işgal edilmiş, 1 milyondan fazla insan evsiz, mülteci konumuna düşmüştür. Birleşmiş Milletler, AGİT, birçok uluslararası örgüt, organizasyon bu haksızlığı kabul ettiği halde, bunun düzelmesi gerektiğini ifade ettiği halde maalesef bu konuda gerekli adımlar atılamamıştır. Eminim ki sonunda hak yerini bulacaktır ve yanlış yapanlar bunun karşılığını bir şekilde görecektir. Dağlık Karabağ’da bir etnik temizlik ve soykırım yapıldı. Soykırımın karşılığını, bunu yapan Ermenistan görmeli.

ÖZÜNE ULAŞACAK
Geç kalabilir ama mutlaka Azerbaycan’ın bu konudaki haklı davası özüne ulaşacaktır. Buraya teröristlerin yerleşiyor olması veya başka hazırlıklar olması sonucu etkilemez. Dost ve kardeş Azerbaycan’a buradan başka bir tehdit vaki olursa veya Türkiye’den buraya terör tehdidi vaki olursa karşılığı mutlaka olur. İşgal altındaki Dağlık Karabağ’ın sözde yöneticileri, ABD Kongresi’ni ziyaret edip kendilerini destekleyen senatörlere ödül veriyor. ABD’li yetkililer ödül alacağına, oradaki insanlık suçunun hesabını vermesi daha yerinde olacaktır.”

SURİYE'DE ÇÖZÜM BİR TÜRLÜ GELMİYOR
“Suriye’de otorite boşluğundan kaynaklanan insanlık dramı 7 yılı geride bıraktı. 70’ten fazla ülke Suriye’de çözüm için olduğunu söylüyor ama çözüm bir türlü gelmiyor. Bölgede kim daha etkin hale gelecek anlayışı olduğu için bunun bedelini milyonlarca masum gariban insan ödüyor. Silahlı çatışmalar, terör, savaş, kitlesel göçler, siber saldırılar artık belli bölgelerin, ülkelerin değil herkesin sorunu haline geldi. Hiçbir ülkenin tek başına bu tehditlere karşı koyması mümkün gözükmüyor. İnsanlık ailesi bu tehditler karşısında geleceğini garanti altına almak için ortak irade geliştirmeli ve daha yakın dayanışma içinde hareket etmeli.

60 YILLIK AB MACERASI
60 yılı aşan bir AB üyeliği maceramız var. AB yolculuğu bugünlerde yine zor günler geçiriyor ama şunu herkes bilmelidir ki Türkiye, NATO sınırlarını korumak için Avrupa’nın güvenliğini her türlü terör tehdidinden korumak için büyük bir bedel ödüyor, büyük bir fedakârlık yapıyor. DEAŞ’a katılmak için ülkemiz sınırlarından geçmeye çalışan 55 binden fazla yabancı savaşçıyı geri çevirmiş durumdayız. DEAŞ ile mücadelede Türkiye, tek başına 4 binin üzerinde DEAŞ militanını etkisiz hale getirmiş ve bunların dünyanın diğer bölgelerine yayılıp eylem yapmalarının önüne geçmiştir.

İSTİKRARLI BİR SURİYE
Afrin bölgesinde yaptığımız faaliyet tamamen ülkemizin yıllardır başını ağrıtan, sivil insanların ölümüne sebep olan, roketler, füzelerle sivilleri yok eden PKK’nın uzantısı PYD/YPG gibi terör unsurlarını ortadan kaldırmak ve Suriye’deki otorite boşluğunun getirdiği durumu fırsat bilen bu terör örgütlerini yerinde etkisiz hale getirmektir. Bütün bunları yaparken amacımız daha istikrarlı, kalıcı bir çözüme ulaşmış Suriye.”

BAKMADAN GEÇME!