"Avrupa için kara bir gün"
Güncelleme Tarihi:
Avrupa’nın önde gelen insan hakları organı Avrupa Konseyi, 61 Afrikalı mültecinin Akdeniz’de yardıma muhtaç olmalarına rağmen kaderlerine teslim edilerek ölmesini “Avrupa için kara bir gün” olarak tanımlarken, olay hakkında soruşturma yapılması çağrısında bulundu.
Avrupa Konseyi’nin parlamenterler meclisi başkanı Mevlüt Çavuşoğlu, İtalya’nın Lampedusa adasına gitmek için Mart ayında yola çıkan mülteci teknesinin Akdeniz’de kaderine terk edilmesi hakkında “en kısa zamanda kapsamlı bir soruşturma başlatılmasını” istedi.
Guardian gazetesi, dün verdiği haberde mülteci teknesinin yakıtının bittikten sonra denizde sürüklenmeye başladığını ancak karşısına çıkan askeri birliklerden hiçbir yardım görmediğini belirtmişti. Habere göre, bir helikopter ve uçak gemisinin de aralarında bulunduğu birliklerin yardım etmemesi sonucu, aç ve susuzluk çeken 72 mülteciden 61’i hayatını kaybetti. Ölenler arasında bebekler ve kadınlar da bulunuyordu.
Çavuşoğlu, “Eğer mülteci teknesinin yardım çağrısı yapmasına ve askeri birliklerin tekneyi bulmasına rağmen hiçbir yardımda bulunulmadıysa, bu Avrupa için kara bir gün” dedi. Çavuşoğlu, “Avrupa’nın gözleri önünde açlık ve susuzluktan ölen kişiler için soruşturma başlatılmasını” istedi.
NATO SUÇLAMALARI REDDETTİ
NATO, kendisine bağlı askeri birliklerin mülteci teknesini görmezden geldiği iddiasını reddetti. Yetkililer, mülteci teknesini tespit ettiği öne sürülen Fransız Charles De Gaulle uçak gemisinin, olayın gerçekleştiği günlerde NATO’nun komutası altında olmadığını belirtti. Ancak uçak gemisi, belirtilen günlerde Libya’daki NATO operasyonunda yer alıyordu.
Bir NATO sözcüsü, “NATO gemileri uluslararası denizcilik yasalarının verdiği sorumlulukların bilincindedir” derken, Fransız yetkililer gemilerinin mülteci teknesiyle karşılaştığı iddiasını kabul etmedi. Yetkililer, Charles De Gaulle uçak gemisinin Libya kıyılarına 200 km’den daha fazla yaklaşmadığını, bu yüzden Misrata kentinin bulunduğu bölgeden gelecek bir teknenin güzergahına girmesinin mümkün olmadığını” belirtti.
‘BÜYÜK BİR KARMAŞA VAR’
Mülteci hukuku uzmanı Profesör Niels Frenzen, “mülteci teknelerine, teknenin taşıyabileceğinden çok daha fazla kişinin bindiğini ve bu kişilerin zaten yardıma muhtaç halde olduğuna” dikkat çekti. Frenzen, “Bu durum, tespit edilen her mülteci teknesine yardım edilmesi gerektiği anlamına geliyor” dedi.
Frenzen ayrıca, NATO, Avrupa Birliği (AB) sınır güvenlik kurumu Frontex, sahil güvenlik birimleri ve diğer tek taraflı kuvvetlerin Akdeniz’de eş zamanlı faaliyet gösterdiklerini, bu yüzden “farklı arama ve kurtarma bölgelerindeki görevlerde çok büyük bir karmaşa ve yargısal karışıklık yaşandığını” belirtti.