Avrupa ve medyada uygulama

Güncelleme Tarihi:

Avrupa ve medyada uygulama
Oluşturulma Tarihi: Ekim 17, 2003 00:00

EĞER ‘‘zaman, uygulama zamanıdır’’ diyor ve Avrupa Birliği uyum yasalarının kağıt üzerinden hayata hızla geçirme sürecine girdiğimize inanıyorsak, herkes, her kesim, her sektör işe kendisinden başlamak zorunda. Biz de medya olarak kendi uyum sürecimizi harekete geçirmeliyiz.Basından sorumlu Devlet Bakanı Beşir Atalay, pazartesi günü Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü ile Avrupa Konseyi tarafından ortaklaşa düzenlenen panelde, hükümetin geri dönüşü olmayan bir yola girdiğini söyleyerek sözlerine başladı ve yeni basın tasarısının bu günlerde Meclis'e geleceği haberini verdi. Tasarıyla ilgili Gazeteciler Cemiyeti ve Basın Konseyi derinlemesine bir çalışma yaptılar ve görüşlerini bildirdiler. Önemli olan taleplerin dikkate alınması. Sepetçiler Kasrı'nda düzenlenen panel, medya konusunda Avrupa Konseyi ile ilk ortak çalışma niteliği taşıyordu. Avrupa açısından ‘‘düşünce ve haberleşme özgürlüğü’’nün esası, ‘‘kısıtlamaların’’ ise istisnaları meydana getirmesi gerektiği üzerinde duruldu.Avrupa, artık basın cezalarını asgariye indiriyordu. Karşıt görüşlerin yayılmasını, farklılıkların ortaya çıkartılmasını, muhalif seslerin-hatta- desteklenmesini hükümetlerin sorumlulukları içinde değerlendiriyordu. Üstelik bu ilke, Türkiye aleyhinde açılan davalar sırasında yapılan tartışmalar sonucu İnsan Hakları ilkelerine eklenmesi gereken yeni bir değer olarak benimsenmişti.Avrupa Birliği basın özgürlüğünü, ‘‘bireyin haber alma özgürlüğü’’nü de kapsadığı için insan haklarının en önemli unsuru olarak ele alıyor. O nedenle de medya her zamankinden daha fazla büyüteç altında.* * * AVRUPA İnsan Hakları Mahkemesi'nin hukukçularından Belçikalı Profesör Voorhof, Avrupa Birliği üyesi ülkelerde basın özgürlüğü ihlallerinin son yıllarda arttığını açıkladı. Son beş yılda İnsan Hakları Mahkemesi 59 ihlal kararı vermiş. Bunların yarısından fazlasının (28) muhatabı ise, maalesef Türkiye olmuştu. Yalnız bir gerçek var. Avrupa Birliği üyesi ülkelerin de mahkumiyet kararları artıyor. Örneğin Fransa en fazla şikayet gelen ülkelerden biriydi.İngiltere ise bugünlerde bizdekine benzeyen bir durum nedeniyle mahkum olmuştu.Bir yayın kuruluşunda tazminat haklarını tehlikeye düşüren bir sözleşmeyi imzalamaya zorlanan bazı meslektaşlarımızın başına gelenler, İngiltere'de denenmiş. Gazetecilerin başvurusu üzerine İnsan Hakları Mahkemesi,İngiltere'yi mahkum etmişti.* * *İTALYA ise Avrupa'nın en önemli sorunu. Avrupa Parlamentosu, AB'nin temel değerlerini çiğneyen üyelere karşı önlem alınmasını öngören AB Anlaşması'nın 7. maddesinin, ilk kez İtalya'ya karşı uygulanmasını istiyor. Nedeni malum. Başbakan Silvio Berlusconi'nin, bir yandan kendi konumu gereği kamu yayın organları üzerinde etki sahibi olurken, öte yandan kendi yayın organları ile piyasanın geniş bölümünü elinde tutarak oluşturduğu basın tekeli. Avrupa Parlamentosu bunu temel hak ve özgürlüklerin ihlali olarak değerlendirme kararı aldı. Dünkü AB zirve toplantısında da ise Komisyon, AB üyesi ülkelerde temel hak ve özgürlükler konusundaki ihlalleri izleyecek bir heyet oluşturulmasını önerdi. * * *BİREYİN haber alma hakkı ve özgürlüklerin güvencesi sadece yasalar mı? Hayır. Hükümet dışı araçlar da var. Onları etkin bir hale getirmek ise medyanın, yani bizlerin Avrupa uyum yasalarını uygulama aşamasına geçirme sürecindeki ev ödevimiz.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!