Asıl faile ulaşmak

HENÜZ bilemediğimiz asıl şey terör eylemlerini bilfiil kimlerin gerçekleştirdiği değil. Çünkü geçen cumartesi günü yaşanan iki sinagog olayında olduğu gibi intihar eylemcisi teröristler, sonradan teşhis edilebiliyor. Ama onları kullananları yani gerideki beyin veya örgüt ne ise onu bilemiyoruz. Örgütü bilmek de yeterli değil. Sayınız ki El Kaide yahut Hizbullah çıktı olayın altından. O da yeterli değil.Çünkü o örgütlerin de kullanıldığını unutmayalım.Elbet bir büyük amaç var. Toplumun bir kesimini, bir ülkeyi değil tüm dünyayı hedef alan bir amaçtan söz ediyoruz.Dünyaya yeni bir şekil vermek istediği anlaşılan bir amaç.İşte bilinmeyen bu noktada karşımıza çıkıyor:Eğer Arjantin'de, Kenya'da, Endonezya'da, Suudi Arabistan'da ve Türkiye'de terör iyi bir orkestrasyonla toplumları vuruyorsa... Bunların birbirinden kopuk olabileceklerinden söz etmek abestir.O nedenle terörle mücadele artık tüm insanlığın sorunudur.‘‘Terörle mücadele’’ deyince hepimiz aynı şeyleri anlamıyor olabiliriz. Örneğin George Bush'un gözünde Irak'taki Amerikan (veya koalisyon) askerlerine dönük saldırılar da terör eylemi olabilir.Ama askeri hedeflere dönük saldırıların hangi noktaya kadar terör eylemi sayılabileceği, nereden itibaren özgürlük savaşı kimliğine bürünebileceği tartışmalıdır.Filistinlilere karşı dürüst olmayan bir savaş yürüten Ariel Şaron da, haklarını gasp etmeye çalıştığı Filistinlilerin, kendisininkine benzer metotlarla karşı koymasını ‘‘terör eylemi’’ ilan edebilir. Biz ondan da söz etmiyoruz.Bizim sözünü ettiğimiz terör eylemi bu ihtilaflı sıfatların dışında kalanlardır.İnandığı Tanrı'ya camide, kilisede, sinagogda dua eden adamı; lokantada, dükkanda veya evinde günlük yaşamını sürdüren masum insanı öldüren terörden söz ediyoruz.Yolları yürünmez, arabaları binilmez, işyerinizi gidilmez hale getiren terörden...Yaşamı hepimize zehir eden o merkez nerede ise bulunmalı, onun beyni ininden çıkarılmalı, cezası mutlaka ama mutlaka verilmelidir.Eminiz verilecektir de...Çünkü bu -çok muhtemelen tek merkezli- terör, artık kendi sonunu başlatacak noktaya geldi:Dünyada yaşanacak yer bırakmazsanız, bir aşamadan sonra kendiniz de yaşacak yer bulamazsınız. Zaten tutulan yol da odur.Hasan Sabbah, bilirsiniz teröristlerin piridir. O bundan sekiz yüz yıl önce terör eylemleriyle nereye vardıysa, tüm içtenliğimizle söyleyelim, bugün insanlığın başına bela olan torunlarının da varacağı adres aynıdır.